Sonunda dönüş yalnızca Rabb'inedir.
Şüphesiz sonunda varış sadece Rabbine olacaktır.
Şüphesiz ki son (varış) sadece Rabbinedir.
Son varış Efendinedir.
Sonunda dönüş yalnızca Rabb'inedir.
Varıp gideceği yer, Sahibinin huzurudur.
Kuşkusuz, son varış, Efendine olacaktır.
En nihayet (varlık bilgisinin) son, en son sınırı Rabbine aittir.
Hiç kuşkusuz, son varış Rabbinedir.
Elbette son varış Rabbine olacaktır.
Ve elbette sonunda Rabbine gidilecektir.
ve (bütün mevcudatın) başı ve sonu Rabbinin katındadır;
Şüphesiz en son varış Rabbinedir.
Ve elbette nihayet rabbına gidilecek
Ve sonunda senin Rabbine varılacaktır.
Elbette son varış rabbine olacaktır.
Şübhesiz ki en son gidiş ancak Rabbinedir.
Muhakkak ki en son varış, Rabbınadır.
Kuşkusuz en son varış Rabbinedir.
(36-44) Yoksa o Musa'nın ve o çok vefalı İbrahim'in sahifelerinde bulunan şu kesin gerçekler hakkında bilgi edinmedi mi ki: Hiçbir kimse başkasının günah yükünü çekemez. İnsan, emek ve gayretinin neticesinden başka şey elde edemez. Bu gayretinin semeresi de ileride ortaya çıkacaktır. Emeğinin karşılığı kendisine tam tamına ödenecektir. Elbette son durak, Rabbinin huzuru olacaktır. O'dur güldüren ve ağlatan; O'dur öldüren ve yaşatan.
Muhakkak ki gidişin sonu rabbinedir!
Son varış Rabbinedir.
Sonunda dönüş yalnızca Rabb'inedir.
And to your Lord is the final destiny.
And that to thy Lord is the Finality,
that the ultimate end is with your Lord;
To your Lord is the final destiny.
And to your Lord is the final destiny.
To your Lord is the final destiny.