Halkı onunla tartıştı. "Bana doğru yolu gösteren Allah hakkında benimle niçin tartışıyorsunuz? Ben, O'na eş koştuğunuz şeylerden korkmam. Ancak Rabb'imin dilediği olur. Rabb'imin İlmi Her Şeyi Kuşatmıştır. Hala düşünmeyecek misiniz?"
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | ve haccehu | ve onunla tartışmaya girişti | حجج |
2 | kavmuhu | kavmi | قوم |
3 | kale | dedi ki | قول |
4 | etuhaccunni | benimle tartışıyor musunuz? | حجج |
5 | fi | hakkında | |
6 | llahi | Allah | |
7 | vekad | muhakkak | |
8 | hedani | beni doğru yola iletmiş iken | هدي |
9 | ve la | ||
10 | ehafu | ben korkmam | خوف |
11 | ma | şeylerden | |
12 | tuşrikune | sizin ortak koştuğunuz | شرك |
13 | bihi | O'na | |
14 | illa | ancak | |
15 | en | ||
16 | yeşa'e | dilediği olur | شيا |
17 | rabbi | Rabbimin | ربب |
18 | şey'en | şeyler | شيا |
19 | vesia | kuşatmıştır | وسع |
20 | rabbi | Rabbim | ربب |
21 | kulle | he | كلل |
22 | şey'in | şeyi | شيا |
23 | ilmen | bilgice | علم |
24 | efela | ||
25 | tetezekkerune | hala öğüt almıyor musunuz? | ذكر |
Kavmi onunla tartışmaya girişti. Onlara dedi ki: "Beni doğru yola iletmiş iken Allah hakkında benimle tartışıyor musunuz? Ben sizin O'na ortak koştuğunuz şeylerden korkmam; ancak Rabbimin dilediği olur! Rabbim, bilgisiile her şeyi kuşatmıştır. Hala kendinize gelip öğüt almıyor musunuz?"
Kavmi onunla tartışmaya girişmişti. Onlara "Beni doğru yola ulaştırmışken, Allah hakkında benimle siz mi tartışıyorsunuz?" demişti. "Ben sizin O'na ortak koştuğunuz şeylerden korkmam. Ancak, Rabbimin bir şey dilemesi hariç! Rabbimin bilgisi her şeyi kapsamıştır. (Gerçeği) hatırlamıyor musunuz?
Halkı onunla tartıştı. "Beni doğruya ulaştırmış iken benimle hala ALLAH hakkında mı tartışıyorsunuz? Sizin ortak koştuklarınızdan korkmam, meğer Efendim bir şey dilerse... Efendim, bilgice her şeyi kuşatmıştır. Öğüt almıyor musunuz?"
Halkı onunla tartıştı. "Bana doğru yolu gösteren Allah hakkında benimle niçin tartışıyorsunuz? Ben, O'na eş koştuğunuz şeylerden korkmam. Ancak Rabb'imin dilediği olur. Rabb'imin İlmi Her Şeyi Kuşatmıştır. Hala düşünmeyecek misiniz?"
Halkı onunla tartışmaya başladı. İbrahim dedi ki "Siz benimle Allah hakkında tartışıyorsunuz, öyle mi? Hem de bana doğruyu göstermişken. Ben, O'na ortak saydıklarınızdan korkmam. Rabbimin emri olmadan, hiçbir şey olmaz. Rabbim, her şeyi bilgisiyle kuşatmıştır. Hiç bilgilerinizi kullanmaz mısınız?
Toplumu, Onunla tartışmaya girdi. Dedi ki: "Beni doğru yola eriştirmişken, Allah hakkında benimle tartışıyor musunuz? Benim Efendim dilemedikçe, O'na ortaklar koştuklarınızdan korkmam. Benim Efendim, bilgisiyle her şeyi kaplamıştır. Yine de düşünmüyor musunuz?"
Ve toplumu onunla tartışmaya girdi. Dedi ki: "Beni doğru yola ileten O olduğu halde, siz Allah hakkında hala benimle tartışıyor musunuz? Ben sizin şirk aracı kıldığınız şeylerden korkmuyorum; Rabbimin dilemediği hiçbir şey gerçekleşmez, Rabbim ilmiyle her şeyi kuşatır: siz hala bunu düşünemiyor musunuz?
Toplumu ona karşı çıkıp kanıt getirmeye kalkıştı. O dedi ki: "Allah hakkında benimle çekişiyor musunuz? Beni doğru yola O iletti. O'na ortak koştuğunuz şeylerden korkmam. Rabbimin dilediği dışında hiçbir şey olmaz. Rabbim bilgice herşeyi çepeçevre kuşatmıştır. Hala öğüt almayacak mısınız?"
Kavmi onunla çekişip tartışmaya girdi. Dedi ki: "O beni doğru yola erdirmişken, siz benimle Allah konusunda çekişip tartışmaya mı girişiyorsunuz? Sizin O'na şirk koştuklarınızdan ben korkmuyorum, ancak Allah'ın benim hakkımda bir şey dilemesi başka. Rabbim, ilim bakımından her şeyi kuşatmıştır. Yine de öğüt alıp düşünmeyecek misiniz?"
Kavmi de onunla tartışmaya kalkıştı. O da dedi ki: "Bana hakikatı doğrudan doğruya gösterdiği halde Allah hakkında benimle mücadeleye mi kalkışıyorsunuz? Sizin O'na ortak koştuğunuz şeylerden ise, ben hiçbir zaman korkmam. Rabbim dilemedikçe onlar bana hiçbir şey yapamaz. Rabbimin ilmi, herşeyi kuşatmıştır. Artık iyice bir düşünmez misiniz?
Ve (sonra) halkı onunla tartışmaya girdi. (Bunun üzerine) onlara: "Beni doğru yola ileten O iken benimle Allah hakkında hala tartışıyor musunuz? Ama Ondan başka ilahlık yakıştırdığınız hiçbir şeyden korkmuyorum, (zira hiçbir kötülük bana dokunmaz) Rabbim dilemedikçe. Rabbim her şeyi bilgisi ile kuşatır; peki bunu hiç düşünmüyor musunuz?
Kavmi onunla tartışmaya girişti. Dedi ki: "Beni doğru yola iletmişken, Allah hakkında benimle tartışmaya mı kalkışıyorsunuz? Hem sizin O'na ortak koştuklarınızdan ben korkmam; ancak Rabbimin bir şey dilemiş olması başka. Rabbimin ilmi her şeyi kuşatmıştır. Hala düşünüp öğüt almayacak mısınız?"
kavmi de kendisine karşı ıhticaca kalkıştı, o, siz, dedi: bana Allah hakkında ıhticaca mı kalkışıyorsunuz? Halbuki o bana hakikati doğrudan doğru gösterdi, sizin ona şirk koştuğunuz şeylerden ise ben hiç bir zaman korkmam, rabbım dilemedikce onlar bana hiç bir şey yapamaz, rabbin her şey'i ılmen ihata buyurdu, artık bir düşünmez misiniz?
Kavmi onunla tartışmaya girişti. (O onlara) dedi ki: "Beni doğru yola iletmiş iken Allah hakkında benimle tartışıyor musunuz? Ben, sizin O'na ortak koştuğunuz şeylerden korkmam. Ancak Rabbimin dilediği olur! Rabbim, bilgice herşeyi kuşatmıştr. Hala öğüt almıyor musunuz?
Kavmi onunla çekişip tartışmaya girdi. Dedi ki: "O beni doğru yola erdirmişken, siz benimle Tanrı konusunda çekişip tartışmaya mı girişiyorsunuz? Sizin O'na şirk koştuklarınızdan ben korkmuyorum, ancak Tanrı'nın benim hakkımda bir şey dilemesi başka. rabbim ilim bakımından her şeyi kuşatmıştır. Yine de öğüt alıp düşünmeyecek misiniz?
Kavmi ona (düşmanca ve cahilce) hüccet getirmiye kalkışdı. O dedi ki: "Allah beni doğru yola iletmişken siz benimle Onun hakkında haala çekişiyor musunuz? Ben Ona eş tanıdığınız şeylerden (hiç bir zaman) korkmam. Meğer ki Rabbim (hakkımda) bir şey (bir felaket) dilemis olsun. Rabbimin ilmi her şey'e sargın ve taşkındır. Haala düşünüb öğüd almayacak mısınız"?
Kavmi, onunla tartoşmaya girişti. Demişti ki: Beni doğru yola iletmişken; Allah hakkında mı benimle tartışıyorsunuz? O'na şirk koştuklarınızdan korkmam. Meğer ki, Rabbım bir şey dilemiş olsun. Rabbım, ilimce herşeyi kuşatmıştır. Hala düşünüp öğüt almayacak mısınız?
Kavmi O'na karşı deliller getirmeye kalkışmıştı, O da demişti ki: - Allah bana hidayet verdiği halde, O'nun hakkında benimle tartışıyor musunuz? Rabbimin dilediği dışında sizin ortak koştuklarınızdan asla korkmam. Rabbimin ilmi her şeyi kuşatmıştır. Hala düşünmüyor musunuz?
Halkı kendisi ile tartışmaya girişti: O dedi ki: "Allah, bana doğru yolu göstermişken, siz hala benimle O'nun hakkında tartışıyor musunuz? Sizin O'na ortak saydığınız şeylerden ben hiç bir zaman korkmam. Rabbim ne dilerse o olur. Rabbimin ilmi her şeyi kapsar. Hala kendinize gelip ders almayacak mısınız?"
Halkı Ona karşı çıkıp, kanıt getirmeye (tanrısallık verdiklerini savunmaya) kalkıştı.. . (İbrahim) dedi ki: "Beni doğru yola hidayet etmiş iken, Allah hakkında benimle tartışıyor musunuz? O'na ortak koştuğunuz şeylerden korkmam! Ancak Rabbimin dilediği şey müstesna (bana ancak Rabbimin izniyle bir zarar erişebilir). . . Rabbim her şeyi ilmiyle kapsamıştır. . . Hala düşünmüyor musunuz?"
Halkı onunla tartıştı. "Beni doğruya ulaştırmış iken benimle hâlâ ALLAH hakkında mı tartışıyorsunuz? Sizin ortak koştuklarınızdan korkmam, meğer Rabbim bir şey dilerse... Rabbim, bilgice her şeyi kuşatmıştır. Öğüt almıyor musunuz?"
Halkı onunla tartıştı. "Bana doğru yolu gösteren Allah hakkında benimle niçin tartışıyorsunuz? Ben, O'na eş koştuğunuz şeylerden korkmam. Ancak Rabb'imin dilediği olur. Rabb'imin İlmi Her Şeyi Kuşatmıştır. Hala düşünmeyecek misiniz?"
And his people debated with him. He said: "Do you debate with me regarding God, when He has guided me I do not fear that which you have set up except if my Lord wishes it so; my Lord encompasses all things with knowledge; will you not remember"
And his people disputed with him. He said: “Dispute you with me concerning God, when He has guided me? And I fear not that to which you ascribe a partnership, save that my Lord should will anything. My Lord encompasses all things in knowledge. Will you then not take heed!
His people argued with him. He said, ‘Are you arguing with me about Allah when He has guided me? I have no fear of any partner you ascribe to Him unless my Lord should will such a thing to happen. My Lord encompasses all things in His knowledge so will you not pay heed?
His people argued with him. He said, "Do you argue with me about GOD, after He has guided me? I have no fear of the idols you set up. Nothing can happen to me, unless my Lord wills it. My Lord's knowledge encompasses all things. Would you not take heed?
And his people debated with him. He said: "Do you debate with me regarding God, when He has guided me? I do not fear that which you have set up except if my Lord wills; my Lord encompasses all things in knowledge; will you not remember?"
His people argued with him. He said, "Do you argue with me regarding God, when He has guided me? I do not fear what you have set up except if my Lord wishes it so; my Lord encompasses all things with knowledge; will you not remember?"