İnsanlar sana Sa'at'ten soruyorlar. De ki: "Onun bilgisi yalnızca Allah'ın yanındadır. Ne bilirsin belki de o Sa'at yaklaşmıştır.
İnsanlar sana kıyametin zamanını soruyorlar. De ki: "Onun bilgisi Allah katındadır. Nereden bileceksin, belki de zamanı çok yakındır."
İnsanlar sana o (Son) Saat'ten soruyorlar. De ki: "Onun bilgisi yalnızca Allah katındadır." Belki de o (Son) Saat çok yakın olacak. Onu sana bildirecek olan ne olabilir ki!*
Halk senden o anı soruyor. De ki: "Onun bilgisi ALLAH'ın katındadır; ne bilirsin, belki de o an yakındır."*
İnsanlar sana Sa'at'ten* soruyorlar. De ki: "Onun bilgisi yalnızca Allah'ın yanındadır. Ne bilirsin belki de o Sa'at yaklaşmıştır.
Sana kıyametin saatini soruyorlar; de ki: "Onun bilgisi sadece Allah katındadır; nerden bileceksin belki de kıyamet saati yakındır."
İnsanlar, sana, evrenlerin sonu hakkında soruyorlar; şunu söyle: "Onun bilgisi, ancak Allah'ın katındadır!" Ne biliyorsun; belki de evrenlerin sonu yakındır.
İnsanlar sana Son Saat hakkında soruyorlar. De ki: "Onun bilgisi sadece Allah katındadır. Sana kim bildirebilir ki: Son Saat belki yakındır, (belki de uzak)?
İnsanlar sana kıyametin saatinden soruyorlar. De ki: "Ona ilişkin bilgi Allah katındadır." Ne bilirsin, belki de o saat yakındır!
İnsanlar, sana kıyamet saatini sorarlar; de ki: "Onun bilgisi yalnızca Allah'ın katındadır." Ne bilirsin; belki kıyamet saati pek yakın da olabilir.
O insanlar, sana kıyamet saatini soruyorlar. De ki: "Onun ilmi ancak Allah'ın nezdindedir ve ne bilirsin belki de o kıyamet yakında olur."
İnsanlar sana Son Saat hakkında soracaklar. De ki: "Onun bilgisi Allah katındadır; senin bütün bildiğin ise, Son Saat'in yakın olduğudur!"
İnsanlar sana kıyametin vaktini soruyorlar. De ki: "Onun ilmi ancak Allah katındadır." Ne bilirsin, belki de kıyamet yakında gerçekleşir.
O nas sana saatten soruyor, de ki: onun ılmi Allahın nezdindedir ve ne bilirsin belki o saat yakında olur
İnsanlar sana O sa'atten soruyorlar. De ki: "Onun bilgisi Allah'ın yanındadır." Ne bilirsin belki o sa'at yakın olur?
İnsanlar, sana kıyamet saatini sorarlar, de ki: "Onun bilgisi yalnızca Tanrı'nın katındadır." Ne bilirsin; belki kıyamet saati pek yakın da olabilir.
İnsanlar sana o saati (n ne zaman kopacağını) sorarlar. De ki: "Onun ilmi ancak Allahın nezdindedir. Ne bilirsin, belki de o saat yakın (bir zamanda) olacakdır".
İnsanlar sana kıyametten sorarlar. De ki: Onun bilgisi ancak Allah katındadır. Ne bilirsin, belki de o saat yakında oluverir.
İnsanlar senden kıyamet vaktini soruyorlar. De ki: -Onun bilgisi Allah katındadır. Ne bilirsin belki vakti çok yakındır?
İnsanlar senden kıyamet saatini sorarlar. De ki: "Ona dair bilgi Allah'ın nezdindedir." Ne bilirsin belki de o saat yakındır!
İnsanlar sana o saatten (ölüm) sorarlar.. . De ki: "Onun ilmi ancak Allah indindedir". . . Sana bildiren nedir, belki o saat yakındır!
Halk senden Saat'i (dünyanın son saatini) soruyor. De ki, 'Onun bilgisi ALLAH'ın katındadır; ne bilirsin, belki de o Saat yakındır.'
İnsanlar sana Sa'at'ten* soruyorlar. De ki: "Onun bilgisi yalnızca Allah'ın yanındadır. Ne bilirsin belki de o Sa'at yaklaşmıştır.
The people ask you regarding the Hour. Say: "Its knowledge is with God. And for all that you know the Hour may be near!"
The people ask thee concerning the Hour. Say thou: “The knowledge thereof is but with God.” And what can make thee know that the Hour might be nigh?
People will ask you about the Last Hour. Say: ‘Only Allah has knowledge of it. What will make you understand? It may be that the Last Hour is very near.’
The people ask you about the Hour (end of the world). Say, "The knowledge thereof is only with GOD. For all that you know, the Hour may be close."
The people ask you regarding the Hour. Say: "Its knowledge is with God. And for all that you know the Hour may be near!"
The people ask you regarding the moment. Say, "Its knowledge is with God. For all that you know the moment may be near!"