Kendilerine apaçık belgeler geldikten sonra, ayrılığa düşüp parçalanan kimseler gibi olmayın. Onlar için büyük bir azap vardır.
Hakikatin bütün kanıtları kendilerine geldikten sonra ihtilafa düşüp parçalananlar gibi olmayınız. İşte bunlar için feci bir azap vardır.
Kendilerine apaçık deliller geldikten sonra ayrılığa düşüp parçalananlar gibi olmayın! İşte onlar için büyük bir azap vardır.
Kendilerine apaçık deliller geldikten sonra ayrılık ve anlaşmazlığa düşenler gibi olmayınız. Onlar için büyük bir azap var.
Kendilerine apaçık belgeler geldikten sonra, ayrılığa düşüp parçalanan kimseler gibi olmayın. Onlar için büyük bir azap vardır.
Kendilerine açık ayetler geldikten sonra onlardan uzakta kalan ve ihtilaf çıkaranlar gibi olmayın. Onları bekleyen büyük bir azap vardır.
Kendilerine açık kanıtlar geldikten sonra, uyuşmazlığa düşüp, ayrılığa sürüklenenler gibi olmayın. İşte onlar için, büyük bir ceza vardır.
Kendilerine hakikatin apaçık belgeleri geldikten sonra parçalanıp birbirine düşen kimseler gibi olmayın; işte bunlar için korkunç bir azap vardır;
Kendilerine açık-seçik kanıtlar geldikten sonra, çekişmeye girip fırkalar halinde parçalananlar gibi olmayın. Böyle olanlar için çok büyük bir azap vardır.
Kendilerine apaçık belgeler geldikten sonra, parçalanıp ayrılan ve anlaşmazlığa düşenler gibi olmayın. İşte onlar için büyük bir azab vardır.
Sakın kendilerine açık deliller geldikten sonra ayrılık çıkarıp anlaşmazlığa düşenler gibi olmayın! Onlara büyük bir azap vardır.
Hakikatin bütün kanıtları kendilerine geldikten sonra karşıt görüşlere kapılıp parçalananlar gibi olmayın; işte bunlar için feci bir azap vardır,
Kendilerine apaçık deliller geldikten sonra parçalanıp ayrılığa düşenler gibi olmayın. İşte onlar için büyük bir azap vardır.
Ve şunlar: Şu kendilerine beyyineler geldikten sonra ayrılık çıkarıb ihtilaf edenler gibi olmayın, onlar için büyük bir azab var
Kendilerine açık deliller geldikten sonra bölünüp ihtilaf edenler gibi olmayın. İşte onlar (evet) onlar için büyük bir azab vardır.
Kendilerine apaçık belgeler geldikten sonra parçalanıp ayrılan ve anlaşmazlığa düşenler gibi olmayın. İşte onlar için büyük bir azab vardır.
Siz kendilerine apaçık deliller, ayetler geldikten sonra parçalanıb ayrılanlar, ihtilafa düşenler gibi olmayın: işte onlar (ın haali): En büyük azab onlarındır.
Kendilerine apaçık deliller geldikten sonra, parçalanıp ihtilafa düşenler gibi olmayın. İşte onlara büyük bir azab vardır.
(105-106). Kendilerine apaçık belgeler geldikten sonra ihtilafa düşerek parçalananlar gibi olmayın. Bir takım yüzlerin parladığı ve bir takım yüzlerin de karardığı günde onlar için büyük bir azap vardır. Yüzleri kararanlara: -İmanınızdan sonra kafir mi oldunuz, öyleyse, kafir olduğunuz için tadın azabı (denir).
Kendilerine kesin delillerin gelmesinden sonra bölünüp ihtilafa düşenler gibi olmayın. Onlar için büyük bir azap vardır.
Kendilerine apaçık deliller geldikten sonra parçalanıp ayrılığa düşenler gibi olmayın. İşte bunlar için aziym azap vardır.
Kendilerine apaçık deliller geldikten sonra ayrılık ve anlaşmazlığa düşenler gibi olmayınız. Onlar için büyük bir azap var
Kendilerine apaçık belgeler geldikten sonra, ayrılığa düşüp parçalanan kimseler gibi olmayın. Onlar için büyük bir azap vardır.
And do not be like those who separated and differed after the clarity had come to them. And for them is a painful retribution.
And be not like those who became divided, and disputed after the clear signs had came to them; and it is they who have a great punishment.
Do not be like those who split up and differed after the Clear Signs came to them. They will have a terrible punishment
Do not be like those who became divided and disputed, despite the clear proofs that were given to them. For these have incurred a terrible retribution.
And do not be like those who separated and differed after the clarity had come to them. And for them is a painful retribution.
Do not be like those who separated and differed after the proof had come to them. For them is a painful retribution.