Dağlar ufalanıp savrulduğunda;
- Yıldızlar silindiği zaman, gök yarıldığı zaman, dağlar ufalanıp savrulduğu zaman, peygamberlere vakit bildirildiği zaman; ertelendikleri gün için; yani hüküm günü için, -ki hüküm gününün ne olduğunu sen nereden bileceksin?- Yalanlayanların vay haline o gün!
Dağlar ufalanıp savrulduğunda,
Dağların ufalanıp savrulduğu,
Dağlar ufalanıp savrulduğunda;
dağlar parçalanıp savrulunca*,
Ve dağlar ufalanıp savrulduğunda.
ve dağlar un ufak edildiği zaman;
Dağlar un ufak edilip savrulduğunda,
Dağlar, kökünden sökülüp savurulduğu zaman,
dağlar savrulduğu vakit,
ve dağlar toz gibi ufalandığı zaman,
Dağlar ufalanıp savrulduğu zaman,
Ve o dağlar savurulduğu vakıt
Dağlar ufalanıp savrulduğu zaman,
Dağlar, kökünden sökülüp savurulduğu zaman,
dağlar (yerinden koparılıb) savurulduğu zaman,
Dağlar atıldığı zaman,
Dağlar un ufak savrulduğu zaman..
Dağlar parçalanıp savrulduğu zaman,
Dağlar savrulduğunda,
Dağların ufalanıp savrulduğu,
Dağlar ufalanıp savrulduğunda;
And when the mountains are destroyed.
And when the mountains are scattered,
when the mountains are pulverised,
The mountains are blown up.
And when the mountains are destroyed.
When the mountains are destroyed.