"Rabb'im! Doğrusu ben kendime haksızlık yaptım. Artık beni bağışla." dedi. Böylece onu bağışladı. Gerçekten O; Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.
Musa, "Ey Rabbim! Kendimehaksızlık ettim, beni bağışla!" dedi. Allah da onu bağışladı. Çünkü Allah, bağışlayandır; çok merhamet edendir.
(Musa) "Rabbim! Doğrusu kendime haksızlık ettim; beni bağışla!" demiş, (Allah) da onu bağışlamıştı. Şüphesiz ki O çok bağışlayandır, çok merhametlidir.
"Efendim" dedi, "Ben kendime haksızlık ettim, beni bağışla." O da onu bağışladı. Çünkü O Bağışlayandır, Rahimdir.
"Rabb'im! Doğrusu ben kendime haksızlık yaptım. Artık beni bağışla." dedi. Böylece onu bağışladı. Gerçekten O; Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.
"Rabbim! Ben kendimi kötü duruma soktum; suçumu ört, beni bağışla" dedi. Allah da onu bağışladı. Çünkü onun bağışlaması çok, ikramı boldur.
"Efendim!" dedi; "Aslında, kendime yazık ettim; beni bağışla!" Böylece, Onu bağışladı. Kuşkusuz, O, Sınırsız Bağışlayandır; Merhametlidir.
(Ardından) "Rabbim!" dedi, "Ben kendime kötülük ettim! Ne olur beni affet!" Bunun üzerine Allah onu affetti: çünkü O, evet O'dur mutlak bağış sahibi, sonsuz merhametin kaynağı da O'dur.
"Rabbim, öz benliğime zulmettim, beni affet" diye yakardı da Allah onu affetti. Gafur O'dur, Rahim O'dur.
Dedi ki: "Rabbim, gerçekten, ben kendi nefsime zulmettim, artık beni bağışla." Böylece (Allah) onu bağışladı. Şüphesiz O, bağışlayandır, esirgeyendir.
Ey Rabbim, doğrusu ben kendime yazık ettim, artık bağışlamanla benim suçumu ört! dedi. O da onu bağışladı. Gerçekten O, çok bağışlayan, çok merhamet edendir.
(Ve) "Ey Rabbim!" diye dua etti, "Ben kendime yazık ettim! Beni bağışla." Ve (Allah) da o'nu bağışladı. Çünkü O çok acıyıp esirgeyen gerçek bağışlayıcıdır.
Musa, "Rabbim! Şüphesiz ben nefsime zulmettim. Beni affet" dedi. Allah da onu affetti. Şüphesiz O, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.
Ya rabb dedi: doğrusu ben nefsime yazık ettim, artık mağrifetinle benim suçumu ört: o da mağrifet buyurdu, hakıkat o, öyle ğafur öyle rahimdir
"Rabbim, ben nefsime zulmettim, beni bağışla!" dedi. (Allah) onu bağışladı. Çünkü O, çok bağışlayan, çok esirgeyendir.
Dedi ki: "Rabbim, gerçekten, ben kendi nefsime zulmettim, artık beni bağışla" Böylece (Tanrı) onu bağışladı. Şüphesiz, O bağışlayandır, esirgeyendir.
Dedi: "Rabbim, ben cidden kendime yazık etdim. Artık beni yarlığa". Bunun üzerine (Allah) onu yarlığadı. Çünkü O, çok yarlığayıcı, çok esirgeyici olanın ta kendisidir.
Dedi ki: Rabbım; doğrusu kendime zulmettim. Bağışla beni. Bunun üzerine onu bağışladık. Muhakkak ki O'dur O; Gafur, Rahim.
Rabbim, ben kendime zulmettim, Beni bağışla dedi. Allah da onu bağışladı. Nitekim O, bağışlayan ve merhamet edendir.
"Ya Rabbi, ben kendime yazık ettim, affeyle beni?" dedi. Allah da onu bağışladı. Çünkü O gafurdur, rahimdir.
"Rabbim! Doğrusu ben nefsime (hakikatime) zulmettim (kendimi beden dünyasına ait kabullenmekle), beni mağfiret et!" dedi (Musa).. . (Rabbi de) Onu mağfiret etti. Kesinlikle "HU" Ğafur'dur, Rahıym'dir.
'Rabbim,' dedi, 'ben kendime haksızlık ettim, beni bağışla.' O da onu bağışladı. Çünkü O Bağışlayandır, Rahimdir.
"Rabb'im! Doğrusu ben kendime haksızlık yaptım. Artık beni bağışla." dedi. Böylece onu bağışladı. Gerçekten O; Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.
He said: "My Lord, I have wronged my soul, so forgive me. " He then forgave him, for He is the Forgiver, the Merciful.
He said: “My Lord: I have wronged my soul; so forgive Thou me,” and He forgave him; He is the Forgiving, the Merciful.
He said, ‘My Lord, I have wronged myself. Forgive me.’ So He forgave him. He is the Ever-Forgiving, the Most Merciful.
He said, "My Lord, I have wronged my soul. Please forgive me," and He forgave him. He is the Forgiver, Most Merciful.
He said: "My Lord, I have wronged my soul, so forgive me." He then forgave him, for He is the Forgiver, the Merciful.
He said, "My Lord, I have wronged my person, so forgive me." He then forgave him, for He is the Forgiver, the Compassionate.