Ona hamile kaldı ve gözden uzak bir yere çekildi.
Meryem ona hamile kaldı. Bunun üzerine onunla uzak bir yere çekildi.
(O esnada Meryem) çocuğa hamile kalmış ve onunla uzak bir yere çekilmişti.
Ona gebe kalınca onunla uzak bir bölgeye çekildi.
Ona hamile kaldı ve gözden uzak bir yere çekildi.
Arkasından ona hamile kaldı. Onunla uzak bir yere çekildi.
Böylece, Ona gebe kaldı. Sonra, Onunla uzak bir yere çekildi.
İşte böylece (Meryem) ona hamile kaldı; bundan dolayı da, (insanların gözünden) uzak, kuytu bir köşeye çekildi.
Ona gebe kaldı. Ardından da onunla uzak bir mekana çekildi.
Böylelikle ona gebe kaldı, sonra onunla ıssız bir yere çekildi.
Bu şekilde ona hamile oldu ve bu haliyle uzak bir yere çekildi.
bunun için de, (Meryem) o'na gebe kaldı ve o'nunla birlikte uzak bir yere çekildi.
Böylece Meryem, çocuğa gebe kaldı ve onunla uzak bir yere çekildi.
Bu suretle ona hamil oldu, ve bu hamlile uzak bir yere çekildi
(Meryem), ona gebe kaldı. Onunla uzak bir yere çekildi.
Böylelikle ona gebe kaldı, sonra onunla ıssız bir yere çekildi.
Nihayet ona (isaya) gebe kaldıkda bununla (karnındaki bu çocuğu ile ailesinden) uzak bir yere çekildi.
Nihayet ona gebe kaldı ve bu sebeple uzak bir yere çekildi.
Nihayet ona gebe kaldı ve bu sebeple uzak bir yere çekildi.
Sonra çocuğuna hamile kaldı ve bu haliyle uzakça bir yere çekildi.
(Meryem) Ona (İsa'ya) hamile kaldı. Onunla uzak bir bölgeye çekildi.
Ona gebe kalınca onunla uzak bir bölgeye çekildi.
Ona hamile kaldı ve gözden uzak bir yere çekildi.
So she was pregnant with him, and she went to deliver in a far place.
Then she bore him, and withdrew with him to a distant place.
So she conceived him and withdrew with him to a distant place.
When she bore him, she isolated herself to a faraway place.
So she was pregnant with him, and she went to deliver in a far place.
So she was pregnant with him, and she went to deliver in a far place.