İnsana bir sıkıntı dokununca, yatarken, otururken veya ayaktayken bize dua eder; fakat Biz onun sıkıntısını giderince de karşılaştığı sıkıntıdan ötürü sanki Bize hiç dua etmemiş gibi davranmaya devam eder. İşte Müsrüflere*, yaptıkları şey böyle süslü gösterilmiştir.
# | Kelime | Anlam | Kök |
1 | ve iza: | ve ne zaman ki | |
2 | messe: | dokunduğunda | مسس |
3 | l-insane: | insana | انس |
4 | d-durru: | bir darlık | ضرر |
5 | deaana: | bize dua eder | دعو |
6 | licenbihi: | yan yatarken | جنب |
7 | ev: | veya | |
8 | kaiden: | otururken | قعد |
9 | ev: | yahut | |
10 | kaimen: | ayakta | قوم |
11 | felemma: | ancak | |
12 | keşefna: | giderdiğimizde | كشف |
13 | anhu: | ondan | |
14 | durrahu: | darlığını | ضرر |
15 | merra: | hareket eder | مرر |
16 | keen: | gibi | |
17 | lem: | ||
18 | yed'una: | bize dua etmemiş | دعو |
19 | ila: | ||
20 | durrin: | darlıktan dolayı | ضرر |
21 | messehu: | kendisine dokunmuş olan | مسس |
22 | kezalike: | işte böyle | |
23 | zuyyine: | süslü gösterilmiştir | زين |
24 | lilmusrifine: | aşırıya gidenlere | سرف |
25 | ma: | şeyler | |
26 | kanu: | oldukları | كون |
27 | yea'melune: | yapıyor(lar) | عمل |