Erhan Aktaş - Kerim Kur'an

O'nun yanında şefaat, yalnızca izin verdiği kimseye fayda verir. Kalplerindeki korku giderilince: "Rabb'imiz ne buyurdu?" derler. "Gerçeği." derler. Ve O, Çok Yüce'dir, Çok Büyük'tür.

وَلَا تَنْفَعُ الشَّفَاعَةُ عِنْدَهُٓ اِلَّا لِمَنْ اَذِنَ لَهُۜ حَتّٰٓى اِذَا فُزِّعَ عَنْ قُلُوبِهِمْ قَالُوا مَاذَاۙ قَالَ رَبُّكُمْۜ قَالُوا الْحَقَّۚ وَهُوَ الْعَلِيُّ الْكَب۪يرُ
Ve la tenfeuş şefaatu indehu illa li men ezine leh, hatta iza fuzzia an kulubihim kalu maza kale rabbukum, kalul hakk, ve huvel aliyyul kebir.
#kelimeanlamkök
1ve lave
2tenfeufayda vermezنفع
3ş-şefaatuşefa'atiشفع
4indehuO'nun huzurundaعند
5illabaşkasının
6limenkimselerden
7ezineizin verdiğiاذن
8lehuO'nun
9hattanihayet
10izane zaman ki
11fuzziakorku giderildiفزع
12an-nden
13kulubihimonların yürekleri-قلب
14kaluderler kiقول
15mazane?
16kalebuyurduقول
17rabbukumRabbinizربب
18kaluderlerقول
19l-hakka"hakkı"حقق
20ve huveve O
21l-aliyyuyücedirعلو
22l-kebirubüyüktürكبر
  • Bayraktar Bayraklı Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali

    Allah'ın huzurunda, kendisinin izin verdiği kimselerden başkasının şefaati fayda vermez. Nihayet onların kalplerinden korku giderilince, "Rabbiniz ne buyurdu?" derler. "Hakkı buyurdu" dediler. Allah, yücedir; büyüktür.

  • Mehmet Okuyan Kur’an Meal-Tefsir

    O'nun (Allah'ın) huzurunda, izin verdiği kimseden başkasına şefaat yarar sağlamaz. Sonunda onların (iyilerin) yüreklerinden korku giderilince (melekler) "Rabbiniz ne buyurdu?" diye soracaklardır. Onlar (cennetlikler) de "Gerçeği!" diyeceklerdir. O yücedir, büyüktür.

  • Edip Yüksel Mesaj: Kuran Çevirisi

    O'nun katında şefaat yarar sağlamaz; ancak izin verdiği hariç. Nihayet, yüreklerindeki korkuları giderilince, "Efendiniz ne dedi?" derler. "Gerçeği söyledi" derler. O En Yücedir, En Büyüktür.

  • Erhan Aktaş Kerim Kur'an

    O'nun yanında şefaat, yalnızca izin verdiği kimseye fayda verir. Kalplerindeki korku giderilince: "Rabb'imiz ne buyurdu?" derler. "Gerçeği." derler. Ve O, Çok Yüce'dir, Çok Büyük'tür.

  • Süleymaniye Vakfı Süleymaniye Vakfı Meali

    Onun katında şefaatin, onun izin verdiği kimseden başkasına yararı olmaz. İçten yakarışları sona erdiğinde onlara; "Sahibiniz ne demişti?" diye sorulur: "Tamamıyla gerçeği söylemiş" derler. O, yücedir, büyüktür.

  • Ali Rıza Safa Kur'an-ı Kerim Gerçek

    İzin verdiği kimsenin dışında, O'nun katında, ara buluculuk da yarar sağlamaz. Yüreklerinden korku giderildiğinde; "Efendiniz, ne söyledi?" derler. "Gerçeği! Çünkü O, Yücedir; Uludur!"

  • Mustafa İslamoğlu Hayat Kitabı Kur’an

    O'nun nezdinde, kendisi lehine izin verdikleri dışında hiç kimse için şefaat fayda vermez: nihayet (kıyametin) dehşeti (ödül tevdi edeceklerin) kalplerinden giderilince (ödüllendirilenler) soracaklar: "Rabbiniz sizin hakkınızda ne buyurdu?" Berikiler "Hak neyse onu: zaten mükemmel olan da, büyük olan da sadece O'dur" diyeceklerdir.

  • Yaşar Nuri Öztürk Kur'an-ı Kerim Meali

    O'nun katında, bizzat kendisinin izin verdiği kimseden başkasının şefaatı/kendisinin izin verdiği kimseden başkası için şefaat yarar sağlamaz. Sonunda, kalplerinden korku giderilince: "Rabbimiz ne dedi?" derler. "Hakkı söyledi, O'dur Aliyy, O'dur Kebir."

  • Ali Bulaç Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı

    O'nun katında izin verdiğinin dışında (hiç kimsenin) şefaati yarar sağlamaz. En sonunda kalplerinden korku giderilince (birbirlerine:) "Rabbiniz ne buyurdu?" derler, "Hak olanı" derler. O, çok yücedir, çok büyüktür.

  • Elmalılı (sadeleştirilmiş)

    O'nun huzurunda, izin verdiği kimselerden başkasının şefaati fayda da vermez. Nihayet kalplerinden dehşet giderildiğinde: "Rabbiniz ne buyurdu?" diye sorarlar, (şefaatçılar): "Hakkı" derler. O, öyle yüksek, öyle büyüktür.

  • Muhammed Esed Kur'an Mesajı

    Allah katında, kendisinin izin verdikleri dışında hiç kimsenin şefaati fayda vermez; kalplerinden (Son Saat'in) korkusu atılınca onlar, (o yeniden dirilenler, birbirlerine dönüp) soracaklar: "Rabbiniz (sizin için) neye karar verdi?" Ötekiler, "Doğru ve hak edilmiş olana; O, yücedir ve büyüktür!" diye cevap verecekler.

  • Diyanet İşleri Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali

    Allah katında, O'nun izin verdiği kimseden başkasının şefaati yarar sağlamaz. (Şefaat için izin verilip de) kalplerinden korku giderilince birbirlerine, "Rabbiniz ne söyledi?" diye sorarlar. Onlar da "Gerçeği" diye cevap verirler. O, yücedir, büyüktür.

  • Elmalılı Hamdi Yazır Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali

    Huzurunda şefaat faide de vermez, ancak izin verdiği kimseninki müstesna, nihayet kalblerinden dehşet giderildiği zaman "rabbınız ne buyurdu?" derler. "Hakkı" derler, o öyle yüksek, öyle büyük

  • Süleyman Ateş Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali

    O'nun huzurunda, O'nun izin verdiği kimselerden başkasının şefa'ati fayda vermez. Nihayet onların yüreklerinden korku giderilince (birbirlerine): "Rabbiniz ne buyurdu?" derler. "Hakkı (buyurdu)" derler. O, yücedir, büyüktür.

  • Gültekin Onan

    O'nun katında izin verdiğinin dışında (hiç kimsenin) şefaati yarar sağlamaz. En sonunda kalplerinden korku giderilince (birbirlerine:) "Rabbiniz ne buyurdu?" derler, "Hak olanı" derler. O, çok yücedir, çok büyüktür.

  • Hasan Basri Çantay Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim

    Onun nezdinde, (ahiretde) kendisine izin verdiği kimselerden başkasının şefaati faide etmez. Nihayet (ona izin çıkıb da) kalblerinden korku giderildiği zaman (birbirine): "Rabbiniz ne buyurdu"? derler, (şefaat edecekler de:) "Hakkı (söyledi)" derler. O, çok yüce, çok büyükdür.

  • İbni Kesir

    O'nun katında, kendisine izin verdiğinden başkası şefaat edemez. Nihayet kalblerindeki korku giderilince: Rabbınız ne dedi? dediler. Hakkı, dediler. Ve O, Aliyy'dir, Kebir'dir.

  • Şaban Piriş Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı

    Katında izin verdiği kimseden başkasının şefaati fayda vermez. Sonunda yüreklerindeki korku giderilince: -Rabbiniz ne dedi? dediler. -Gerçeği, diye cevap verdiler. Yüce ve büyük O'dur.

  • Suat Yıldırım Kuran-ı Kerim ve Meali

    Allah'ın huzurunda, O'nun izin verdiğinden başkasının şefaati fayda vermez. Nihayet o kıyamet saati dehşetinden duydukları korku gelince: O dirilenler birbirlerine "Rabbimiz neye hükmetti?" diye sorarlar. Ötekiler: "Hak ve adalet neyi gerektiriyorsa o hükmü verdi." derler. "O, yüceler Yücesi, büyükler Büyüğüdür."

  • Ahmed Hulusi Türkçe Kur'an Çözümü

    Kendisine izin verilen müstesna, O'nun indinde şefaat fayda vermez! Nihayet bilinçlerini saran dehşet yatıştığında: "Rabbinizin hükmü nedir?" derler.. . "Hak" derler. . . "HU"; Aliy'dir, Kebiyr'dir.

  • Edip Yüksel (Eski Baskı) Mesaj: Kuran Çevirisi

    O'nun katında şefaat yarar sağlamaz; ancak izin verdiği hariç. Nihayet, yüreklerindeki korkuları giderilince, 'Rabbiniz ne dedi?' derler. 'Gerçeği söyledi' derler. O En Yücedir, En Büyüktür.

  • Erhan Aktaş (Eski Baskı) Kerim Kur'an

    O'nun yanında şefaat, yalnızca izin verdiği kimseye fayda verir. Kalplerindeki korku giderilince: "Rabb'imiz ne buyurdu?" derler. "Gerçeği." derler. Ve O, Çok Yüce'dir, Çok Büyük'tür.

  • Progressive Muslims

    Nor will intercession be of any help with Him, except for whom He has already given leave. Until when the fear has subsided from their hearts, they ask: "What did your Lord say" They will Say: "The truth!" And He is the Most High, the Great.

  • Sam Gerrans The Qur'an: A Complete Revelation

    And intercession avails not with Him save him whom He gives leave. When terror has been lifted from their hearts, they will say: “What said your Lord?” They will say: “The truth”; and He is the Exalted, the Great.

  • Aisha Bewley

    Intercession with Him will be of no benefit except from someone who has His permission. So that when the terror has left their hearts they will say, ‘What did your Lord say?’ They will say, ‘The truth. He is the All-High, the Most Great.’

  • Rashad Khalifa The Final Testament

    Intercession with Him will be in vain, unless it coincides with His will. When their minds are finally settled down, and they ask, "What did your Lord say," they will say, "The truth." He is the Most High, the Most Great.

  • The Monotheist Group The Quran: A Monotheist Translation

    "Nor will intercession be of any help with Him, except for whom He has already given leave." Until when the fear has subsided from their hearts, they ask: "What did your Lord say?" They will say: "The truth!" And He is the Most High, the Great.

  • Edip-Layth Quran: A Reformist Translation

    Nor will intercession be of any help with Him, except for whom He has already given leave. Until when the terror has subsided from their hearts, they ask: "What did your Lord say?" They will say, "The truth!" He is the Most High, the Great.