"Eğer o çalmışsa, zaten daha önce kardeşi de çalmıştı." dediler. Yusuf, içinden geçeni onlara açmadı. Kendi kendine, "Asıl kötü olan sizlersiniz ve anlattığınız şeyin iç yüzünü Allah biliyor." dedi.
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | kalu | dediler ki | قول |
2 | in | eğer | |
3 | yesrik | çaldıysa | سرق |
4 | fekad | elbette | |
5 | seraka | çalmıştı | سرق |
6 | ehun | kardeşi de | اخو |
7 | lehu | onun | |
8 | min | ||
9 | kablu | bundan önce | قبل |
10 | feeserraha | bunu sakladı | سرر |
11 | yusufu | Yusuf | |
12 | fi | ||
13 | nefsihi | içinde | نفس |
14 | velem | ||
15 | yubdiha | açmadı | بدو |
16 | lehum | onlara | |
17 | kale | dedi | قول |
18 | entum | siz | |
19 | şerrun | fena | شرر |
20 | mekanen | durumdasınız | كون |
21 | vallahu | ve Allah | |
22 | ea'lemu | çok iyi biliyor | علم |
23 | bima | (içyüzünü) | |
24 | tesifune | anlattığınızın | وصف |
"Eğer o çalmışsa, daha önce onun bir kardeşi de çalmıştı" dediler. Yusuf bunu içinde sakladı, onlara açmadı. Yusuf içinden,"Çok kötü durumdasınız ve Allah anlattığınızı daha iyi bilir" dedi.
(Kardeşleri) şöyle demişlerdi: "O çalarsa, daha önce onun kardeşi de çalmıştı."*Yusuf onu (düşüncesini) içinde saklamış, onlara açmamıştı. (İçinden): "Siz çok daha kötü durumdasınız! Allah sizin anlattığınızı çok iyi bilendir." demişti.
"O çalmışsa, daha önce kardeşi de çalmıştı" dediler. Yusuf onlara belli etmeden: "Siz gerçekten kötüsünüz. ALLAH anlattığınızın içyüzünü bilir" diye söylendi.
"Eğer o çalmışsa, zaten daha önce kardeşi de çalmıştı." dediler. Yusuf, içinden geçeni onlara açmadı. Kendi kendine, "Asıl kötü olan sizlersiniz ve anlattığınız şeyin iç yüzünü Allah biliyor." dedi.
Dediler ki "Bu çalmışsa daha önce onun bir kardeşi de çalmıştı." Yusuf bunu içine attı. Onlara hiçbir şeyi belli etmedi. İçinden şöyle fısıldadı; "Sizler kötü bir konumdasınız; anlattığınız şeylerin aslını en iyi Allah bilir."
"Eğer o çalmışsa, daha önce kardeşi de hırsızlık yapmıştı!" dediler. Yusuf, içinde gizledi ve onlara açıklamadı: "Durumunuz çok kötü. Çünkü Allah, söylediklerinizi bilir!"*
(Anne ayrı kardeşler) dediler ki: "O çalmışsa, olabilir! Doğrusu, bir zamanlar onun kardeşi de çalmıştı." Bunun üzerine Yusuf onlara belli etmeksizin kendi kendine dedi ki: "Asıl siz berbat bir konumdasınız; zira Allah söylediğiniz şeyin (gerçeğini) çok iyi biliyor."
Kardeşler dediler ki: "Bu çaldı ya, bundan önce de onun kardeşi çalmıştı." Yusuf bunu içinde sakladı, onlara açıklamadı. Şöyle diyordu: "Kötü bir konumdasınız. O sizin dilinize doladığınız şeyi Allah daha iyi biliyor."
Dediler ki: "Şayet çalmış bulunuyorsa, bundan önce onun kardeşi de çalmıştı." Yusuf bunu kendi içinde saklı tuttu ve bunu onlara açıklamadı (ve içinden): "Siz daha kötü bir konumdasınız" dedi. "Sizin düzmekte olduklarınızı Allah daha iyi bilir."
Dediler ki: "Eğer o çalmışsa, bundan önce bir kardeşi de çalmıştı." O vakit Yusuf bunu içine attı ve onlara belli etmeden: "Siz çok kötü bir durumdasınız, ne isnat ettiğinizi Allah çok iyi biliyor." dedi.
(Kral'ın kupası Bünyamin'in denginden çıkar çıkmaz öteki kardeşler:) "Eğer o çaldıysa ne ala, çünkü bir zamanlar onun kardeşi de hırsızlık yapardı!" Bu durum karşısında Yusuf, düşüncelerini onlara belli etmeksizin, kendi kendine: "Sizin durumunuz çok kötü; Allah ne söylediğinizi olduğu gibi biliyor" dedi.
Dediler ki: "Eğer o çalmışsa, daha önce onun bir kardeşi de çalmıştı." Yusuf, bunu içinde sakladı ve onlara belli etmedi. İçinden, "Siz kötü bir durumdasınız; anlattığınızı Allah çok daha iyi biliyor" dedi.
Eğer dediler: o çalmış bulunuyorsa bundan evvel bir kardeşi de çalmıştı, o vakıt Yusüf bunu içine attı ve onlara belli etmedi, siz dedi: fena bir mevkı'desiniz ve Allah, pekala biliyor: Ne isnad ediyorsunuz?
(Yusuf'un kardeşleri) Dediler ki: "(Bu) çaldıysa bundan önce kardeşi de çalmıştı." Yusuf bunu içinde sakladı, onlara açmadı. (İçinden): "Siz fena bir durumdasınız, Allah, sizin anlattığınızın içyüzünü çok iyi biliyor!" dedi.
Dediler ki: "Şayet çalmış bulunuyorsa, bundan önce onun kardeşi de çalmıştı." Yusuf bunu kendi içinde saklı tuttu ve bunu onlara açıklamadı (ve içinden): "Siz daha kötü bir konumdasınız" dedi: "Sizin düzmekte olduklarınızı Tanrı daha iyi bilir."
Dediler: "Eğer o çalmış bulunuyorsa onun daha evvel bir kardeşi de çalmışdı"! O vakit Yuusuf bu (sözü) içinde gizledi, bu (nun hakıykatını) onlara açıklamadı. (Kendi kendine) dedi ki "Sizin durumunuz daha kötüdür. Allah sizin anlatmakta olduğunuzun mahiyyetini çok iyi bilendir".
Dediler ki: O çalmışsa, daha evvel onun bir kardeşi de çalmıştı. Yusuf bunu içinde gizledi, onlara açılmadı. Sizin durumunuz daha kötüdür. Allah sizin anlatmakta olduğunuzu en iyi bilendir, dedi.
- Çalmışsa, daha önce kardeşi de çalmıştı, dediler. Yusuf bunu içinde gizledi. Onlara açmadı. İçinden, "Sizin durumunuz daha kötüdür; anlattığınızı en iyi Allah bilir" dedi.
Onlar: "Eğer o çalmışsa, zaten daha önce onun kardeşi de hırsızlık etmişti." dediler. Yusuf bu sözden duyduğu üzüntüyü içine attı ve onlara belli etmedi. İçinden de dedi ki: "Asıl kötü durumda olan sizsiniz. İleri sürdüğünüz iddiaların gerçek yönünü Allah pek iyi biliyor ya, o yeter!"
(Kardeşler) dediler ki: "Eğer o çaldı ise, daha önce onun kardeşi de çalmıştı!".. . Yusuf bu (iftirayı) içine attı ve onlara bunu hiç belli etmedi: "Şimdi siz çok kötü bir konumdasınız. . . Kimi neyle tanımladığınızın içyüzünü Allah daha iyi bilir" dedi.
'O çalmışsa, daha önce kardeşi de çalmıştı,' dediler. Yusuf onlara belli etmeden: 'Siz gerçekten kötüsünüz. ALLAH anlattığınızın içyüzünü bilir,' diye söylendi.
"Eğer o çalmışsa, zaten daha önce kardeşi de çalmıştı." dediler. Yusuf, içinden geçeni onlara açmadı. Kendi kendine, "Asıl kötü olan sizlersiniz ve anlattığınız şeyin iç yüzünü Allah biliyor." dedi.
They said: "If he has stolen, there was a brother of his before who also had stolen. " Joseph kept this all inside himself, and did not reveal anything to them. He said: "You are in an awkward position, and God best knows what you describe."
Said they: “If he steals, then there stole a brother of his before.” (But Joseph concealed it within his soul, and did not reveal it to them, saying: “You are in worse position; and God best knows what you describe.”)
They said, ‘If he steals now, his brother stole before. ’ But Yusuf kept it to himself and still did not disclose it to them, saying, ‘The plight that you are in is worse than that. Allah knows best the matter you describe.’
They said, "If he stole, so did a brother of his in the past." Joseph concealed his feelings in himself, and did not give them any clue. He said (to himself), "You are really bad. GOD is fully aware of your accusations."
They said: "If he has stolen, there was a brother of his before who also had stolen." Joseph kept this all inside himself, and did not reveal anything to them. He said: "You are in an awkward position, and God best knows what you describe."
They said, "If he has stolen, there was a brother of his before who also had stolen." Joseph kept this all inside himself, and did not reveal anything to them. He said, "You are in a worse position, and God best knows what you describe."