Sonra Biz takva sahiplerini kurtuluşa erdireceğiz. Ve zalimleri, orada diz üstü çökmüş halde bırakacağız.
Sonra biz, Allah'tan sakınanları cehennemden uzak tutarız; zalimleri de diz üstü çökmüş olarak orada bırakırız.
Sonra elbette biz takvâlı (duyarlı) olanları koruy(up kurtar)acağız; zalimleri ise diz üstü çökmüş olarak orada bırakacağız.
Sonra, erdemlileri kurtaracağız. Zalimleri ise orada diz üstü bırakacağız.
Sonra Biz takva sahiplerini kurtuluşa erdireceğiz. Ve zalimleri, orada diz üstü çökmüş halde bırakacağız.
Allah'tan çekinerek kendini korumuş olanları* kurtaracak, yanlış yapanları (zalimleri) de orada diz üstü çökmüş olarak bırakacağız.
Sonra, sorumluluk bilinci taşıyanları kurtaracağız. Haksızlık yapanları da diz üstü çökmüş durumda bırakacağız.
En sonunda, (hayatta) sorumluluk bilinciyle hareket etmiş olanları (oraya düşmekten) kurtaracağız; fakat kendilerine kötülük edenleri orada perişan bir halde bırakacağız.
Sonra biz, korunup sakınanları kurtaracağız. Zalimleri de orada dizleri üzerinde çökmüş bırakacağız.
Sonra, takva sahiplerini kurtarırız ve zulmedenleri diz üstü çökmüş olarak bırakıveririz.
Sonra takva sahiplerini kurtarırız ve zalimleri diz üstü bırakırız.
Bir kere daha (hatırlatalım ki): Biz, Bize karşı sorumluluk bilinci taşıyanları (cehennemden) kurtaracağız; ama zalimleri onun içinde diz üstü bırakacağız.
Sonra Allah'a karşı gelmekten sakınanları kurtarırız da zalimleri orada diz üstü çökmüş halde bırakırız.
Sonra müttakı olanlara necat veririz de zalimleri dizleri üstü bırakırız
Sonra korunanları kurtarırız ve zalimleri öyle diz üstü çökmüş olarak bırakırız.
Sonra, takva sahiplerini kurtarırız ve zulmedenleri diz üstü çökmüş olarak bırakıveririz.
Sonra takvaaya erenleri kurtaracağız. Zaalimleri ise orada diz üstü düşmüş bir halde bırakacağız.
Sonra Biz, takvaya erenleri kurtaracağız. Zalimleri de orada diz üstü çökmüş olarak bırakacağız.
Sonra, korunanları kurtaracağız, zalimleri de orada dizüstü çökmüş olarak bırakacağız.
Sonra Allah'ı sayıp günahlardan sakınan müttakileri kurtararak zalimleri dizüstü çökmüş vaziyette orada bırakacağız.
Sonra korunanları (korunmanın getirisi, nurani kuvve sahiplerini) kurtarırız; nefsine zulmedenleri de dizüstü orada bırakırız.
Sonra, erdemlileri kurtaracağız. Zalimleri ise orada diz üstü bırakacağız.
Sonra Biz takva sahiplerini* kurtuluşa erdireceğiz. Ve zalimleri, orada diz üstü çökmüş halde bırakacağız.
Then We will save those who were righteous, and We leave the wicked in it on their knees.
Then will We deliver those who were in prudent fear, and leave the wrongdoers therein on bended knee.
Then We will rescue those who had taqwa and We will leave the wrongdoers in it on their knees.
Then we rescue the righteous, and leave the transgressors in it, humiliated.
Then We will save those who were righteous, and We will leave the wicked in it on their knees.
Then We will save those who were righteous, and We leave the wicked in it on their knees.