İşte böylece geçmişlerin haberlerinden sana anlatıyoruz. Gerçek şu ki sana katımızdan bir zikir verdik.
Ey Peygamber! İşte böylece, geçmiştekilerin haberlerinden bir kısmını sana anlatıyoruz. Şüphesiz ki, tarafımızdan sana bir öğüt verdik.
İşte böylece geçmiştekilerin haberlerinden bir bölümünü* sana anlatıyoruz. Elbette sana tarafımızdan (gerçeği) hatırlatan (bir mesaj) verdik.*
Geçmişlerin haberlerini, sana böylece aktarıyoruz. Sana katımızdan bir mesaj vermiş bulunuyoruz.
İşte böylece geçmişlerin haberlerinden sana anlatıyoruz. Gerçek şu ki sana katımızdan bir zikir* verdik.*
İşte böylece daha önce gelip geçenlerin haberlerinden bölümler anlatıyoruz. Sana katımızdan doğru bilgi (Zikir, kitap) verdik.
İşte böylece, geçmişin haberlerinden bir bölümünü sana anlatıyoruz. Kendi katımızdan, sana bir öğreti verdik.
İşte bu şekilde, geçmişte yaşanmış birtakım olayların özüne ilişkin anlatımı sana sunmuş olduk; zira sana, katımızdan hatırlatıcı bir mesaj vermiş bulunuyoruz.
İşte böylece, geçip gitmişlerin haberlerinden bir kısmını sana anlatıyoruz. Biz sana katımızdan da bir zikir vermişizdir.
Sana geçmişlerin haberlerinden bir bölümünü böylece aktarıyoruz. Gerçekten, sana katımızdan bir zikir verdik.
Ya Muhammed, işte sana böyle geçmişin önemli haberlerinden kıssa anlatıyoruz. Şüphe yok ki, sana tarafımızdan bir zikir verdik.
İşte sana geçmişte olup bitenlerin mahiyetinden de böyle (bir üslup içinde) bahsediyoruz; çünkü katımızdan hatırlatıcı bir öğreti bahşettik sana.
(Ey Muhammed!) Sana geçmişin haberlerinden bir kısmını böylece anlatıyoruz. Şüphe yok ki sana katımızdan bir zikir (Kur'an) verdik.
İşte sana böyle ya Muhammed geçmişin mühim haberlerinden kıssa naklediyoruz, şübhe yok ki sana ledünnümüzden bir zikir verdik
Böylece sana geçmişlerin haberlerinden bir miktar anlatıyoruz. Gerçekten sana katımızdan bir Zikir (geçmiş olaylardan bir anı) verdik.
Sana geçmişlerin haberlerinden bir bölümünü böylece aktarıyoruz. Gerçekten, sana katımızdan bir zikir verdik.
Sana geçmiş (ümmet) lerin haberlerinden bir kısmını işte böylece anlatıyoruz. Şübhe yok ki sana tarafımızdan bir zikir vermişizdir.
Sana geçmişlerin haberlerinden bir kısmını işte böylece anlatıyoruz. Şüphe yok ki sana, katımızdan bir de zikir verdik.
Katımızdan sana verilmiş bir zikir olarak geçmişin haberlerinden işte bu şekilde anlatıyoruz.
İşte böylece sana geçmiş mühim olaylardan bir kısmını anlatıyoruz. Tarafımızdan sana da bir zikir verdik.
İşte böylece öne geçmiş olanların haberlerinden bazısını sana hikaye ediyoruz.. . Gerçek ki, sana ledünnümüzden bir zikir (hatırlatıcı) verdik.
Geçmişlerin haberlerini, sana böylece aktarıyoruz. Sana katımızdan bir mesaj vermiş bulunuyoruz.
İşte böylece geçmişlerin haberlerinden sana anlatıyoruz. Gerçek şu ki sana katımızdan bir zikir* verdik.*
And it is such that We relate to you the news of what has passed. And We have given you from Us a remembrance.
Thus do We relate to thee from reports of what has gone before, and have given thee a remembrance from Us.
In this way We give you news of what has gone before and We have given you a reminder direct from Us.
We thus narrate to you some news from the past generations. We have revealed to you a message from us.
And it is such that We tell to you the news of whathas passed. And We have given you from Us a remembrance.
It is such that We relate to you the news of what has passed. We have given you from Us a remembrance.