Başkalarını da bulacaksınız hem sizden hem de kendi halklarından güvende olmak isteyen. Fitne ortamı bulduklarında, hemen onun içine baş aşağı dalarlar. Eğer bunlar, sizden uzak durmazlar, sizinle barış yapmaya yanaşmazlarsa, sizden ellerini çekmezlerse onları yakaladığınız yerde, her nerede bulursanız öldürün. İşte bu kimseler hakkında size apaçık bir yetki verdik.
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | setecidune | bulacaksınız | وجد |
2 | aharine | başkalarını | اخر |
3 | yuridune | ister | رود |
4 | en | ||
5 | ye'menukum | sizden emin olmak | امن |
6 | ve ye'menu | ve emin olmak | امن |
7 | kavmehum | kendi toplumlarından | قوم |
8 | kulle | her ne zaman | كلل |
9 | ma | ne | |
10 | ruddu | götürülseler | ردد |
11 | ila | ||
12 | l-fitneti | fitneye | فتن |
13 | urkisu | başaşağı atılırlar | ركس |
14 | fiha | (fitnenin) içine | |
15 | fein | eğer | |
16 | lem | ||
17 | yea'tezilukum | sizden uzak durmazlarsa | عزل |
18 | ve yulku | ve istemezlerse | لقي |
19 | ileykumu | sizinle | |
20 | s-seleme | barış içinde yaşamak | سلم |
21 | ve yekuffu | (saldırıdan) çekmezlerse | كفف |
22 | eydiyehum | ellerini | يدي |
23 | fehuzuhum | onları yakalayın | اخذ |
24 | vektuluhum | ve öldürün | قتل |
25 | haysu | nerede | حيث |
26 | sekiftumuhum | bulursanız | ثقف |
27 | ve ulaikum | işte öylelerine | |
28 | cealna | verdik | جعل |
29 | lekum | size | |
30 | aleyhim | karşı | |
31 | sultanen | bir yetki | سلط |
32 | mubinen | açık | بين |
Hem sizden hem de kendi toplumlarından emin olmak isteyen başkalarını da bulacaksınız. Bunlar her ne zaman fitneye götürülseler ona baş aşağı dalarlar. Eğer sizden uzak durmaz, barış teklif etmez ve ellerini çekmezlerse onları yakalayınız, rastladığınız yerde öldürünüz. İşte onlar üzerine sizin için apaçık yetki verdik.
Hem sizden hem de kendi toplumlarından emin olmak isteyen başkalarını da bulacaksınız. Bunlar (münafıklar), her ne zaman Fitneye (Müslümanlara karşı savaşa) götürülseler ona hemen dalarlardı. Sizden uzak durmaz, size barış teklif etmez ve ellerini (sizden) çekmezlerse, bulduğunuz yerde onları yakalayın ve öldürün! İşte onlar aleyhinde (onlarla savaşmak için) size apaçık yetki verdik.
Hem sizinle hem kendi toplumlarıyla güven içinde durmak isteyen bir başka grup bulacaksınız. Ne zaman kargaşalığa çağrılsalar içine dalarlar. Sizi yalnız bırakmaz, barış yapmak istemez ve ellerini sizden çekmezlerse karşılaştığınız yerde onları öldürebilirsiniz. Böylelerine karşı size apaçık yetki verdik.
Başkalarını da bulacaksınız hem sizden hem de kendi halklarından güvende olmak isteyen. Fitne ortamı bulduklarında, hemen onun içine baş aşağı dalarlar. Eğer bunlar, sizden uzak durmazlar, sizinle barış yapmaya yanaşmazlarsa, sizden ellerini çekmezlerse onları yakaladığınız yerde, her nerede bulursanız öldürün. İşte bu kimseler hakkında size apaçık bir yetki verdik.
Göreceksin, onların geriye kalanı, hem sizden emin olmak, hem kendi topluluklarından emin olmak isteyeceklerdir. Ne zaman fitneye (çatışma ortamına) yöneltilseler balıklamasına daldırılacaklardır. Eğer sizden uzak durmazlar, barışa yanaşmazlar ve sizden el çekmezlerse onları yakalayın, bulduğunuz yerde öldürün. İşte onların aleyhine size açık bir yetki vermişizdir.
Hem sizden hem de kendi toplumlarından güvende olmak isteyen başkalarını da bulacaksınız. Ne zaman kargaşalığa çağırılsalar, içine atılırlar. Sizden uzak durmaz, barışı istemez ve ellerini sizden çekmezlerse, artık, yakaladığınız yerde onları tutuklayın ve etkisiz duruma getirin. İşte, onlara karşı size apaçık yetki verdik.
Siz, hem sizden hem de kendi toplumlarından emin olmak isteyen, fakat ne zaman (mü'minler aleyhine bir) entrikaya davet edilseler, içine balıklama dalanlara da rastlayacaksınız. İşte o zaman, eğer onlar sizi bırakmaz, sizinle barışa yanaşmaz ve ellerini yakanızdan çekmezlerse; onları da savaş içinde gözünüze kestirdiğiniz her yerde yakalayın ve öldürün: İşte size, kendileri aleyhine açıkça (savaşmak için) izin verdiklerimiz bunlardır.
Diğer bazılarını da bulacaksınız ki, hem sizden emin olmak hem de kendi toplumlarından emin olmak isterler. Ama fitneyle yüz yüze getirildiklerinde başaşağı içine dalarlar. Bunlar sizden uzak durmazlar, sizinle barışa gitmezler ve ellerini sizden çekmezlerse onları yakalayın, tuttuğunuz yerde öldürün. İşte böylelerinin üstüne gitmeniz için size açık bir izin ve kuvvet verilmiştir.
Diğerlerini de sizden ve kendi kavimlerinden güvende olmayı istiyor bulacaksınız. (Ama) Fitneye her geri çağrılışlarında içine başaşağı (balıklama) dalarlar. Şayet sizden uzak durmaz, barış (şartların)ı size bırakmaz ve ellerini çekmezlerse, artık onları her nerede bulursanız tutun ve onları öldürün. İşte size, onların aleyhinde apaçık olan 'destekleyici bir delil' kıldık.
Diğer bir takımını da hem sizden emin kalmak hem de kendi milletinden güven içinde olmayı ister halde bulacaksın. Fitneye sürüklendikçe de döner döner içine atılırlar. Eğer bunlar sizden çekinmez ve barışa yanaşıp saldırıdan geri durmazlarsa, kendilerini bulduğunuz yerde yakalayıp öldürün. İşte bunların aleyhine size açık bir yetki verdik.
Hem sizden hem de kendi kavimlerinden emin olmak isteyen, (ama) kötülük eğilimi ile her karşılaştıklarında kendilerini gözü kapalı ona kaptıran başkalarını(n da var olduğunu) göreceksiniz. O halde şayet onlar sizi bırakmaz, sizinle barışa yanaşmaz ve üstünüzden ellerini çekmezlerse, onları gördüğünüz her yerde yakalayın ve öldürün: İşte size kendilerine karşı (savaşmanız için) apaçık yetki verdiklerimiz bunlardır.
Diğer birtakım kimselerin de hem sizden emin olmak, hem de kavimlerinden emin olmak istediklerini göreceksin. Bunlar küfre her döndürüldüklerinde ona atılırlar. Eğer bunlar sizden uzak durmazlar, sizinle barış içinde yaşamak istemezler, ellerini savaştan çekmezlerse, onları yakalayın ve onları nerede bulursanız öldürün. İşte bunlara karşı size apaçık bir yetki verdik.
Diğer bir takımlarını bulacaksınız ki hem sizden emin olmak hem de kavmlerinden emin kalmak isterler, fitneye sevkedildikce de döner döner içine atılırlar, eğer bunlar sizden çekinmezler ve sulha yatıb taarruzdan ellerini çekmezlerse kendilerini bulduğunuz yerde yakalayın ve öldürün, işte bunlar aleyhinde size açık bir ferman verdik
Başka birtakım insanlar da bulacaksınız ki, hem sizden, hem de kendi toplumlarından emin olmak isterler. Ama ne zaman fitneye götürülseler, fitnenin içine başaşağı atılırlar. Eğer onlar sizden uzak durmazlar, sizinle barış içinde yaşamak istemezler, ellerini (saldırıdan) çekmezlerse onları yakalayın ve nerede bulursanız öldürün! İşte öylelerine karşı size açık bir yetki verdik.
Diğerlerini de hem sizden güvende (yemenüküm) olmayı, hem de kendi kavimlerinden güvende (yemenü) olmayı istiyor bulacaksınız. (Ama) Fitneye her geri çağrılışlarında içine başaşağı (balıklama) dalarlar. Şayet sizden uzak durmaz, barış (şartların)ı size bırakmaz ve ellerini çekmezlerse, artık onları her nedere bulursanız tutun ve onları öldürün. İşte size, onların aleyhinde apaçık olan 'destekleyici bir delil' kıldık.
Diğer bir takımını da şu halde bulacaksınız: Onlar hem sizden emin olmak, hem kendi kavmlerinden emin olmak isterler. Ne zaman fitneye döndürülürler (sevk-u davet edilirler) se onun içine baş aşağı atılırlar. Öyle ise onlar sizi bırakıb bir tarafa çekilmezler, barışı size bırakmazlar, ellerini çekmezlerse onları nerede bulursanız yakalayıb tutun, onları öldürün. İşte size onlar, hakkında apaçık bir hüccet (ve salahiyyet) verdik.
Diğerlerinin de sizden ve kendi milletlerinden güvende olmayı istediklerini göreceksiniz. Fitneciliğe çağırıldıklarında ona can atarlar. Eğer sizden uzak durmazlar, barış teklif etmezler ve sizinle savaşmaktan geri durmazlarsa; onları tutun ve bulduğunuz yerde öldürün. İşte onların aleyhlerine, size apaçık ferman verdik.
Başkalarını da sizden ve kendi topluluklarından güvende olmayı arzu eder gibi bir halde bulabilirsin ama fitneye her çağrılışlarında ona balıklama dalarlar. Şayet sizden uzak durmaz, barışı size bırakmazlar ve ellerini de çekmezlerse, onları bulduğunuz yerde tutup öldürün. İşte size onların aleyhine açık bir yetki veriyoruz.
Bir de öyleleriyle karşılaşacaksınız ki onlar hem sizden, hem de kendi kavimlerinden emin kalmak isterler. Bunlar ne zaman fitneye (şirke veya mü'minlerle savaşmaya) çağırılsalar derhal ona dalarlar. O halde bunlar sizden uzak durmaz, size barış teklif etmezler, ellerini sizden çekmezlerse onları nerede bulursanız yakalayın, öldürün! İşte bunlara karşı size kesin bir izin ve yetki vermişizdir.
Diğer taraftan bazılarını da göreceksiniz ki, hem sizden, hem de kendi kavimlerinden emin olmayı dilerler.. . Her sınav objesi olayla karşılaştırıldıklarında onda baş aşağı olurlar. . . Şayet sizden uzak durmazlar, sizle barışa yanaşmazlar ve sizden ellerini çekmezlerse; onları yakalayın ve ele geçirdiğiniz yerde öldürün. . . İşte bunlar var ya, onlara karşı size apaçık bir güç meydana getirdik.
Hem sizinle hem kendi toplumlarıyla güven içinde durmak isteyen bir başka grup bulacaksın. Ne zaman kargaşalığa çağrılsalar içine dalarlar. Sizi yalnız bırakmaz, barış yapmak istemez ve ellerini sizden çekmezlerse karşılaştığınız yerde onları öldürebilirsiniz. Böylelerine karşı size apaçık yetki verdik.
Hem sizden, hem de kendi kavimlerinden güvende olmak isteyen başkalarını da bulacaksın. Fitne ortamı bulduklarında, hemen onun içine baş aşağı dalarlar. Eğer bunlar, sizden uzak durmazlar, sizinle barış yapmaya yanaşmazlarsa, sizden ellerini çekmezlerse, onları bulduğunuz yerde öldürün. İşte bu kimseler hakkında size apaçık bir yetki verdik.
You will find others who want to be safe amongst you and safe amongst their own people. Every time they are returned to the test, they fall back in it. If they do not withdraw from you, and offer you peace, and restrain their hands, then you shall take them and kill them where you find them. For these We have given you a clear authority.
You will find others desiring safety from you, and safety from their people; as often as they are turned back to the means of denial, they are turned over to it. And if they withdraw not from you and extend to you peace and restrain their hands, take them and kill them wheresoever you find them; and over those have We given you a clear authority.
You will find others who desire to be safe from you and safe from their own people. Each time they are returned to fitna they are overwhelmed by it. If they do not keep away from you or submit to you or refrain from fighting, seize them and kill them wherever you find them. Over such people We have given you clear authority.
You will find others who wish to make peace with you, and also with their people. However, as soon as war erupts, they fight against you. Unless these people leave you alone, offer you peace, and stop fighting you, you may fight them when you encounter them. Against these, we give you a clear authorization.
You will find others who want to be safe among you and safe among their own people. Every time they are returned to the test, they fall back in it. If they do not withdraw from you, and offer you peace, and restrain their hands, then you shall take them and kill them wherever you encounter them. For these We have given you a clear authority.
You will find others who want to be safe amongst you and safe amongst their own people. Every time they are returned to the test, they fall back in it. If they do not withdraw from you, offer you peace, and restrain their hands, then you shall take them and kill them where you encounter them. For these We have given you a clear authority.