Sana o Sa'at'ten soruyorlar; ne zaman gelip çatacakmış diye.
- Sana,kıyametin ne zaman gelip çatacağını soruyorlar. Sen onun hakkında ne söyleyebilirsin ki? Onun bilgisi sadece Rabbine aittir. Sen, sadece kıyametten korkanı uyaransın. Kıyameti gördükleri gün, dünyada ancak bir akşam, yahut bir kuşluk vakti kadar kalmış gibi olurlar.
Sana o (Son) Saat'in demir atma zamanından soruyorlar.
Sana o an ne zaman gerçekleşecektir diye soruyorlar.
Sana o Sa'at'ten* soruyorlar; ne zaman gelip çatacakmış diye.
Sana bunun vaktini soruyorlar, ne zaman gelip kalacak diye.
Sana, evrenlerin sonu hakkında soruyorlar: "Ne zaman gelip çatacak?"
(Ey Peygamber!) Sana "Kıyamet ne zaman kopacak?" diye soruyorlar.
O saatten soruyorlar sana, "gelip demir atması ne zaman?" diye.
"O ne zaman demir atacak?" diye, sana kıyamet saatini soruyorlar.
Sana o saatten (kıyameti) soruyorlar "Ne zaman demir atması?" diye,
(Ey peygamber!) Sana Son Saat'i soruyorlar: "Ne zaman gelip çatacak?"
Sana, kıyametin ne zaman kopacağını soruyorlar.
Sana o saattan soruyorlar: ne zaman demir atması?
Sana sa'atden soruyorlar: Demir atması (gelip çatması) ne zaman diye.
"O ne zaman demir atacak?" diye, sana kıyamet saatini soruyorlar.
Sana o saati (kıyameti), onun ne zaman demir atacağını sorarlar.
Sana kıyametin ne zaman gelip çatacağını soruyorlar.
Sana kıyametin ne zaman gerçekleşeceğini soruyorlar.
Sana kıyamet saatini sorarlar: "Demir atması ne zaman?" diye.
Sana O Saat'ten soruyorlar: Onun gelip çatması ne zaman, diye.
Sana Saat (dünyanın sonu) ne zaman gerçekleşecektir diye soruyorlar.
Sana o saatten* soruyorlar; ne zaman gelip çatacakmış diye.
They ask you about the Hour: "When is its appointed time"
They ask thee about the Hour: “When is its arrival?”
They ask you about the Hour: ‘When will it come?’
They ask you about the Hour, and when it will take place!
They ask you about the Hour: "When is its appointed time?"
They ask you about the moment: "When is its appointed time?"