"Biz güçlüyüz ve çok büyük savaş gücüne sahibiz. Buyruk senindir. Nasıl istiyorsan öyle olsun." dediler.
İleri gelenler, "Biz güçlü, kuvvetli kimseleriz; zorlu savaş erbabıyız; buyruk ise senindir; artık ne buyuracağını sen düşün!" diye cevap verdiler.
(Yöneticiler) şöyle demişti: "Biz kuvvet sahibi ve şiddetli savaş bilen kişileriz. Emir senindir; artık ne emredeceğine sen karar ver!"
"Biz güçlüyüz, yaman savaşçılarız ve son karar sana aittir. Kararını uygula" dediler.
"Biz güçlüyüz ve çok büyük savaş gücüne sahibiz. Buyruk senindir. Nasıl istiyorsan öyle olsun." dediler.
Dediler ki; "biz güçlüyüz, vurucu güce sahibiz, karar senin. Düşün; ne emir vereceksen ver."
"Biz güçlüyüz ve zorlu savaşçılarız. Buyruk senindir; vereceğin buyruğu düşün!" dediler.
(Seçkinler) şöyle dediler: "Biz güçlüyüz ve caydırıcı şiddete bir (askeri) yeteneğe sahibiz. Yine de emir senindir. Şu halde ne emredeceğine sen karar ver!"
Dediler ki: "Biz çok güçlüyüz, çok yaman savaşırız. Buyruk senin. Ne karar vereceğini sen bilirsin."
Dediler ki: "Biz kuvvet sahibiyiz ve zorlu savaşçılarız. İş konusunda karar senindir, artık sen bak, neyi emredersen (biz uygularız).
Dediler: "Biz güçlüyüz ve yiğit savaşçılarız; ama karar sana aittir. Ne emredeceğini düşün."
(Seçkinler:) "Güçlü olduğumuza ve savaşta yıldırıcı bir cesaret ve maharet sahibi olduğumuza (güven), emir senindir; öyleyse artık vereceğin emri sen düşün" diye cevap verdiler.
Dediler ki: "Biz güçlü kimseleriz ve çetin savaşçılarız. Emir senin. Ne emredeceğini düşün."
Dediler: biz bir kuvvet sahibiyiz ve şiddetli harb ehliyiz, maamafih emir sana aiddir, bak ne ferman buyurursun
Dediler ki: "Biz güçlüyüz, yaman savaşçılarız ama emir senindir. Bak, ne buyurursan öyle yaparız"
Dediler ki: "Biz kuvvet sahibiyiz ve zorlu savaşçılarız. Buyruk konusunda karar senindir, artık sen bak, neyi buyurursan (biz uygularız).
Dediler: "Biz güc, kuvvet saahibleri, çetin savaş erbabıyız. Emir sana aaid. Bak, sen ne emr edeceksin".
Dediler ki: Biz, güçlü kimseler ve zorlu savaş adamlarıyız. Emirse senindir, sen emretmene bak.
Onlar da: -Biz güçlü kuvvetli, zorba savaşçılarız, fakat emir senindir, ne istersen emret, dediler.
Onlar: "Biz güçlü, kuvvetliyiz, savaşçı milletiz. Ama yetki sizindir, değerlendirip münasip gördüğünüz emri verin." dediler.
Dediler ki: "Biz hem kuvvetliyiz hem de şiddetli savaşçılarız.. . Emir sana aittir! Ne hükmedeceğine sen karar ver. "
'Biz güçlüyüz, yaman savaşçılarız ve son karar sana aittir. Kararını uygula,' dediler.
"Biz güçlüyüz ve çok büyük savaş gücüne sahibiz. Buyruk senindir. Nasıl istiyorsan öyle olsun." dediler.
They said: "We are people of strength and mighty in power. But the decision is yours, so see what you will command."
They said: “We possess power and possess strong might, but the command is for thee; see thou what thou wilt command.”
They said, ‘We possess strength and we possess great force. But the matter is in your hands so consider what you command.’
They said, "We possess the power, we possess the fighting skills, and the ultimate command is in your hand. You decide what to do."
They said: "We are a people of strength and mighty in power. But the decision is yours, so see what you will command."
They said, "We are people of strength and mighty in power. But the decision is yours, so see what you will command."