Çok geçmeden geldi. Ve: "Senin kuşatamadığın bir şeyi kuşattım. Sana Sebe'den kesin doğru olan bir haber getirdim." dedi.
Az sonra Hüdhüd gelip şöyle dedi: "Senin farkedemediğin bir şeyi farkettim ve sana Sebe'den doğru bir haber getirdim!"
Çok geçmeden (Hüdhüd) gelmiş ve şöyle demişti: "Ben senin bilmediğin bir şeyi öğrendim ve sebe'den sana kesin bir haber getirdim.
Çok geçmeden (hüdhüd) geldi ve, "Senin bilmediğin bir şeyi öğrendim" dedi, "Sana Sebe'den önemli bir haber getirdim."
Çok geçmeden geldi. Ve: "Senin kuşatamadığın bir şeyi kuşattım. Sana Sebe'den kesin doğru olan bir haber getirdim." dedi.
Çok geçmeden Hüdhüd çıkageldi ve dedi ki; "Senin yeterince bilmediğin bir şeyi tam olarak öğrendim. Sana Sebe'den dosdoğru bir haber getirdim.
Bunun üzerine, çok geçmeden geldi ve şöyle dedi: "Senin bilmediğin bir şeyi öğrendim ve Sebe hakkında sana doğru bir haber getirdim!"
Derken beklemesi çok sürmedi, (Hüdhüd) çıkageldi ve dedi ki: "Ben senin henüz bilmediğin bir şeyi öğrendim ve sana Sebe'den doğru ve kesin bir haber getirdim.
Az sonra Hüdhüd gelip şöyle dedi: "Senin fark edemeyeceğin bir şeyi fark ettim ve sana Saba'dan parlak bir haber getirdim."
Derken uzun zaman geçmeden geldi ve dedi ki: "Senin kuşatamadığın (öğrenemediğin) şeyi, ben kuşattım ve sana Saba'dan kesin bir haber getirdim."
Derken bekledi, çok geçmeden (Hüdhüd) geldi ve: "Ben senin etraflıca bilmediğin bir şeyi öğrendim ve sana Sebe'den sağlam bir haber getirdim." dedi.
Fakat hüthüt çok sürmeden çıkageldi ve: "Ben senin henüz bilmediğin bir şeyi öğrendim ve sana Sebe hakkında doğru bir haber getirdim" dedi.
Derken Hüdhüd çok beklemedi, çıkageldi ve (Süleyman'a) şöyle dedi: "Senin bilmediğin bir şey öğrendim. Sebe'den sana sağlam bir haber getirdim."
Derken bekledi çok geçmeden geldi, ben, dedi: senin ihata etmediğin bir şey ihata eyledim ve sana Sebe'den sağlam bir haber getirdim
Çok geçmeden (hüdhüd) geldi: "Ben, dedi, senin görmediğin bir şey gördüm ve Seba'dan sana gerçek bir haber getirdim.
Derken Hüdhüd çok beklemedi, çıkageldi ve (Süleyman'a) şöyle dedi: "Senin bilmediğin bir şey öğrendim. Sebe'den sana sağlam bir haber getirdim."
Derken (hüdhüd) çok geçmeden geldi. "Ben, dedi, senin muttan olmadığın (bir Hakıykat) a vaakıf oldum Sebe den sana çok doğru (ve mühim) bir haber getirdim".
Çok geçmeden o geldi ve dedi ki: Senin bilmediğin bir şeyi öğrendim ve sana Sebe'den gerçek bir haber getirdim.
Çok geçmeden hüdhüd geldi ve: -Senin bilmediğin bir şeyi öğrendim ve sana Sebe'den gerçek bir haber getirdim, dedi.
Derken, çok geçmeden Hüdhüd geldi: "Ben, dedi, senin bilmediğin bir şeyi öğrendim ve sana Sebe'den önemli ve kesin bir haber getirdim."
Çok geçmeden (Hüdhüd) geldi ve dedi ki: "Senin bilgin dışındaki bir şeyi gördüm ve sana Saba'dan kesin bir haber ile geldim. "
Çok geçmeden (hüdhüd) geldi ve, 'Senin bilmediğin bir şeyi öğrendim,' dedi, 'Sana Sebe'den önemli bir haber getirdim.'
Çok geçmeden Hudhud geldi. Ve: "Senin henüz bilmediğin bir şeyi öğrendim. Sana Sebe'den kesin doğru olan bir haber getirdim." dedi.
But the hoopoe did not stay away long, then he said: "I have seen what you do not know, and I have come to you from Sheba with news which is certain. "
But he tarried not long, and said: “I have encompassed what thou hast not encompassed; and I come to thee from Saba’ with a certain report.
However, it was not long delayed, and then it said, ‘I have comprehended something you have not and bring you accurate intelligence from Sheba.
He did not wait for long. (The hoopoe) said, "I have news that you do not have. I brought to you from Sheba, some important information.
But the hoopoe did not stay away long, then he said: "I have seen what you do not know, and I have come to you from Sheba with news which is certain."
But the hoopoe did not stay away long, then he said, "I have seen what you do not know, and I have come to you from Sheba with news which is certain."