Eğer şaşırıyorsan, asıl şaşılacak şey, onların, "Biz toprak olduğumuz zaman mı, gerçekten biz bir kez daha mı yaratılacağız?" sözleridir. İşte onlar, Rabb'lerini küfreden kimselerdir. İşte onlar, boyunlarında halkalar olanlardır. Ve işte onlar, ateş ehlidir. Onlar, orada sürekli kalacaklardır.
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | ve in | eğer | |
2 | tea'ceb | şaşacaksan | عجب |
3 | feacebun | şaşmak lazım | عجب |
4 | kavluhum | onların şu sözlerine | قول |
5 | eiza | zaman mı? | |
6 | kunna | biz olduğumuz | كون |
7 | turaben | toprak | ترب |
8 | einna | gerçekten biz mi? | |
9 | lefi | içinde (olacağız) | |
10 | halkin | bir yaratılış | خلق |
11 | cedidin | yeniden | جدد |
12 | ulaike | işte onlar | |
13 | ellezine | kimselerdir | |
14 | keferu | inkar eden(lerdir) | كفر |
15 | birabbihim | Rablerini | ربب |
16 | ve ulaike | ve onlar (bulunanlardır) | |
17 | l-eglalu | halkalar | غلل |
18 | fi | ||
19 | ea'nakihim | boyunlarında | عنق |
20 | veulaike | ve onlar | |
21 | eshabu | halkıdır | صحب |
22 | n-nari | ateş | نور |
23 | hum | onlar | |
24 | fiha | orada | |
25 | halidune | sürekli kalacaklardır | خلد |
Şaşıyorsan, asıl şaşılacak şey onların,"Biz toprak olduğumuz zaman yeniden mi yaratılacağız?" demeleridir. İşte onlar, Rabblerine nankörlük edenlerdir. Onlar, boyunlarında tasmalar bulunanlardır. Onlar ateş ehlidir. Onlar orada uzun süreli kalacaklardır.
(Kâfirlerin seni yalanlamalarına) şaşıyorsan, asıl şaşılacak şey, onların "Biz toprak olduğumuz zaman yeni bir yaratılışta mı olacağız!" demeleridir. İşte onlar, Rablerini inkâr edenlerdir; işte onlar (kıyamet gününde) boyunlarında halkalar bulunanlardır. İşte onlar ateş halkıdır. Onlar orada ebedî kalacaklardır!
Şaşacaksan, onların şu sözlerine şaşmalısın: "Biz toprak olduktan sonra yeniden mi yaratılacağız?" İşte onlar, Efendi'lerini inkar edenlerdir. Onlar, boyunlarına prangalar hak edenlerdir. Onlar ateşin halkıdır; nitekim orada ebedî kalıcıdırlar.
Eğer şaşırıyorsan, asıl şaşılacak şey, onların, "Biz toprak olduğumuz zaman mı, gerçekten biz bir kez daha mı yaratılacağız?" sözleridir. İşte onlar, Rabb'lerini küfreden kimselerdir. İşte onlar, boyunlarında halkalar olanlardır. Ve işte onlar, ateş ehlidir. Onlar, orada sürekli kalacaklardır.
Hayret ediyorsan asıl hayret onların şu sözlerinedir: "Toprak olduğumuz zaman mı? Biz gerçekten yeni yaratılmış bir bedende mi olacağız?" Rablerini görmezlikten gelenler işte onlardır. Halkalar onların boyunlarında olacaktır. Onlar o ateşin ahalisidir. Hep orada kalacaklardır.
Şaşırıyorsan, onların şu sözlerine de şaşır: "Toprak olduğumuzda mı? Gerçekten, yeniden yaratılacak mıyız?" Efendilerine nankörlük edenler, işte onlardır. Boyunlarında demir halkalar olanlar da işte onlardır. Ateşte sürekli kalacak olanlar da işte onlardır.
İlle de (hala nasıl inkar edebildiklerine) şaşacaksan, asıl onların şu sözüne şaş: "Ne yani, şimdi biz toprak olup gittikten sonra yeni bir yaratılışın muhattabı mı olacağız?!" Onların inkar ettikleri aslında Rableridir. İşte (hesap verme sorumluluğunu reddeden) bu tipler, boyunlarında tutsaklık tasması taşıyanlardır: İşte onlardır ateş yaranı; onlar orada yerleşip kalacak olanlardır.
Eğer şaşıyorsan, esas şaşılacak olan onların şu sözüdür: "Biz toprak olunca mı ve gerçekten mi yeni bir yaratılış içinde bulunacağız?" Bunlar Rablerini inkar edenlerdir. Ve bunlar boyunlarına bukağılar vurulanlardır. Bunlar ateşe dost olanların ta kendileridir; orada sürekli kalacaklardır.
Eğer şaşıracaksan, asıl şaşkınlık konusu onların şöyle söylemeleridir: "Biz toprak iken mi, gerçekten biz mi yeniden yaratılacağız?" İşte onlar Rablerine karşı inkara sapanlar, işte onlar boyunlarına (ateşten) halkalar geçirilenler ve işte onlar -içinde ebedi kalacakları- ateşin arkadaşları olanlardır.
Eğer şaşıracaksan, işte şaşılacak şey onların şu lakırdısı: "Biz toprak olduğumuz vakit mi; gerçekten biz mi yeni bir yaratılış içinde bulunacağız?" işte bunlar Rablerini inkar edenlerdir, işte bunlar tomrukları boyunlarında ve işte bunlar cehennemliktirler, orada süresiz kalacaklardır.
Fakat eğer (Allah'ın yarattığı bu harikalara) şaşıyorsanız inkarcıların şu sözlerine de şaşın: "Nasıl yani! Biz toza toprağa karıştıktan sonra (yeniden hayata dönmek üzre) bir kez daha mı yaratılacağız?" İşte (bunu söyleyenler) Rablerini inkara kalkışan kimselerdir; işte böyleleri boyunlarında (kendi davranışlarının bir sonucu olarak) bukağılar taşıyan kimselerdir; ve işte böyleleri, yerleşip kalmak üzere ateşe girecek olan kimselerdir.
Eğer şaşacaksan, asıl şaşılacak olan onların, "Biz toprak olunca yeniden mi yaratılacakmışız?" demeleridir. İşte bunlar Rablerini inkar edenlerdir. İşte onlar boyunlarına demir halkalar vurulanlardır ve işte onlar cehennemliklerdir. Onlar orada ebedi kalacaklardır.
Eğer teaccüb edeceksen işte teaccüb edilecek şey: onların şu lakırdısı: biz bir toprak olduğumuz vakıt mı, hele hele biz mi mutlaka yeni bir hılkat içinde bulunacağız!... İşte bunlar rablarına küfretmiş olanlar ve işte bunlar tomrukları boyunlarında ve işte bunlar eshabı nar, hep onda kalacaklardır
Eğer şaşacaksan, onların şu sözlerine şaşmak lazım: "Biz toprak olduğumuz zaman mı, biz mi yeniden yaratılacağız?" İşte onlar, Rablerine karşı nankörlük edenlerdir. Ve Onlar, boyunlarında halkalar bulunan kimselerdir, onlar ateş halkıdır. Onlar orada sürekli kalacaklardır.
Eğer şaşıracaksan, asıl şaşkınlık konusu onların şöyle söylemeleridir: "Biz toprak iken mi, gerçekten biz mi yeniden yaratılacağız?" İşte onlar rablerine küfredenler, işte onlar boyunlarına (ateşten) halkalar geçirilenler ve işte onlar -içinde ebedi kalacakları- ateşin arkadaşları olanlardır.
Eğer (kafirlerin seni yalana çıkardıklarına) şaşıyorsan asıl şaşılacak olan onların: "Biz toprak oldukdan sonra mı ve yeniden mi muhakkak yaratılacağız?" demeleridir,İşte bunlar Rablerini tanımayanlardır, işte boyunlarında laleler bulunanlar bunlar ve işte içinde müebbed kalacakları ateşin yaranı da yine bunlar, bunlardır.
Şaşacaksan, onların: Biz, toprak olunca yeniden mi yaratılacağız? demelerine şaşmak gerekir. İşte onlar; Rabblarını inkar edenlerdir. İşte onlar; boyunlarına demir halkalar vurulanlardır. Ve işte onlar; cehennemliklerdir, orada temelli kalacaklardır.
Eğer şaşacaksan, onların: -Biz toprak olduktan sonra yeniden mi yaratılacağız? demelerine şaşman gerekir. İşte onlar Rablerini tanımayanlardır. İşte onlar, boyunlarına zincir vurulanlardır. Onlar, ateş halkıdır. Orada temelli kalacaklardır.
Eğer onların iman etmemelerine şaşırıyorsan bil ki asıl şaşılacak olan, onların: "Ölüp toprak olduktan sonra biz yeniden mi yaratılacakmışız?" demeleridir. İşte onlardır Rab'lerini inkar edenler. İşte onlardır boyunları tasmalı olanlar. Ve işte onlardır, hem de ebedi kalmak üzere cehennemlik olanlar.
Eğer (kavrayamadığından dolayı) şaşıyorsan (bu işaretlerimize); asıl şaşılacak olan, onların şu sözüdür: "Biz toprak olduktan sonra, halkı cedidde mi olacağız (yeni bir yaratılmayla yaşama devam mı edeceğiz)?".. . İşte bunlar Rablerinin hakikatleri olduğu bilgisini inkar edenlerdir (Allah Esma'sı hakikatleri olduğu için sonsuza dek ölümsüz yaşayacaklarını kavrayamayanlardır)! Boyunlarında bukağılar (halkalar - karınlarındaki ikinci beyinin oluşturduğu madde bedenden ibaret olma düşüncesinin esirleri) olanlar da bunlardır! Bunlar Ateş (yanma) ehlidir. . . Onlar orada sonsuz yaşarlar!
Şaşacaksan, onların şu sözlerine şaşmalısın: 'Biz toprak olduktan sonra yeniden mi yaratılacağız?' İşte onlar, Rab'lerini inkar edenlerdir. Onlar, boyunlarına prangalar hakedenlerdir. Onlar ateşin halkıdır; nitekim orada ebedi kalıcıdırlar.
Eğer şaşırıyorsan, asıl şaşılacak şey, onların, "Biz toprak olduğumuz zaman mı, gerçekten biz bir kez daha mı yaratılacağız?" sözleridir. İşte onlar, Rabb'lerini küfreden kimselerdir. İşte onlar, boyunlarında halkalar olanlardır. Ve işte onlar, ateş ehlidir. Onlar, orada sürekli kalacaklardır.
And if you are surprised, then what is more surprising is their saying: "Can it be that when we are dust, we will be created anew!" These are the ones who rejected their Lord, and they will have chains around their necks, and they are the dwellers of the Fire, in it they will abide.
And if thou marvel, then marvellous is their saying: “Will we — when we are dust — be in a new creation?” Those are they who have denied their Lord; and those will have yokes on their necks; and those are the companions of the Fire, therein they abide eternally.
If you are surprised at their blindness, what could be more surprising than their words: ‘What, when we are turned to dust, shall we then be created all anew?’ These are the people who reject their Lord. Such people have iron collars round their necks. Such people are the Companions of the Fire, remaining in it timelessly, for ever.
If you ever wonder, the real wonder is their saying: "After we turn into dust, do we get recreated anew?" These are the ones who have disbelieved in their Lord. These are the ones who have incurred shackles around their necks. These are the ones who have incurred Hell, wherein they abide forever.
And if you are surprised, then what is more surprising is their saying: "Can it be that when we are dust, we will be created anew!" These are the ones who have rejected their Lord, and they will have shackles around their necks, and they are the dwellers of the Fire, in it they will abide.
If you wonder, then what is more wondrous is their saying: "Can it be that when we are dust, we will be created anew!" These are those who rejected their Lord, and they will have chains around their necks, and they are the dwellers of the fire, in it they will abide.