Suyu nasıl akıttıkça akıttık.
- Doğrusu, suyu bol bol indirmekteyiz. Sonra toprağı göz göz yardık, oradan ekinler, üzüm bağları, sebzeler, zeytin ve hurma ağaçları, iri ve sık ağaçlı bahçeler, meyveler ve çayırlar bitirdik. Bütün bunlar, sizi ve hayvanlarınızı yararlandırmak içindir.
Suyu bolca indirdik.
Biz suyu döktükçe döktük.
Suyu nasıl akıttıkça akıttık.
Suyu, bolca biz yağdırdık.
Suyu akıttıkça akıttık.
Elbet suyu tarifsiz bir cömertlikle Biz indirmekteyiz;
Biz suyu döktük de döktük.
Biz şüphesiz, suyu akıttıkça akıttık,
Biz, o suyu bir döküş (bol bol) dökmekteyiz.
(nasıl) suyu bolca indirmekteyiz;
Gerçekten biz, yağmuru bol bol yağdırdık.
Biz o suyu bir döküş dökmekteyiz
Biz suyu iyice döktük.
Biz şüphesiz, suyu akıttıkça akıttık,
Hakıykat biz, o suyu (yağmuru) bol bol dökdük.
Doğrusu Biz; o suyu, bol bol indirdik.
Ki, biz suyu döktükçe döktük.
(24-31) Hele, insan, yiyeceklerinin kaynağına bir baksın: Biz yağmuru gökten şırıl şırıl döktük. Sonra nebat bitsin diye, toprağı iyice sürdük, Orada hububatlar, taneler, üzümler ve yoncalar, zeytinler ve hurmalar, ağaçları gür ve sık bahçeler, meyveler ve çayırlar bitirdik.
Doğrusu biz o suyu bolca akıtıp döktük.
Biz suyu döktükçe döktük.
Suyu nasıl akıttıkça akıttık.
We have poured the water abundantly.
That We poured water in showers;
We pour down plentiful water,
We pour the water generously.
We have poured the water abundantly.
We have poured the water abundantly.