Erhan Aktaş - Kerim Kur'an

Yeniden yola koyuldular. Bir kasabaya varınca, karşılaştıkları halktan yiyecek istediler. Ne var ki onlar, kendilerini misafir etmekten kaçındılar. Derken orada yıkılmak üzere olan bir duvar buldular. Hemen onu düzeltti. Musa: "Eğer isteseydin elbette bunun için bir ücret alırdın." dedi.

فَانْطَلَقَا۠ حَتّٰٓى اِذَٓا اَتَيَٓا اَهْلَ قَرْيَةٍۨ اسْتَطْعَمَٓا اَهْلَهَا فَاَبَوْا اَنْ يُضَيِّفُوهُمَا فَوَجَدَا ف۪يهَا جِدَاراً يُر۪يدُ اَنْ يَنْقَضَّ فَاَقَامَهُۜ قَالَ لَوْ شِئْتَ لَتَّخَذْتَ عَلَيْهِ اَجْراً
Fentaleka, hatta iza eteya ehle karyetin istat'ama ehleha fe ebev en yudayyifuhuma fe veceda fiha cidaren yuridu en yenkadda fe ekameh, kale lev şi'te lettehazte aleyhi ecra.
#kelimeanlamkök
1fentalekayine yürüdülerطلق
2hattanihayet
3iza
4eteyavardıklarındaاتي
5ehlehalkınaاهل
6karyetinbir kentقري
7stet'amayemek istedilerطعم
8ehlehaoranın halkındanاهل
9feebevfakat kaçındılarابي
10en
11yudeyyifuhumaonları konuklamaktanضيف
12fevecedaderken buldularوجد
13fihaorada
14cidaranbir duvarجدر
15yuriduyüz tutanرود
16en
17yenkaddeyıkılmağaقضض
18feekamehuhemen onu doğrulttuقوم
19kale(Musa) dedi kiقول
20leveğer
21şi'teisteseydinشيا
22lattehaztealırdınاخذ
23aleyhibuna karşılık
24ecranbir ücretاجر
  • Bayraktar Bayraklı Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali

    Yine yürüdüler. Nihayet bir şehirhalkına varıp onlardan yemek istediler. Şehir halkı onları misafir etmekten kaçındı. Derken orada yıkılmak üzere bulunan bir duvarla karşılaştılar. O kul hemen onu doğrulttu. Musa, "Dileseydin, elbet buna karşı bir ücret alırdın" dedi.

  • Mehmet Okuyan Kur’an Meal-Tefsir

    Yine yola çıkmışlardı. Sonunda bir şehir halkına ulaşıp onlardan yiyecek istemişlerdi. Ancak (şehir halkı) onları misafir etmekten kaçınmıştı. Orada yıkılmak üzere bulunan bir duvarla karşılaşmışlardı. (Melek) hemen onu doğrultmuştu (tamir etmişti). (Musa) "Dileseydin, elbette buna karşı bir ücret alırdın." demişti.

  • Edip Yüksel Mesaj: Kuran Çevirisi

    Böylece yürüdüler. Nihayet bir köy halkına rastladılar ve halkından yiyecek istediler. Fakat onları misafir kabul etmeyi reddettiler. Derken orada yıkılmak isteyen bir duvar buldular, hemen onu doğrultuverdi. "Dileseydin, o işten dolayı bir ücret alabilirdin" dedi.

  • Erhan Aktaş Kerim Kur'an

    Yeniden yola koyuldular. Bir kasabaya varınca, karşılaştıkları halktan yiyecek istediler. Ne var ki onlar, kendilerini misafir etmekten kaçındılar. Derken orada yıkılmak üzere olan bir duvar buldular. Hemen onu düzeltti. Musa: "Eğer isteseydin elbette bunun için bir ücret alırdın." dedi.

  • Süleymaniye Vakfı Süleymaniye Vakfı Meali

    Sonra tekrar yola koyuldular. Bir kentin halkına varıp yiyecek istediler. Onlar bunları misafir etmeye yanaşmadı. Sonra orada yıkılmak üzere olan bir duvara rastladılar; hemen doğrultuverdi. Musa dedi ki "Anlaşsaydın emeğinin karşılığını alırdın."

  • Ali Rıza Safa Kur'an-ı Kerim Gerçek

    Yine yola koyuldular. Sonunda bir kasabaya geldiklerinde yiyecek istediler. Fakat Onları konuk etmekten kaçındılar. Yıkılmak üzere olan bir duvar gördüler; hemen onu onardı. Dedi ki: "İsteseydin, bunun için kesinlikle bir karşılık alırdın!"

  • Mustafa İslamoğlu Hayat Kitabı Kur’an

    Bunun ardından yeniden yola koyuldular; nihayet bir kasabanın sakinleriyle karşılaştılar; onlardan yiyecek bir şeyler istediler, fakat onlar bu ikisine konukseverlik göstermediler. Hal böyleyken, orada yıkılmak üzere olan bir duvar buldular; ve o (kişi), duvarı onarıverdi. (Musa bunu görünce) "Eğer isteseydin, buna bedel olarak bir ücret alabilirdin" dedi.

  • Yaşar Nuri Öztürk Kur'an-ı Kerim Meali

    Yine yola koyuldular. Biraz sonra bir kente geldiler. Kent halkından yemek istediler, ama onlar bu ikisini konuk etmekten çekindiler. Orada, yıkılmayı bekleyen bir duvara rastladılar; genç adam tuttu onu onardı. Musa "İsteseydin buna karşılık bir ücret elbette alırdın." dedi.

  • Ali Bulaç Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı

    (Yine) Böylece ikisi yola koyuldu. Nihayet bir kasabaya gelip yemek istediler, fakat (kasaba halkı) onları konuklamaktan kaçındı. Onda (kasabada) yıkılmaya yüz tutmuş bir duvar buldular, hemen onu inşa etti. (Musa) Dedi ki: "Eğer isteseydin gerçekten buna karşılık bir ücret alabilirdin."

  • Elmalılı (sadeleştirilmiş)

    Bunun üzerine yine gittiler. Nihayet bir köy halkına varınca onlardan yemek istediler. Ancak onlar, kendilerini misafir etmekten kaçındılar. Derken orada yıkılmak üzere olan bir duvar buldular, tutup onu doğrulttu. Musa: "İsteseydin bunun karşılığında mutlaka bir ücret alırdın" dedi.

  • Muhammed Esed Kur'an Mesajı

    Ve bunun üzerine yeniden yola koyuldular; derken, bir kasaba halkıyla karşılaştılar; onlardan yiyecek bir şeyler istediler; ama bu ahali onlara konukseverce davranmaya hiç yanaşmadı. Ve bu (kasabada) yıkılmak üzere olan bir duvar gördüler; (bilge kişi) onu hemen onarıverdi; (Musa bunu görünce:) "Eğer dileseydin, (hiç değilse, yaptığın) bu iş için bir ücret alabilirdin" dedi.

  • Diyanet İşleri Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali

    Yine yola koyuldular. Nihayet bir şehir halkına varıp onlardan yiyecek istediler. Halk onları konuk etmek istemedi. Derken orada yıkılmaya yüz tutmuş bir duvar gördüler. Adam hemen o duvarı doğrulttu. Musa, "İsteseydin bu iş için bir ücret alırdın" dedi.

  • Elmalılı Hamdi Yazır Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali

    Bunun üzerine yine gittiler, nihayet bir karyenin ehline vardılar ki bunları müsafir etmekten imtina ettiler, derken orada yıkılmak isteyen bir divar buldular, tuttu onu doğrultuverdi, isteseydin, dedi: her halde buna karşı bir ücret alırdın

  • Süleyman Ateş Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali

    Yine yürüdüler. Nihayet bir kent halkına varıp onlardan yemek istediler (kent halkı) onları konuklamaktan kaçındılar. Derken orada yıkılmağa yüz tutan bir duvar buldular; hemen onu doğrulttu. (Musa): "İsteseydin buna karşılık bir ücret alırdın," dedi.

  • Gültekin Onan

    (Yine) Böylece ikisi yola koyuldu. Nihayet bir kasaba ehline gelip yemek istediler, fakat kasaba ehli onları konuklamaktan kaçındı. Onda (kasabada) yıkılmaya yüz tutmuş bir duvar buldular, hemen onu inşa etti. (Musa) Dedi ki: "Eğer isteseydin gerçekten buna karşılık bir ücret alabilirdin."

  • Hasan Basri Çantay Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim

    Yine gitdiler. Nihayet bir memleket halkına vardılar ki ora ehalisinden yemek istedikleri halde kendilerini müsafir etmekden imtina' etmişlerdi. Derken yıkılmak isteyen bir dıvar buldular da O, bunu doğrultuverdi. (Musa) dedi ki: "Dileseydin elbet buna karşı bir ücret alırdın".

  • İbni Kesir

    Yine gittiler ve nihayet vardıkları kasaba halkından yiyecek istediler. Kasaba halkı bu ikisini misafir etmek istemedi. İkisi şehrin içinde yıkılmaya yüz tutan bir duvar gördüler. O, bunu doğrultuverdi. Musa: Dileseydin; buna karşı bir ücret alabilirdin, dedi.

  • Şaban Piriş Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı

    Yine yola koyuldular, sonunda ulaştıkları kasaba halkından kendilerine yiyecek istediler. Kasaba halkı onları misafir etmek istemedi. Onlar da orada yıkılmaya yüz tutmuş bir duvar buldular. O kul, bunu doğrulttu. Musa: -Eğer isteseydin buna karşılık bir ücret alabilirdin, dedi.

  • Suat Yıldırım Kuran-ı Kerim ve Meali

    Tekrar yola devam ettiler. Nihayet bir şehre varıp o şehir halkından yiyecek istediler, ama ahali bunları misafir etmemekte diretti. Bu sırada (Hızır) orada yıkılmaya yüz tutmuş bir duvar görür görmez onu düzeltiverdi. Musa: "İsteseydin" dedi, "elbette buna karşı iyi bir ücret alabilirdin."

  • Ahmed Hulusi Türkçe Kur'an Çözümü

    Bunun üzerine yine bir süre gittiler.. . Nihayet ahalisinden yiyecek istedikleri, bir kasaba halkına vardılar. . . Ama onlar bu ikiliyi ağırlamaktan kaçındılar. . . Bu arada, (Musa ve Hızır) orada yıkılmak üzere bir duvar gördüler. (Hızır) tuttu o duvarı tamir etti. (Musa) dedi: "Eğer isteseydin bu işe karşılık bir ücret alırdın. "

  • Edip Yüksel (Eski Baskı) Mesaj: Kuran Çevirisi

    Böylece yürüdüler. Nihayet bir köy halkına rastladılar ve halkından yiyecek istediler. Fakat onları misafir kabul etmeyi reddettiler. Derken orada yıkılmak isteyen bir duvar buldular, hemen onu doğrultuverdi. 'Dileseydin, o işten dolayı bir ücret alabilirdin,' dedi.

  • Erhan Aktaş (Eski Baskı) Kerim Kur'an

    Nihayet yeniden yola koyuldular. Bir kasabaya varınca, karşılaştıkları halktan yiyecek istediler. Ne var ki onlar, kendilerini misafir etmekten kaçındılar. Derken orada yıkılmak üzere olan bir duvar buldular. Hemen onu düzeltti. Musa: "Eğer isteseydin elbette bunun için bir ücret alırdın." dedi.

  • Progressive Muslims

    So they ventured forth until they came to the people of a town. They requested food from its people but they refused to host them. Then they found a wall which was close to collapsing, so he built it. He said: "If you wished, you could have asked a wage for it!"

  • Sam Gerrans The Qur'an: A Complete Revelation

    So they went forth. When they had come to the people of a city, they asked its people for food, but they refused them hospitality. And they found therein a wall upon the point of collapse, and he set it upright. He said: “If thou hadst wished, thou couldst have taken for it recompense.”

  • Aisha Bewley

    So they went on until they reached the inhabitants of a town. They asked them for food but they refused them hospitality. They found there a wall about to fall down and he built it up. Musa said, ‘If you had wanted, you could have taken a wage for doing that.’

  • Rashad Khalifa The Final Testament

    So they went. When they reached a certain community, they asked the people for food, but they refused to host them. Soon, they found a wall about to collapse, and he fixed it. He said, "You could have demanded a wage for that!"

  • The Monotheist Group The Quran: A Monotheist Translation

    So they ventured forth until they came to the people of a town. They requested food from its people but they refused to host them. Then they found a wall which was close to collapsing, so he built it. He said: "If you had wished, you could have asked a wage for it!"

  • Edip-Layth Quran: A Reformist Translation

    So they ventured forth until they came to the people of a town. They requested food from its people but they refused to host them. Then they found a wall which was close to collapsing, so he built it. He said, "If you wished, you could have asked a wage for it!"