"Rabb'imiz! Onları; onların atalarından, eşlerinden ve soylarından salih kimseleri, kendilerine söz verdiğin Adn Cennetlerine koy. Sen, Mutlak Üstün Olan'sın, En İyi Hüküm Veren'sin."
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | rabbena | Rabbimiz | ربب |
2 | ve edhilhum | ve onları sok | دخل |
3 | cennati | cennetlerine | جنن |
4 | adnin | Adn | |
5 | lleti | ||
6 | veadtehum | onlara söz verdiğin | وعد |
7 | ve men | ve kimseleri | |
8 | saleha | iyi olan | صلح |
9 | min | -ndan | |
10 | abaihim | babaları- | ابو |
11 | ve ezvacihim | ve eşleri(nden) | زوج |
12 | ve zurriyyatihim | ve çocukları(ndan) | ذرر |
13 | inneke | şüphesiz sen | |
14 | ente | sensin | |
15 | l-azizu | üstün olan | عزز |
16 | l-hakimu | hüküm ve hikmet sahibi olan | حكم |
"Rabbimiz, onları ve babalarından, eşlerinden, çocuklarından iyi olan kimseleri, onlara söz verdiğin Adn cennetlerine koy. Şüphesiz üstün olan sensin; hikmet sahibi olan sensin, sen!"
Rabbimiz! Onları da atalarından, eşlerinden ve nesillerinden iyi olanları da kendilerine vadettiğin durmaya değer cennetlere koy! Şüphesiz ki güçlü, doğru hüküm veren yalnızca sensin!
"Efendimiz onları, erdemli atalarını, eşlerini ve çocuklarını söz verdiğin Adn bahçelerine sok. Kuşkusuz sen Üstünsün, Bilgesin."
"Rabb'imiz! Onları; onların atalarından, eşlerinden ve soylarından salih kimseleri, kendilerine söz verdiğin Adn Cennetlerine koy. Sen, Mutlak Üstün Olan'sın, En İyi Hüküm Veren'sin."
"Sahibimiz! Onları; babalarından, eşlerinden ve soylarından iyi olanları, kendilerine söz verdiğin kalıcı bahçelere koy. Üstün olan ve doğru kararlar veren ancak Sensin.
"Efendimiz! Sözünü verdiğin Adn cennetlerine onları yerleştir; atalarından, eşlerinden ve soylarından erdemli olanları da. Kuşkusuz, Sen, Üstünsün; Bilgelik ve Adaletle Yönetensin!"
"Rabbimiz! Onları ve onların atalarından, eşlerinden ve nesillerinden iyi ve dürüst olanları güzelliğin merkezi olan cennetlere yerleştir: çünkü Sen, evet Sensin her işinde tek mükemmel olan, her hükmünde tam isabet kaydeden!
"Ey Rabbimiz, onları kendilerine vaat etmiş olduğun Adn cennetlerine koy! Atalarından, eşlerinden, zürriyetlerinden barışa yönelenleri de. Aziz ve Hakim olan, hiç kuşkusuz sensin, sen!"
"Rabbimiz, onları Adn cennetlerine sok ki onlara (bunu) va'dettin; babalarından, eşlerinden ve soylarından salih olanları da. Gerçekten Sen, üstün ve güçlü olansın, hüküm ve hikmet sahibisin."
Ey Rabbimiz, onları o kendilerine vaad buyurduğun Adn cennetlerine koy; atalarından, eşlerinden ve soylarından dürüst olanları da. Şüphesiz Sen, güçlüsün, hikmet sahibisin Sen!
"Rabbimiz! Onları ve atalarından, eşlerinden ve çocuklarından dürüst ve erdemli olanları vaad ettiğin sonsuz esenlik bahçelerine koy, şüphesiz, kudret ve hikmet Sahibi olan yalnız Sensin.
"Ey Rabbimiz! Onları da, onların babalarından, eşlerinden ve soylarından iyi olanları da, kendilerine vaad ettiğin Adn cennetlerine koy. Şüphesiz sen mutlak güç sahibisin, hüküm ve hikmet sahibisin."
Ya rabbena hem koy onları o kendilerine va'd buyurduğun Adn Cennetlerine, atalarından ve zevcelerinden ve zürriyyetlerinden salahı olanları da, şübhesiz sen o aziz, hakimsin sen
"Rabbimiz, onları ve babalarından, eşlerinden, çocuklarından iyi olan kimseleri onlara söz verdiğin Adn cennetlerine sok. Şüphesiz, üstün olan, hüküm ve hikmet sahibi olan sensin sen!"
"Rabbimiz, onları Adn cennetlerine sok ki onlara (bunu) vaadettin; babalarından, eşlerinden ve soylarından salih olanları da. Gerçekten sen, üstün ve güçlü olansın, hüküm ve hikmet sahibisin."
"Ey Rabbimiz, onları da, onların atalarından, zevcelerinden, nesillerinden saalih olanları da — kendilerine va'd etdiğin — Adn cennetlerine sok. Yegane gaalib, hukum ve hikmet saahibi olan şübhesiz ki Sensin Sen".
Rabbımız; onları ve babalarından, eşlerinden, soylarından salih olanları kendilerine vaadettiğin Adn cennetlerine girdir. Şüphesiz ki Aziz, Hakim olan Sensin Sen.
-Rabbimiz, onları ve atalarından, eşlerinden ve soylarından iyi olanları kendilerine söz verdiğin Adn cennetlerine girdir. Şüphesiz sen, aziz ve hakim sensin!
"Ey bizim ulu Rabbimiz! Sen, onları ve onlarla birlikte babalarından, eşlerinden ve nesillerinden iyi kimseleri kendilerine vad ettiğin Adn cennetlerine yerleştir. Muhakkak ki Sen aziz ve hakimsin (üstün kudret, tam hüküm ve hikmet sahibisin).
"Rabbimiz.. . Onları, kendilerine vadettiğin Adn cennetlerine dahil et. . . Onların atalarından, eşlerinden ve zürriyetlerinden saflığa erenleri de. . . Muhakkak ki sen, evet sen Aziyz'sin, Hakiym'sin. "
'Rabbimiz onları, erdemli atalarını, eşlerini ve çocuklarını söz verdiğin Adn cennetlerine sok. Kuşkusuz sen Üstünsün, Bilgesin.'
"Rabb'imiz! Onları; onların atalarından, eşlerinden ve soylarından salih kimseleri, kendilerine söz verdiğin Adn Cennetlerine girdir. Sen, Mutlak Üstün Olan'sın, En İyi Hüküm Veren'sin."
"Our Lord, and admit them into the gardens of Eden which You had promised for them and for those who did good of their fathers, their spouses, and their progeny. You are the Noble, the Wise."
“Our Lord: make Thou them enter the Gardens of Perpetual Abode which Thou hast promised them and whoso was righteous among their fathers, and their wives, and their progeny — Thou art the Exalted in Might, the Wise —
Our Lord, admit them to the Gardens of Eden You have promised them, and all of their parents, wives and children who acted rightly. Truly You are the Almighty, the All-Wise.
"Our Lord, and admit them into the gardens of Eden that You promised for them and for the righteous among their parents, spouses, and children. You are the Almighty, Most Wise.
"Our Lord, and admit them into gardens of delight which You had promised for them and for those who did good of their fathers, their spouses, and their progeny. You are the Noble, the Wise."
"Our Lord, and admit them into the gardens of Eden which You had promised for them and for those who did good of their fathers, their spouses, and their progeny. You are the Noble, the Wise."