"Umarız ki, Rabb'imiz bize onun yerine daha hayırlısını verir. Ümitle Rabb'imize yöneliyoruz."
- Onlar, "Ey Rabbimiz! Seni noksan sıfatlardan uzak tutarız. Gerçekten biz, kendimize yazık ettik" dediler. Birbirlerini suçlamaya başladılar. Sonra şöyle dediler: "Yazıklar olsun bize, biz azgın kimseleriz. Belki Rabbimiz bize bundan daha iyisini verir. Biz de ümitle O'na yöneleceğiz."
Belki Rabbimiz bize (yok olan bahçemizin) yerine daha iyisini verir. Şüphesiz ki biz (artık) sadece Rabbimize yönelenleriz."
"Belki Efendimiz bize daha iyisini verir. Biz Efendimize dönüyoruz."
"Umarız ki, Rabb'imiz bize onun yerine daha hayırlısını verir. Ümitle Rabb'imize yöneliyoruz."
Rabbimizin, bunun yerine daha iyisini vermesini bekleriz. Rabbimizin bol ikramını umarız." dediler.
"Efendimiz, belki onun yerine daha iyisini verir!" "Aslında, biz, Efendimize yönelir; O'ndan umut ederiz!"
Belki Rabbimiz, onun yerine bize daha iyisini verir: Artık bizim rağbetimiz Rabbimizedir."
"Umarız, Rabbimiz bize onun yerine daha hayırlısını verir. Biz de her şeyimizle Rabbimize yöneliriz."
"Belki Rabbimiz, onun yerine daha hayırlısını verir; şüphesiz biz, yalnızca Rabbimize rağbet eden kimseleriz."
Ola ki, Rabbimiz bize onun yerine daha hayırlısını verir; gerçekten biz bütün ümidimizi Rabbimize çeviriyoruz." diye.
(Ama) belki Rabbimiz yerine daha iyisini bize bağışlayacak. Biz de ümitle O'na yöneleceğiz!"
"Umulur ki, Rabbimiz bize bunun yerine daha iyisini verir. Çünkü biz artık Rabbimizi arzulayanlarız."
Ola ki rabbımız bize onun yerine daha hayırlısını vere, her halde biz bütün rağbetimizi rabbımıza çeviriyoruz
"Belki Rabbimiz, bize onun yerine ondan daha iyisini verir. Biz Rabbimize yönelir, O'ndan umarız."
"Belki rabbimiz, onun yerine daha hayırlısını verir; şüphesiz biz, yalnızca rabbimize rağbet eden kimseleriz."
"(Eh) Rabbimizin bize, bunun yerine, ondan daha hayırlısını vermesi me'müldür. Biz (bütün dilek ve isteklerimizi artık) gerçekden Rabbimize çevirenleriz".
Belki Rabbımız bize bundan daha iyisini verir. Doğrusu biz; artık Rabbımızdan dilemekteyiz.
Belki Rabbimiz bize bundan daha iyisini verir. Biz, ancak Rabbimiz'den dilemekteyiz.
Olur ki Rabbimiz bize onun yerine daha hayırlısını verir. Biz Rabbimizin rahmetini arzu ediyor, O'na dönüyoruz."
"Umulur ki Rabbimiz onun yerine ondan daha hayırlısını verir! Muhakkak ki biz (artık) Rabbimize yönelenleriz. "
'Belki Rabbimiz bize daha iyisini verir. Biz Rabbimize dönüyoruz.'
"Umarız ki, Rabb'imiz bize onun yerine daha hayırlısını verir. Ümitle Rabb'imize yöneliyoruz."
"Perhaps our Lord will grant us better than it. We repent to our Lord."
“It may be that our Lord will give us in exchange better than it; to our Lord do we turn in hope.”
Maybe our Lord will give us something better than it in exchange. We entreat our Lord.’
"May our Lord grant us a better one. We repent to our Lord."
"Perhaps our Lord will grant us better than it. We repent to our Lord."
"Perhaps our Lord will grant us better than it. We repent to our Lord."