Cennet, takva sahipleri için uzak değil, yaklaştırılmıştır.
Cennet de, takva sahiplerine uzak olmayarak iyice yaklaştırılacaktır.
(Kendilerinden) uzakta olmayacak şekilde cennet de muttakîlere (duyarlı olanlara) yaklaştırılacaktır.*
Erdemlilere ise bahçe yaklaştırılır, uzak değildir.
Cennet, takva sahipleri için uzak değil, yaklaştırılmıştır.
Allah'tan çekinerek kendini korumuş* olanlara uzak olmayan Cennet ise yaklaştırılır.
Ve sorumluluk bilinci taşıyanlara cennet yaklaştırılmıştır; uzak değildir.
Ve cennet muttakiler ayağına getirilecek ve asla uzaklaşmayacak.
Ve cennet, takva sahiplerine yaklaştırılmıştır; hiç uzak değildir.
Cennet de, muttakiler için, uzakta değildir, (o gün) yakınlaştırılmıştır.
Cennet de takva sahiplerine uzak olmayarak yaklaştırılmış olacak.
(O Gün) cennet, Allah'a karşı sorumluluk bilinci duyanların görüş sahasına getirilecek ve hiç uzaklaştırılmayacaktır; (ve onlara;)
Cennet, Allah'a karşı gelmekten sakınanlara uzak olmayacak şekilde yaklaştırılacak.
Cennet de müttekılere uzak olmıyarak yaklaştırılmış bulunacak
Cennet de korunanlara yaklaştırılmıştır, uzak değildir.
Cennet de, muttakiler için, uzakta değildir, (o gün) yakınlaştırılmıştır.
Cennet, takva saahiblerine, uzak olmayarak, yaklaşdırılmışdır.
Cennet de takva sahiplerine yaklaştırılır. Zaten uzakta değildir.
Cennet, korunmuş olanlara yakın olacak, uzak değil...
Cennet de takva sahiplerine yaklaştırılır.
Korunanlar için de cennet yaklaştırılmıştır.. . Zaten uzak değildir.
Erdemlilere ise cennet yaklaştırılır, uzak değildir.
Cennet, takva sahipleri* için yaklaştırıldıkça yaklaştırılır.
And Paradise is brought near to the righteous, not far off.
And the Garden will be brought nigh: — to those of prudent fear, not far —
And the Garden will be brought up close to those with taqwa, not far away:
Paradise will be offered to the righteous, readily.
And the Paradise is brought near to the righteous, not far off.
Paradise is brought near to the righteous, not far off.