Ve nefse ve onu biçimlendirene,
- Güneşe ve onun aydınlık veren parlaklığına; onu izlediğinde aya; güneşi açığa çıkardığında gündüze; güneşi örttüğünde geceye; göğe ve onu bina edene; yere ve onu döşeyene; nefse ve onu şekillendirene; nefse, kötülüğe ve korunmaya açık özelliklerini verene yemin olsun ki,
Nefse (insana) ve onu biçimlendirene,
Nefse ve onu düzenleyene,
Ve nefse* ve onu biçimlendirene,
nefis ve onun dengesini kuran Allah, sizin için daha önemlidir*,
Benliğe ve onu düzenleyene!
İnsan benliği ve onun yaratılış amacına uygun biçimlenişi şahit olsun;
Nefse ve onu düzgün bir biçimde şekillendirene.
Nefse ve ona 'bir düzen içinde biçim verene',
nefse ve onu düzenleyene,
İnsan benliğini düşün ve onun nasıl (yaratılış) amacına uygun şekillendirildiğini;
(7-9) Nefse ve onu düzgün bir biçimde şekillendirip ona kötülük duygusunu ve takvasını (kötülükten sakınma yeteneğini) ilham edene andolsun ki, nefsini arındıran kurtuluşa ermiştir.
Ve bir nefse ve onu düzenliyene
Nefse ve onu biçimlendirene,
Nefse ve ona 'bir düzen içinde biçim verene',
herbir nefse ve onu düzenleyene,
Nefse ve onu düzenleyene,
Cana ve onu düzenleyene.
Her bir nefis ve onu düzenleyen,
Nefse (bilince) ve onu düzenleyene;
Nefse ve onu düzenleyene,
Ve nefse* ve onu biçimlendirene,
And a soul and what He made.
And by a soul and Him that fashioned it,
and the self and what proportioned it
The soul and Him who created it.
And a soul and what He made.
A person and what He made.