De ki: "Ona ister inanın ister inanmayın; daha önce kendilerine ilim verilenler, o, onlara okunduğu zamanlar, çeneleri üzerine secdeye kapanırlar."
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | kul | de ki | قول |
2 | aminu | siz inanın | امن |
3 | bihi | ona | |
4 | ev | veya | |
5 | la | ||
6 | tu'minu | inanmayın | امن |
7 | inne | şüphesiz | |
8 | ellezine | kimselere | |
9 | utu | verilen(ler) | اتي |
10 | l-ilme | bilgi | علم |
11 | min | ||
12 | kablihi | daha önce | قبل |
13 | iza | zaman | |
14 | yutla | okunduğu | تلو |
15 | aleyhim | kendilerine | |
16 | yehirrune | onlar derhal kapanırlar | خرر |
17 | lilezkani | çeneleri üstüne | ذقن |
18 | succeden | secdeye | سجد |
De ki: "Kur'an'a ister inanın, ister inanmayın; şu bir gerçek ki, bundan önce kendilerine ilim verilenlere okunduğunda, derhal yüz üstü secdeye kapanırlar."
De ki: "Siz ona ister inanın, ister inanmayın! Şüphesiz ki daha önce kendilerine ilim verilenlere (Kur'an) okununca yüz üstü secdeye kapanırlar.
De ki: "Onu ister onaylayın, ister onaylamayın!" Daha önce kendilerine bilgi verilmiş olanlara okunduğu zaman secde ederek yüzüstü kapanırlar.*
De ki: "Ona ister inanın ister inanmayın; daha önce kendilerine ilim verilenler*, o, onlara okunduğu zamanlar, çeneleri üzerine secdeye* kapanırlar."
De ki "Siz ona ister inanın, ister inanmayın. Daha önce kendilerine bu konuda bilgi verilmiş olanlara Kur'an okunduğu zaman çenelerinin üstüne kapanıp secde ederler.
De ki: "Ona, ister inanın ister inanmayın; daha önce kendilerine bilgi verilmiş olanlara okunduğunda, çenelerinin üstüne secdeye kapanırlar!"
(Artık) de ki: "Ona ister inanın, ister inanmayın!" Gerçek şu ki, daha önceden bilgi ve bilginin amacını kavrama yeteneğiyle donatılmış olanlar, kendilerine (ayetlerimiz) okunduğu zaman, derhal yüzleri üzerine yere kapanırlar
De ki: "İster inanın ona, ister inanmayın. O, kendilerine daha önce ilim verilmiş olanlara okunduğunda, onlar, çeneleri üstü secdelere kapanıyorlar."
De ki: "İster ona inanın, ister inanmayın: O, daha önce kendilerine ilim verilenlere okunduğu zaman, çenelerinin üstüne kapanarak secde ederler."
De ki: "İster ona inanın, ister inanmayın; zira bundan önce kendilerine bilgi verilmiş olanlara okununca çeneleri üstü secdelere kapanıyorlar ve diyorlar ki:
De ki: "Ona ister inanın, ister inanmayın". Kendilerine önceden doğru bilgi ve kavrayış yeteneği verilmiş olanlara bu (ilahi metin) okunduğu zaman, hemen yüzleri üzerine yere kapanır,
De ki: "Ona ister inanın, ister inanmayın. Şüphesiz, daha önce kendilerine ilim verilenler, Kur'an kendilerine okunduğunda derhal yüzüstü secdeye kapanırlar."
De ki; ister inanın ona ister inanmayın, çünkü bundan evvel ılim verilmiş olanlar kendilerine tilavet olununca çeneleri üstü secdelere kapanıyorlar
De ki: "Siz ister ona inanın, ister inanmayın, O, daha önce kendilerine bilgi verilenlere okunduğu zaman onlar, derhal çeneleri üstüne secdeye kapanırlar."
De ki: "İster ona inanın, ister inanmayın. O, daha önce kendilerine ilim verilenlere okunduğu zaman, çenelerinin üstüne kapanarak secde ederler."
De ki: "Ona ister iman edin, ister iman etmeyin. Çünkü bundan evvel ilim verilmiş olanlar bile kendilerine karşı o tilavet olununca çenelerinin üstüne (yüzü koyun) kapanarak secde ediyorlar".
De ki: Ona ister inanın, ister inanmayın, muhakkak ki ondan önce kendilerine bilgi verilenlere, o okunduğu zaman, yüzleri üstü secdeye kapanırlar.
De ki: -İster iman edin; ister iman etmeyin. Daha önce kendilerine ilim verilenlere o okunduğu zaman ağız üstü secdeye kapanırlar.
De ki: "İster inanın ona, ister inanmayın. Şu bir gerçektir ki daha önce kendilerine ilim verilenlere Kur'an okununca derhal yüzüstü secdeye kapanırlar."
De ki: "İster iman edin Ona, ister iman etmeyin! Ondan önce kendilerine ilim verilmiş olanlara gelince, (Kur'an) onlara okunulduğu zaman, saygıyla yere kapanırlar. " (107. ayet secde ayetidir. )
De ki: 'Ona ister inanın, ister inanmayın!' Daha önce kendilerine bilgi verilmiş olanlara okunduğu zaman secde ederek yüz üstü kapanırlar
De ki: "Ona ister inanın, ister inanmayın; daha önce kendilerine ilim verilenler*, o, onlara okunduğu zamanlar, secde edenler* olarak çeneleri üzerine kapanırlar.
Say: "Believe in it or do not believe in it. Those who have been given the knowledge before it, when it is recited to them, they fall to their chins prostrating."
Say thou: “Believe in it, or believe not”; those given knowledge before it, when it is recited to them, they fall on their faces in submission,
Say: ‘Have iman in it or do not have iman in it. ’ Certainly, when it is recited to them, those who were given knowledge before it fall on their faces in prostration,
Proclaim, "Believe in it, or do not believe in it." Those who possess knowledge from the previous scriptures, when it is recited to them, they fall down to their chins, prostrating.
Say: "Believe in it or do not believe in it. Those who have been given the knowledge before it, when it is recited to them, they fall to their chins prostrating."
Say, "Acknowledge it or do not acknowledge. Those who have been given the knowledge before it, when it is recited to them, they fall to their chins prostrating.