Ama verilen hüküm lehlerine olursa seve seve kabul ederler.
Ama, haklı çıkacaklarını bilirlerse, başlarını eğerek gelirler.
Gerçek kendi lehlerine ise ona boyun eğip gelirler.
Ancak karar lehlerine olursa, ona gönüllü koşarlar.
Ama verilen hüküm lehlerine olursa seve seve kabul ederler.
Eğer haklı konumda olsalar, koşa koşa gelirler.
Ama gerçek kendilerinden yana olursa, boyun eğerek Ona gelirler.
fakat eğer kendileri haklı çıkacak olursa, teslim olmuş bir edayla koşa koşa gelirler.
Eğer gerçek, kendi lehlerine olursa boyun bükerek ona gelirler.
Eğer hak lehlerinde ise, ona boyun eğerek gelirler.
Eğer hak kendilerinden yana ise, baş eğerek ona gelirler.
ama (bu yüz çevirenler) bir de hüküm kendilerinden yana gözükmeye görsün, hemen boyun eğerek kabul ederler!
Ama gerçek (verilen hüküm) kendi lehlerinde ise, boyun eğerek ona gelirler.
Ve eğer hak kendilerinin olur ise münkad olarak ona gelirler
Eğer hüküm kendi lehlerine olursa ita'at ederek, gelirler.
Eğer hak lehlerinde ise, ona boyun eğerek gelirler.
Eğer hak kendilerinin lehinde ise itaatle koşa koşa ona gelirler.
Eğer hak, kendilerinden tarafa ise; boyunlarını bükerek gelirler.
Ama hak kendilerinden yana olursa, hemen boyun eğip gelirler.
Ama hüküm kendilerinden yana gözükmeye görsün, tam bir itaat içinde koşa koşa gelirler.
Eğer gerçek kendi lehlerine ise, sürat ve itaat ile ona gelirler!
Ancak karar lehlerine olursa, ona gönüllü koşarlar.
Ama verilen hüküm lehlerine olursa seve seve kabul ederler.
However, if the judgment is in their favour, they come to it willingly with submission!
But if the truth be theirs, they come to him in willing submission.
But if right is on their side, they come to him most submissively!
However, if the judgment is in their favor, they readily accept it!
But, if the judgment is in their favor, they come to him readily!
However, if the judgment is in their favor, they come to it willingly with submission/peace!