Onlar ve eşleri gölgeliklerde tahtlar üzerine kurulmuşlardır.
Onlar ve eşleri, gölgeler altında koltuklara yaslanacaklardır.
Onlar ve eşleri, tahtların üzerinde gölgelerde (olacaklar)dır.
Eşleriyle birlikte gölgeliklerde, koltuklara yaslanmışlardır.
Onlar ve eşleri gölgeliklerde tahtlar üzerine kurulmuşlardır.
Kendileri ve eşleri, gölgeliklerde tahtlara kurulacaklardır.
Eşleriyle birlikte, gölgelerdeki sedirler üzerine dayanmışlardır.
onlar ve eşleri (bu huzurun) gölgesi altında mükemmel yataklar üzerinde uzanacaklar;
Kendileri ve eşleri, gölgeliklerde, koltuklar üzerinde yaslanmışlardır.
Kendileri ve eşleri, gölgeliklerde, tahtlar üzerinde yaslanmışlardır.
Kendileri ve eşleri gölgelikler içinde koltuklar üzerinde kurulmuşlardır.
onlar ve eşleri sedirler üzerinde mutlu bir şekilde yatıp uzanacaklar,
Onlar ve eşleri gölgelerde koltuklara yaslanmaktadırlar.
Kendileri ve zevceleri erikeler üzerine kurulmuşlardır
Kendileri ve eşleri, gölgelerde, koltuklara yaslanmışlardır.
Kendileri ve eşleri, gölgeliklerde, tahtlar üzerinde yaslanmışlardır.
Kendileri de, zevceleri de (cennet) gölgeler (in) dedirler. Tahtların üstüne kurulub dayanmışlardır.
Onlar ve eşleri gölgeliklerde, tahtlar üzerinde yaslanmışlardır.
Kendileri ve eşleri gölgeliklerde, koltuklara yaslanmışlardır.
Hem kendileri, hem eşleri gölgeliklerde, tahtlarına kurulurlar.
Onlar ve eşleri gölgeler içinde tahtlar üzerinde yaslanmışlardır.
Eşleriyle birlikte gölgeliklerde, koltuklara yaslanmışlardır.
Onlar ve eşleri gölgeliklerde tahtlar üzerine kurulmuşlardır.
Both them and their spouses, they will be shaded, reclining on high furnishings.
They and their wives, in shade, upon couches reclining.
they and their wives reclining on couches in the shade.
They abide with their spouses in beautiful shade, enjoying comfortable furnishings.
Both them and their spouses, they will be shaded, reclining on raised couches.
They and their spouses, both will be shaded, reclining on high furnishings.