Bilakis! Rabb'i onu çok iyi görüyordu.
-Çünkü o, hiçbir zaman Rabbine dönmeyeceğini sandı. Oysa gerçekten Rabbi onu görüyordu.
Hayır! Şüphesiz ki Rabbi onu görendir.
Doğrusu, Efendisi onu görmektedir.
Bilakis! Rabb'i onu çok iyi görüyordu.
Ama katmalıydı. Çünkü Rabbi onu hep görüyordu.
Hayır, öyle değil! Aslında, Efendisi, onu görüyordu.
evet öyleydi, ama Rabbi onu sürekli gözetliyordu.
Hayır! Rabbi onu iyice görmekteydi.
Hayır; gerçekten Rabbi, kendisini çok iyi görendi.
Hayır, çünkü Rabbi, onu gözetiyordu.
Evet, öyle! Halbuki Rabbi, onda olan her şeyi görmekteydi!
Hayır! Sandığı gibi değil! Şüphesiz Rabbi onu görüyordu.
Hayır, çünkü rabbı onu gözetiyordu
Hayır, Rabbi O'nu görmekte idi.
Hayır; gerçekten rabbi, kendisini çok iyi görendi.
Hayır (o, Rabbine dönecekdi). Çünkü Rabbi onu çok iyi görendi.
Hayır; muhakkak Rabbı, onu görmekteydi.
Elbette dönecekti! Çünkü Rabbin onu gözlüyordu.
Hayır! O Rabbine dönecek! Zira Rabbi, devamlı surette onun yaptıklarını görüyor, tek tek kontrol ediyordu. (Bu kontrolün de elbette böyle bir neticesi olacaktı.)
Hayır! Muhakkak ki onun Rabbi, onda Basıyr idi!
Doğrusu, Rabbi onu görmektedir.
Bilakis! Rabb'i onu çok iyi görüyordu.
No, He is ever seeing of him.
Verily, his Lord saw him.
But in fact his Lord was always watching him!
Yes indeed, his Lord was Seer of him.
No,He is ever seeing of him.
No, He is ever seeing of him.