Onlar, sabreden ve Rabb'lerine tevekkül edenlerdir.
Onlar, sabreden ve yalnız Rabblerine güvenip dayanan kimselerdir.
(Ödülü hak edenler) sadece Rablerine güvenerek sabredenlerdir.*
Onlar ki direndiler ve Efendi'lerine güvendiler.
Onlar, sabreden ve Rabb'lerine tevekkül* edenlerdir.
Onlar sabredenler ve her konuda Sahiplerine güvenenlerdir.
Onlar, dirençli olanlar ve Efendilerine güvenenlerdir.
Onlar ki, sıkıntılara karşı göğüs gerdiler ve hep Rablerine güvendiler!
Onlar ki sabrettiler ve yalnız Rablerine dayanıp güvenmektedirler.
Ki onlar, sabredenler ve Rablerine tevekkül edenlerdir.
Ki, sabretmişlerdir ve yalnız Rablerine dayanırlar.
Sıkıntılara karşı sabırlı olanlara ve yalnız Rablerine güvenenlere!
Onlar, sabreden ve yalnız Rablerine tevekkül eden kimselerdir.
Ki sabretmişlerdir ve yalnız rablarına dayanırlar
Onlar ki sabrettiler ve Rabblerine dayanmaktadırlar
Ki onlar, sabredenler ve rablerine tevekkül edenlerdir.
ki onlar sabır (ve sebat) etmişlerdir ve yalınız Rablerine güvenib dayanmakdadırlar.
Onlar ki; sabrederler ve Rabblarına tevekkül ederler.
Ki onlar, sabrettiler ve Rab'lerine dayanmaktadırlar.
Onlar, sabreden ve yalnız Rab'lerine dayanıp güvenen müminlerdir.
Onlar ki sabrediyorlar ve Rablerine tevekkül ediyorlar (nefslerinin hakikatindeki El Vekiyl isminin özelliğine iman edip işlevine güveniyorlar)!
Onlar ki direndiler ve Rab'lerine güvendiler.
Onlar, sabreden* ve Rabb'lerine tevekkül* edenlerdir.
They are the ones who were patient, and put their trust in their Lord.
Those who are patient, and in their Lord place their trust.
those who are steadfast and put their trust in their Lord.
They are the ones who steadfastly persevere, and trust in their Lord.
They are the ones who were patient, and put their trust in their Lord.
They are the ones who were patient, and put their trust in their Lord.