İblis hariç. O, secde edenlerle birlikte olmaktan kaçındı.
Fakat İblis hariç! O, secde edenlerle beraber olmaktan kaçındı.
İblis hariç. Secde edenlerle birlikte olmaktan kaçınmıştı.
Ancak Sapkın (İblis) hariç. Secde edenlerle beraber olmayı red etti.
İblis hariç. O, secde edenlerle birlikte olmaktan kaçındı.
Onlardan bir tek İblis ayrıldı; secde edenlere katılmamakta direndi.
İblis dışında; secde edenlerle birlikte olmaktan kaçındı.
iblis müstesna: o (hizmete) amade olup yere kapananlarla birlikte hareket etmekten kaçındı.
İblis müstesna. O, secde edenlerle beraber olmaya karşı çıktı.
Ancak İblis, secde edenlerle birlikte olmaktan kaçınıp dayattı.
Ancak iblis, secde edenlerle beraber olmaktan kaçındı.
yalnızca İblis (buna katılmadı); yere kapananlarla birlikte olmaya yanaşmadı o.
Ancak İblis, saygı ile eğilenlerle beraber olmaktan kaçındı.
ancak İblis secde edenlerle beraber olmaktan iba eyledi
Yalnız İblis, secde edenlerle beraber olmayı kabul etmedi.
Ancak İblis, secde edenlerle birlikte olmaktan kaçınıp dayattı.
Ancak İblis bu secde edenlerle beraber olmakdan (çekinerek) dayatdı.
Ancak İblis secde edenlerle beraber olmaktan çekinerek dayattı.
(29-31) Onu düzenleyip, canlandırdığım zaman, derhal onun için secdeye kapanınız. Meleklerin hepsi topluca secde etti. İblis hariç, O, büyüklendi ve secde edenlerle beraber olmadı.
(30-31) İblis hariç bütün melekler secdeye kapandılar. O ise kibirlenip, secde edenler arasında yer almadı.
İblis hariç! (O) secde eden (kuvveler) ile beraber olmadı.
Ancak İblis (şeytan) hariç. Secde edenlerle beraber olmayı red etti.
İblis hariç. O, secde edenlerle birlikte olmaktan kaçındı.
Except for Satan, he refused to be with those who submitted.
Not so Iblīs; he refused to be with those who submit.
except Iblis. He disdained to be one of the prostrators.
except Iblis (Satan). He refused to be with the prostrators.
Except for Satan, he refused to be of those who yielded.
Except for Satan, he refused to be with those who prostrated.