"Ölçüde tam olun. Hak yiyenlerden olmayın."
"Ölçüyü ve tartıyı eksiksiz yapınız! İnsanların hakkını kısanlardan olmayınız!"
Ölçüyü tastamam yapın; (başkalarının hakkını) eksik verenlerden olmayın!
"Ölçüyü tam uygulayın. Kandıranlardan olmayın."
"Ölçüde tam olun. Hak yiyenlerden olmayın."
Ölçeği tam yapın, eksik ölçenlerden olmayın.
"Ölçüyü tam yapın; eksik verenler arasında olmayın!"
(Ölçüp biçerken) ölçüyü tam tutun, hak yiyenlerden olmayın!
"Ölçüyü tam yapın; şunun bunun hakkını çarpanlardan olmayın"
"Ölçüyü tam tutun ve eksiltenlerden olmayın."
Ölçeği tam ölçün de hak yiyenlerden olmayın.
Ölçüyü (her zaman ve herkese karşı) tam tutun; (başkalarının hakkını düzenbazca) eksilten kimselerden olmayın;
"Ölçüyü tam yapın. Eksik verenlerden olmayın."
Ölçeği tam ölçün de hak yiyenlerden olmayın
"Ölçüyü tam yapın, eksiltenlerden olmayın."
"Ölçüyü tam tutun ve eksiltenlerden olmayın."
Ölçeği tam ölçün. Eksiltenlerden olmayın".
Ölçüyü tam yapın da eksiltenlerden olmayın.
Ölçüyü tam tutun. Eksik tartanlardan olmayın.
Ölçeği, tam ölçün de eksik ölçüp hak yiyenlerden olmayın.
"Ölçmeyi tam yapın.. . Tartıda hile yapıp eksik vermeyin!"
'Ölçüyü tam uygulayın. Kandıranlardan olmayın.'
"Ölçüde tam olun. Hak yiyenlerden olmayın."
"Give full measure and do not be of those who cause losses. "
“Fulfil the measure, and be not of those who cause loss.
Give full measure. Do not skimp.
"You shall give full measure when you trade; do not cheat.
"Give full measure and do not be of those who cause losses."
"Give full measure and do not be of those who cause losses."