"Ey sihirbaz! Rabb'inin sana verdiği sözün hatırına bizim için dua et. Kuşkusuz biz doğru yola uyarız." dediler.
Bunun üzerine dediler ki: "Ey sihirbaz! Seninle yaptığı sözleşmenin hatırına bizim için Rabbine dua et; çünkü biz artık doğru yola gireceğiz."
(Musa'ya) şöyle demişlerdi: "Ey büyücü! Sana verdiği söze göre bizim için Rabbine dua et; çünkü biz artık doğru yola gireceğiz."
"Ey büyücü, bizim için Efendine dua et. Çünkü sen ona daha yakınsın; biz bundan sonra yola geleceğiz" dediler.
"Ey sihirbaz! Rabb'inin sana verdiği sözün hatırına bizim için dua et. Kuşkusuz biz doğru yola uyarız." dediler.
(Krize girince) Dediler ki "Bak büyücü! Madem sana sözü var, bizim için Rabbine (Sahibine) yalvar, kriz bitsin, biz gerçekten yola geleceğiz."
Ve dediler ki: "Ey büyücü! Sana verdiği söze dayanarak, bizim için, Efendine yakarışta bulun. Aslında, kesinlikle doğru yola geleceğiz!"
Ve "Sen ey sihirbaz! Seninle yaptığı sözleşme hatırına, Rabbine bizim için yalvar: kesinlikle biz artık doğru yola yöneleceğiz!" diye yalvardılar.
Dediler ki: "Ey büyücü! Sana verdiği söz aşkına, Rabbine bizim için bir yakarıver; biz artık doğru yola gireceğiz."
Ve onlar dediler ki: "Ey büyücü, sende olan ahdi (sana verdiği sözü) adına bizim için Rabbine dua et; gerçekten biz hidayete gelmiş olacağız."
Bu halde (iken bile) diyorlardı ki: "Ey sihirbaz, sende olan ahdi hürmetine bizim için Rabbine dua et. Çünkü biz artık yola geleceğiz."
Ve (her defasında,) "Ey büyücü!" diye feryad ettiler, "Seninle yaptığı (peygamberlik) sözleşmesinin hatırına bizim için Rabbine yalvar, biz artık kesinlikle doğru yola döneceğiz!"
(Onlar azabı görünce) "Ey büyücü! Sana verdiği söze dayanarak, bizim için Rabbine dua et. Çünkü biz artık doğru yola gireceğiz" dediler.
Bu halde diyorlardı ki: gel ey sahir! bizim için rabbına bir dua et, sende olan ahdi hurmetine, çünkü biz artık yola geleceğiz
Bunun üzerine dediler ki: "Ey büyücü, bizim için Rabbine du'a et, sana verdiği söz hakkı için (bizi bağışlasın) artık biz yola geleceğiz!"
Ve onlar dediler ki: "Ey büyücü, sende olan ahdi (sana verdiği sözü) adına bizim için rabbine dua et; gerçekten biz hidayete gelmiş olacağız."
(Azabı görünce) dediler ki: "Ey sihir yapan, bizim için Rabbine, sana olan va'di vech ile, düa et. Muhakkak biz doğru yola kavuşdurulmuş olacağız".
Ve dediler ki: Ey sihirbaz; sana verdiği ahde göre Rabbına bizim için dua et. Muhakkak biz, hidayete eriştirilmiş olacağız.
-Ey sihirbaz! sana verdiği söze dayanarak bizim için Rabb'ine dua et, muhakkak biz de doğru yolu bulacağız, demişlerdi.
Azabı tadınca Musa'ya: "Haydi büyücü! Sana verdiği sözünün gereği olarak bizim için Rabbine dua et, bizi bağışlasın, zira artık yola geleceğiz" dediler.
Dediler ki: "Ey büyücü! Senin anlaşman dolayısıyla bizim için Rabbine dua et! Biz doğru yolda olalım!"
'Ey büyücü, bizim için Rabbine dua et. Çünkü sen ona daha yakınsın; biz bundan sonra yola geleceğiz,' dediler.
"Ey sihirbaz! Rabb'inin sana verdiği sözün hatırına bizim için dua et. Kuşkusuz biz doğru yola uyarız." dediler.
And they said: "O you magician, implore your Lord for us according to what He has agreed with you; we will then be guided. "
And they said: “O thou sorcerer: call thou to thy Lord for us by what He has made in covenant with thee — we will be guided!”
They said, ‘Magician, invoke your Lord for us by the contract He has made with you and we shall certainly follow the guidance. ’
They said, "O you magician, implore your Lord on our behalf (to relieve this plague), since you have an agreement with Him; we will then be guided."
And they said: "O you magician, call on your Lord for what pledge He gave you; we will then be guided."
They said, "O you magician, implore your Lord for us according to what He has agreed with you; we will then be guided."