"Kim bir kötülük yaparsa, ona yaptığının karşılığından fazlasıyla karşılık verilmez. Erkek veya kadın, her kim Mü'min olarak salih olanı yaparsa, işte onlar hesapsız şekilde rızıklanmak üzere Cennet'e girerler."
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | men | kim | |
2 | amile | yaparsa | عمل |
3 | seyyieten | bir kötülük | سوا |
4 | fela | ||
5 | yucza | cezalandırılmaz | جزي |
6 | illa | başkasıyla | |
7 | misleha | onun mislinden | مثل |
8 | ve men | ve her kim | |
9 | amile | yaparsa | عمل |
10 | salihen | faydalı bir iş | صلح |
11 | min | -ten | |
12 | zekerin | erkek- | ذكر |
13 | ev | veya | |
14 | unsa | kadın(dan) | انث |
15 | vehuve | ve o | |
16 | mu'minun | inanarak | امن |
17 | feulaike | işte onlar | |
18 | yedhulune | girerler | دخل |
19 | l-cennete | cennete | جنن |
20 | yurzekune | kendilerine rızık verilir | رزق |
21 | fiha | orada | |
22 | bigayri | olmaksızın | غير |
23 | hisabin | hesabı | حسب |
"Kim bir kötülük işlerse, ona denk bir ceza görür. Kadın veya erkeklerden kim mümin olarak yararlı bir iş yaparsa, işte onlar cennete girecekler; orada onlara hesapsız rızık verilecektir."
Kim herhangi bir kötülük işlerse, kendisine sadece o kadar karşılık verilecektir. Erkek veya kadın kim mümin olarak iyi iş yaparsa işte onlar cennete gireceklerdir; orada kendilerine hesapsız rızık verilecektir.
Kim kötülük işlerse kendisine ancak onun kadar bir ceza verilir. Erkek veya kadın kim gerçeği onaylamış olarak erdemli işler yaparsa onlar bahçeye girerler ve orada hesapsız olarak nimetlenirler.
"Kim bir kötülük yaparsa, ona yaptığının karşılığından fazlasıyla karşılık verilmez. Erkek veya kadın, her kim Mü'min olarak salih olanı yaparsa, işte onlar hesapsız şekilde rızıklanmak üzere Cennet'e girerler."
Kim bir kötülük yaparsa ona sadece yaptığının dengi bir karşılık verilir. Erkek olsun, kadın olsun, kim mümin olarak iyi iş yaparsa işte onlar cennete girer, orada onlara hesapsız rızık verilir.
Kim bir kötülük yaparsa, tıpkısından başkasıyla cezalandırılmaz. Erkek veya kadın, kim inanmış olarak erdemli edimler yaparsa; işte onlar, cennete girecekler ve orada hesapsız geçimlik verilecektir.
Kim bir kötülük işlerse, sadece yaptığı kadarıyla cezalandırılır; ama kim de imanlı olarak güzel davranış sergilerse, -erkek ya da kadın fark etmez- işte bu gibiler cennete girecek ve orada haddi hesabı olmayan nimetler ikram edilecektir."
"Kötü bir iş yapan, sadece yaptığı kadarıyla cezalandırılır. Erkek ve kadından mümin olarak iyi bir iş yapana gelince, işte böyleleri cennete girerler ve orada hesapsız bir biçimde rızıklandırılırlar."
"Kim bir kötülük işlerse, kendi mislinden başkasıyla ceza görmez; kim de -erkek olsun, dişi olsun- bir mü'min olarak salih bir amelde bulunursa, işte onlar, içinde hesapsız olarak rızıklandırılmak üzere cennete girerler."
Her kim bir kötülük yaparsa, ona onun gibi kötülükten başka karşılık olmaz. Gerek erkek gerek dişi her kim de mü'min olarak iyi bir iş işlerse, işte onlar cennete girerler, orada kendilerine hesapsız rızık verilir.
(Orada,) kim bir kötülük yapmışsa sadece yaptığı kadarıyla cezalandırılacaktır; kim de, ister erkek ister kadın olsun, iman edip doğru ve yararlı işler yapmışsa cennete girecek ve orada kendisine hesapsız nimetler verilecektir!
"Kim bir kötülük yaparsa, ancak onun kadar ceza görür. Kadın veya erkek, kim, mü'min olarak salih bir amel işlerse, işte onlar cennete girecek ve orada hesapsız olarak rızıklandırılacaklardır."
Her kim bir kötülük yaparsa ona onun gibi kötülükten başka karşılık olmaz, gerek erkekten, gerek dişi her kim de mü'min olarak iyi bir iş işlerse işte onlar Cennete girerler, orada hisabsız merzuk olurlar
"Kim bir kötülük yaparsa sadece onun (yaptığı kötülük) kadar cezalanır, ama erkek ve kadından her kim inanarak faydalı bir iş yaparsa onlar cennete girerler ve orada kendilerine hesapsız rızık verilir."
"Kim bir kötülük işlerse, kendi mislinden başkasıyla ceza görmez; kim de -erkek olsun, dişi olsun- Bir inançlı olarak salih bir amelde bulunursa, işte onlar, içinde hesapsız olarak rızıklandırılmak üzere cennete girerler."
"Kim bir kötülük işlerse onun bunun benzerinden başkasıyle karşılık yapılmaz. Kim de — erkek olsun, kadın olsun, (fakat) o mü'min olarak — iyi amel (ve hareket) de bulunursa işte onlar, kinde hesabsız rızıklara kavuşdurulmak üzere, cenete girerler".
Kim, bir kötülük işlerse; ancak onun benzerleriyle ceza görür. Kadın veya erkek her kim de inanarak salih amel işlerse; işte onlar, cennete girerler ve orada hesapsız şekilde rızıklanırlar.
Kötülük yapan kimse onun benzerinden başkasıyla cezalandırılmaz. Erkek olsun, kadın olsun kim mü'min olarak iyilik yaparsa, işte onlar da cennete girerler ve orada hesapsız olarak rızıklandırılırlar.
"Kim bir kötülük işlerse, sadece o kadar cezalandırılır. Ama, mümin olarak, ister erkek ister kadın, kim makbul ve güzel bir iş yaparsa, işte onlar cennete girer ve orada hesapsız nimetlere nail olurlar."
"Kim bir kötülük yaparsa, ancak onun misli ile cezalanır! Erkek veya kadın, imanlı olarak kim imanın gereğini uygularsa, işte onlar cennete dahil olurlar.. . O yaşamda, türlü sınırsız yaşam gıdasıyla beslenirler!"
Kim kötülük işlerse kendisine ancak onun kadar bir ceza verilir. Erkek veya kadın kim inançlı olarak erdemli işler yaparsa onlar cennete girerler ve orada hesapsız olarak nimetlenirler.
Kim bir kötülük yaparsa, ona yaptığının karşılığından fazlasıyla karşılık verilmez. Erkek veya kadın, her kim mü'min olarak salihi yaparsa, işte onlar hesapsız şekilde rızıklanmak üzere Cennet'e girerler.
"Whosoever does an evil deed, he will not be requited except for its equivalent, and whosoever does good, whether male or female and is a believer, then those will be admitted to Paradise, where they will receive provision without limit. "
“Whoso does evil will not be rewarded save with the like thereof; and whoso works righteousness — whether male or female — and is a believer: those enter the Garden, wherein they are given provision without reckoning.
Whoever does an evil act will only be repaid with its equivalent. But whoever acts rightly, male or female, being a mumin, such a person will enter the Garden, provided for in it without any reckoning.
Whoever commits a sin is requited for just that, and whoever works righteousness - male or female - while believing, these will enter Paradise wherein they receive provisions without any limits.
"Whoever does a sin, will not be requited except for its equivalent, and whoever does good, whether male or female, and is a believer, then those will be admitted to the Paradise, where they will receive provision without reckoning."
"Whosoever does an evil deed, he will not be requited except for its equivalent, and whosoever does good, whether male or female and is an acknowledger, so those will be admitted to Paradise, where they will receive provision without limit."