Onlara: "Allah'ın sizi rızıklandırdığı şeylerden infak edin." dendiği zaman, Kafirler, iman edenlere: "Allah'ın dileseydi doyuracağı kimseyi biz mi doyuracağız? Siz ancak apaçık bir sapkınlık içindesiniz." dediler.
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | ve iza | ve zaman | |
2 | kile | dendiği | قول |
3 | lehum | onlara | |
4 | enfiku | infak edin | نفق |
5 | mimma | ||
6 | razekakumu | size verdiği rızıktan | رزق |
7 | llahu | Allah'ın | |
8 | kale | derler | قول |
9 | ellezine | ||
10 | keferu | nankörler | كفر |
11 | lillezine | kimselere | |
12 | amenu | inanan(lara) | امن |
13 | enut'imu | biz mi yedirelim? | طعم |
14 | men | kimseye | |
15 | lev | ||
16 | yeşa'u | dilediği takdirde | شيا |
17 | llahu | Allah'ın | |
18 | et'amehu | yedireceği | طعم |
19 | in | hayır | |
20 | entum | siz | |
21 | illa | doğrusu | |
22 | fi | içindesiniz | |
23 | delalin | bir sapıklık | ضلل |
24 | mubinin | apaçık | بين |
"Allah'ın size rızık olarak verdiklerinden, hayra sarfediniz" denildiğinde kafirler müminlere şöyle der: "Allah'ın dilediği taktirde doyuracağı kimseleri biz mi doyuracağız? Siz gerçekten apaçık bir sapıklık içindesiniz."
Onlara "Allah'ın size rızık olarak verdiklerinden infak edin (verin)" dendiğinde, kâfir olanlar iman edenlere "Allah'ın, dilemesi hâlinde doyuracağı kişileri biz mi doyuracakmışız! Siz sadece apaçık bir sapkınlık içindesiniz!" demişlerdi.
Kendilerine, "ALLAH'ın size verdiği rızıklardan verin" denildiğinde, inkar edenler iman edenlere, "ALLAH'ın, dilediği taktirde besleyebileceği kimseleri mi besleyelim? Siz gerçekten iyice sapıtmışsınız" derler.
Onlara: "Allah'ın sizi rızıklandırdığı şeylerden infak* edin." dendiği zaman, Kafirler, iman edenlere: "Allah'ın dileseydi doyuracağı kimseyi biz mi doyuracağız? Siz ancak apaçık bir sapkınlık içindesiniz." dediler.
"Allah'ın verdiği rızıktan hayra harcayın" dense, görmezlikten gelenler, müminlere derler ki, "Onları biz mi doyuracağız; gerekli görseydi Allah doyururdu. Sizin hepiniz açık bir sapıklık içindesiniz."
"Allah'ın size verdiği geçimliklerden yardımlaşmak amacıyla paylaşın!" denildiğinde, nankörlük edenler, inananlara, şöyle derler: "Allah'ın, dilerse doyurabileceği kimseyi, biz mi doyuracağız? Siz, yalnızca apaçık bir sapkınlık içindesiniz!"
Kendilerine "Allah'ın size verdiği servetten (Allah yoluna) cömertçe sarf edin" denildiğinde, inkarda ısrar edenler imanda sebat gösterenlere "Ne yani, Allah'ın isterse pekala doyuracağı kimseyi biz mi doyuralım? Şimdi siz açık bir şaşkınlık içinde değil de nesiniz!" derler.
Onlara, "Allah'ın size lütfettiği rızıklardan dağıtın!" dendiğinden, nankörlüğe sapanlar, iman edenlere şöyle derler: "Allah'ın, dilediği takdirde yedirip doyuracağı kişiyi biz mi doyuracağız? Siz açık bir sapıklık içindesiniz, hepsi bu."
Ve onlara: "Size Allah'ın rızık olarak verdiklerinden infak edin" denildiği zaman, o inkar edenler iman edenlere dediler ki: " Allah'ın, eğer dilemiş olsaydı yedireceği kimseyi biz mi yedirecek mişiz? Gerçekten siz, apaçık bir şaşkınlık içindesiniz."
Onlara: "Allah'ın size rızık olarak verdiği şeylerden hayra harcayın" denildiği zaman, o kafirler, iman edenler için şöyle dediler: "Allah'ın, dileseydi yiyecek verebileceği kimseyi biz hiç yedirir miyiz, siz apaçık bir sapıklık içinde değil de nesiniz?"
Kendilerine, "Allah'ın size verdiği rızıktan başkaları için harcayın!" denildiğinde, hakikati inkara şartlanmış olanlar, inananlara, "Rabb(iniz) dileseydi (Kendisinin) besleyebileceği kimseleri biz mi besleyelim? Doğrusu siz açık bir yanılgı içindesiniz!" derler;
Onlara, "Allah'ın sizi rızıklandırdığı şeylerden Allah yolunda harcayın" denildiği zaman, inkar edenler iman edenlere, "Allah'ın, dilemiş olsa kendilerini doyurabileceği kimselere mi yedireceğiz? Siz ancak apaçık bir sapıklık içindesiniz" derler.
Allahın size merzuk kıldığı şeylerden hayra sarfedin denildiği zaman da onlara o küfredenler iyman edenler için şöyle dediler, biz hiç yedirir miyiz o kişiye ki Allah dilese ona yiyeceğini verirdi, siz apaçık bir dalal içinde değil de nesiniz?
Onlara: "Allah'ın size verdiği rızıktan (Allah için) verin!" dendiği zaman, nankörler, inananlara: "Allah'ın dilediği takdirde yedireceği bir kimseye biz mi yedirelim? Doğrusu siz, apaçık bir sapıklık içindesiniz." derler.
Ve onlara: "Size Tanrı'nın rızık olarak verdiklerinden infak edin" denildiği zaman, o küfredenler inananlara dediler ki: "Tanrı'nın, eğer dilemiş olsaydı yedireceği kimseyi biz mi yedirecek mişiz? Gerçekten siz apaçık bir şaşkınlık içindesiniz."
Onlara "Allahın sizi rızıklandırdığı şeylerden (hayra) harc edin" denilince o küfredenler, iman edenlere (şöyle) dedi (ler): "Allahın, dileseydi, yedireceği kimseye biz mi yedirecek misiz? Siz apaçık bir sapıklıkda bulunanlardan başkaları değilsiniz".
Onlara; Allah'ın size rızık olarak verdiklerinden infak edin, denildiğinde; o küfredenler iman etmiş olanlara dediler ki: Dilediği takdirde Allah'ın doyuracağı kimseyi biz mi doyuralım? Doğrusu siz, ancak apaçık bir sapıklık içerisindesiniz.
Kendilerine: -Allah'ın size verdiği rızıklardan infak edin, denildiği zaman; nankörlük edenler, iman edenlere; -Allah istese doyurabileceği kimseleri biz mi doyuracağız? Siz, ancak açık bir sapıklık içindesiniz, derler
Onlara ne zaman: "Allah'ın size lütfettiğinden, siz de muhtaçlar için harcayın" denilse, kafirler müminlere şöyle derler: "Size kalsa Allah'ın dilediği takdirde bol bol rızıklandıracağı kimseyi doyurmak bizim mi işimiz? Siz, böyle ne sapık düşünürsünüz!"
Onlara: "Allah'ın sizi beslediği yaşam gıdalarınızdan Allah için karşılıksız bağışlayın" denildiğinde hakikat bilgisini inkar edenler, iman edenlere dedi ki: "Dileseydi Allah, kendisinin doyuracağı kimseyi mi yedirip doyuralım? Siz ancak apaçık bir dalalet içindesiniz. "
Kendilerine, 'ALLAH'ın size verdiği rızıklardan verin,' denildiğinde, inkar edenler inananlara, 'ALLAH'ın, dilediği taktirde besleyebileceği kimseleri mi besleyelim? Siz gerçekten iyice sapıtmışsınız,' derler.
Onlara: "Allah'ın sizi rızıklandırdığı şeylerden infak* edin." dendiği zaman, gerçeği yalanlayan nankörler, iman edenlere: "Allah'ın dileseydi doyuracağı kimseyi biz mi doyuracağız? Siz ancak apaçık bir sapkınlık içindesiniz." dediler.
And when they are told: "Spend from what God has provisioned you. " Those who reject say to those who believe: "Shall we feed those whom God could feed, if He so willed You are clearly misguided!"
And when it is said to them: “Spend of what God has provided you,” those who ignore warning say to those who heed warning: “Shall we feed one whom, had God willed, He would have fed? You are only in manifest error.”
And when they are told, ‘Spend from the provision Allah has given you,’ those who are kafir say to those who have iman, ‘Why should we feed someone whom, if He wished, Allah would feed Himself? You are clearly in error. ’
When they are told, "Give from GOD's provisions to you," those who disbelieve say to those who believe, "Why should we give to those whom GOD could feed, if He so willed? You are really far astray."
And when they are told: "Spend from what God has provisioned you." Those who reject say to those who believe: "Shall we feed those whom God could feed, if He so willed? You are clearly misguided!"
When they are told: "Spend from what God has provisioned you." Those who reject say to those who acknowledge: "Shall we feed those whom God could feed, if He so willed? You are clearly misguided!"