De ki: "O, rahmeti kesintisiz olandır. O'na iman ettik ve O'na tevekkül ettik. Artık kimin apaçık bir sapkınlık içinde olduğunu yakında bileceksiniz."
De ki: "Bizim Rabbimiz Rahman'dır. O'na inandık ve yalnız O'na güvendik. Yakında, kimin apaçık bir sapıklık içinde olduğunu bileceksiniz."
De ki: "O, Rahmân'dır. O'na inandık ve yalnızca O'na güvendik. Kimin apaçık bir şaşkınlık içinde olduğunu ileride bileceksiniz."
De ki: "O Rahman'dır; biz O'nu onayladık ve O'na güvendik. Kimin gerçekten tam bir sapıklık içinde olduğunu ileride öğreneceksiniz."
De ki: "O, rahmeti kesintisiz olandır. O'na iman ettik ve O'na tevekkül* ettik. Artık kimin apaçık bir sapkınlık içinde olduğunu yakında bileceksiniz."
De ki "İyiliği sonsuz olan O'dur; biz O'na inanıp güvendik ve O'nu kendimize vekil ettik. Açık bir sapıklık içinde olanın kim olduğunu yakında öğrenirsiniz."
De ki: "O, Bağışlayandır. O'na inandık ve O'na güvendik. Kimin apaçık bir sapkınlık içinde olduğunu, artık yakında öğreneceksiniz!"
De ki: "(İşte kurtaracak olan) O Rahman'dır! Biz O'na iman ettik ve O'na güvendik. (Size gelince): kimin apaçık bir sapıklıkta olduğunu günü gelince öğreneceksiniz.
De ki: "Rahman'dır O, O'na inandık biz ve yalnız O'na güvendik. Yakında bileceksiniz kimmiş apaçık sapıklığın içinde."
De ki: "O (Allah) Rahman olan (esirgeyen koruyan)dır; biz O'na iman ettik ve O'na tevekkül ettik. Artık siz kimin açık bir sapmışlık içinde olduğunu pek yakında bileceksiniz."
De ki: "O, öyle Rahman'dır, işte biz O'na iman ettik ve O'na dayanmaktayız. İleride sizler de kimin açık bir sapıklık içinde bulunduğunu bileceksiniz!"
De ki: "O, Rahman'dır; biz O'na iman ettik ve O'na güvendik; kimin açık bir sapıklıkta olduğunu zamanı geldiğinde anlayacaksınız."
De ki: "O, Rahman'dır. O'na iman ettik, yalnızca O'na tevekkül ettik. Siz, kimin apaçık bir sapıklık içinde olduğunu yakında öğreneceksiniz!"
De ki: O öyle Rahman, işte biz ona iyman ettik ve ona dayanmaktayız, ileride sizler de bileceksiniz ki o açık bir dalal içinde bulunan kim?
De ki: "O, çok merhametlidir. O'na inanmış, O'na dayanmışızdır. Yakında kimin apaçık bir sapıklık içinde olduğunu bileceksiniz."
De ki: "O (Tanrı) Rahman olandır; biz O'na inandık ve O'na tevekkül ettik. Artık siz kimin açık bir sapmışlık içinde olduğunu pek yakında bileceksiniz."
De ki: "(Sizi kendisine davet etdiğimiz) O (Zat-i ecelle ve a'la), rahmeti bütün yaratdıklarına şamil olan (Allah) dır ki biz Ona iman etdik ve ancak Ona güvenib dayandık. Artık apaçık bir sapıklık içinde bulunan kimmiş? İleride siz de bileceksiniz".
De ki: O, Rahman'dır. Biz, O'na inandık ve O'na tevekkül ettik. Kimin apaçık bir sapıklıkta olduğunu yakında bileceksiniz.
De ki: -Bizim kendisine iman ettiğimiz ve güvenip dayandığımız Rahman'dır. Kimin açık bir dalalette olduğunu yakında öğreneceksiniz.
De ki: "Sizi imana davet ettiğimiz İlah, Rahmandır. Biz O'na iman ettik. O'na dayandık. Kimin kesin bir yanlışlık içinde olduğunu yakında öğrenirsiniz."
De ki: "O, Rahman'dır; O'na hakikatimiz olarak iman ettik ve O'na tevekkül ettik! Kimin apaçık yanlış düşünce içinde olduğunu yakında bileceksiniz!"
De ki, 'O Rahman'dır; biz O'na inandık ve O'na güvendik. Kimin gerçekten tam bir sapıklık içinde olduğunu ileride öğreneceksiniz.'
De ki: "O, rahmeti kesintisiz olandır. O'na iman ettik ve O'na tevekkül* ettik. Artık kimin apaçık bir sapkınlık içinde olduğunu yakında bileceksiniz."
Say: "He is the Almighty; we believe in Him, and we put our trust in Him. You will come to find out who is clearly astray."
Say thou: “He is the Almighty. We believe in Him, and in Him we place our trust. And you will come to know who is in manifest error.”
Say: ‘He is the All-Merciful. We have iman in Him and trust in Him. You will soon know who is clearly misguided.’
Say, "He is the Most Gracious; we believe in Him, and we trust in Him. You will surely find out who is really far astray."
Say: "He is the Almighty; we believe in Him, and we put our trust in Him. You will come to find out who is clearly astray."
Say, "He is the Gracious; we acknowledge Him, and we put our trust in Him. You will come to find out who is clearly astray."