Mus'tezaflar, büyüklük taslayanlara: "Hayır! Gece gündüz kurduğunuz tuzaklarla bize, Allah'ı yalanlamamızı, O'na birtakım eşler koşmamızı öneriyordunuz." dediler. Azabı gördükleri zaman, için için pişman olacaklar. Kafirlerin boyunlarına demir halkalar geçiririz. Onlar, yalnızca yapmış oldukları şeylerin karşılığını görecekler.
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | ve kale | ve dedi(ler) | قول |
2 | ellezine | kimseler | |
3 | stud'ifu | zayıf düşürülen(ler) | ضعف |
4 | lillezine | kimselere | |
5 | stekberu | büyüklük taslayan(lara) | كبر |
6 | bel | hayır | |
7 | mekru | hileler (kuruyordunuz) | مكر |
8 | l-leyli | gece | ليل |
9 | ve nnehari | ve gündüz | نهر |
10 | iz | ||
11 | te'murunena | bize emrediyordunuz | امر |
12 | en | ||
13 | nekfura | inkar etmemizi | كفر |
14 | billahi | Allah'ı | |
15 | ve nec'ale | ve koşmamızı | جعل |
16 | lehu | O'na | |
17 | endaden | eşler | ندد |
18 | veeserru | ve içlerinde gizlediler | سرر |
19 | n-nedamete | pişmanlıklarını | ندم |
20 | lemma | ||
21 | raevu | gördüklerinde | راي |
22 | l-azabe | azabı | عذب |
23 | ve cealna | biz de geçirdik | جعل |
24 | l-eglale | demir halkalar | غلل |
25 | fi | ||
26 | ea'naki | boyunlarına | عنق |
27 | ellezine | kimselerin | |
28 | keferu | inkar eden(ler) | كفر |
29 | hel | mı? | |
30 | yuczevne | cezalandırılacaklar | جزي |
31 | illa | başkasıyla | |
32 | ma | şeylerden | |
33 | kanu | oldukları | كون |
34 | yea'melune | yapıyor(lar) | عمل |
Güçsüz durumda olanlar, büyüklük taslayanlara, "Hayır! Sizingece gündüz tuzak kurmanız bizi bu hale düşürdü. Çünkü bize, Allah'ı inkar etmemizi, O'na ortaklar koşmamızı emrediyordunuz" diyecekler ve azabı gördüklerinde, pişmanlıklarını içlerinde gizleyecekler. Biz de inkar edenlerin boyunlarına halkalar geçireceğiz. Onlar sadece yaptıklarının karşılığını görecekler.
Zayıf bırakılanlar kibirlenenlere "Hayır! (İşiniz gücünüz) gece gündüz tuzak kurmaktı. Çünkü siz daima Allah'ı inkâr etmemizi, O'na ortaklar koşmamızı bize emrederdiniz!" diyeceklerdir. Azabı gördüklerinde pişmanlık(larını içinde) gizlemiş olacaklardır. Biz de o kâfir olanların boyunlarına demir halkalar takacağız. Onlar yaptıklarından başka (bir şeyle) mi cezalandırılacaklar ki!
Güçsüzleştirilenler, büyüklenenlere, "Asıl sizdiniz. Bizim ALLAH'a karşı nankörlük göstermemiz ve O'na ortaklar koşmamız için gece gündüz planlar kuruyordunuz." Azabı gördüklerinde içlerinde pişmanlık duyarlar. İnkarcıların boyunlarına prangalar vurmuşuzdur. Yalnız yaptıklarının karşılığını almıyorlar mı?
Mus'tezaflar, büyüklük taslayanlara: "Hayır! Gece gündüz kurduğunuz tuzaklarla bize, Allah'ı yalanlamamızı, O'na birtakım eşler koşmamızı öneriyordunuz." dediler. Azabı gördükleri zaman, için için pişman olacaklar. Kafirlerin boyunlarına demir halkalar geçiririz. Onlar, yalnızca yapmış oldukları şeylerin karşılığını görecekler.
Etkisizleştirilmiş olanlar büyüklük taslayanlara; "Hayır sizler, gece gündüz hile kuruyor, Allah'ı görmezlikten gelmemizi ve ona ortaklar koşmamızı emrediyordunuz" derler. Boyunlarına taktığımız demir halkalar içinde o azabı görünce de pişmanlıklarını içlerine atarlar. Teslim oldukları ceza yaptıklarının karşılığından başka nedir ki?
Güçsüz olanlar, büyüklük taslayanlara, şöyle derler: "Hayır! Gece-gündüz düzenbazlık yaparak, Allah'a nankörlük etmemize ve O'na ortaklar koşmamıza yönlendiriyordunuz!" Cezayı görünce de pişmanlığı içlerinde duyacaklardır. Çünkü nankörlük edenlerin boyunlarına halkalar geçireceğiz. Yaptıklarından başka bir şeyle mi cezalandırılacaklardı?
Bu kez zayıf bırakılanlar büyüklük taslayanlara "Hayır" diye itiraz edecekler, "(İşiniz gücünüz) gece gündüz dolap çevirmek! Hatırlasanıza bir; bize Allah'a yabancılaşmamızı ve O'na eşdeğer rakip güçler tanımamızı dayatıyordunuz!" Derken onların tümü de asıl pişmanlığı, kendilerini bekleyen azabı görünce yüreklerinin en derinlerinde yaşayacaklar; zira Biz inkarda ısrar edenlerin boyunlarına halkalar geçireceğiz: hem yaptıklarının bunun dışında bir karşılığı mı var?
Bu kez, basit görülüp horlananlar büyüklük taslayanlara şöyle derler: "Hayır, öyle değil!" İşiniz gece gündüz düzenbazlıktı. Siz bize Allah'a nankörlük etmemizi, O'na eşler, ortaklar tutmamızı emrediyordunuz." Nihayet, azabı gördüklerinde, pişmanlığı içlerine gömerler. Biz ise inkarcıların boyunlarına bukağıları vurmuşuzdur. Yapıp ettiklerinden başka, neyin karşılığını görüyorlar ki!...
Za'fa uğratılanlar da büyüklük taslayanlara: "Hayır, siz gece ve gündüz hileli düzenler (kurup) bizim Allah'ı inkar etmemizi ve O'na eşler koşmamızı bize emrediyordunuz" dediler. Azabı gördüklerinde pişmanlıklarını saklarlar; biz de inkar edenlerin boyunlarına halkalar geçirdik. Onlar, yaptıklarından başkasıyla mı cezalandırılacaklardı?
O zayıf düşürülenler de büyüklük taslayanlara: "Hayır işiniz gece gündüz dolap (çevirmekti); çünkü sizler, bizlere hep Allah'a küfretmemizi ve ona eşler koşmamızı emrediyordunuz." derler ve böyle atışırlarken, azabı gördükleri zaman, içlerinden pişmanlık duymaktadırlar. Biz de o küfredenlerin boyunlarına tomrukları geçirmişizdir de yalnızca yaptıklarının cezasını çekiyorlardır.
Ama güçsüzler, küstahça büyüklük taslayanlara: "Hayır!" diyecekler. "(Bizi ondan alıkoyan, sizin) gece gündüz (Allah'ın mesajlarına karşı) yanlış ve yanıltıcı itirazlar geliştirmenizdi; (tıpkı) Allah'ı tanımamaya ve O'na rakip güçler bulunduğuna bizi ikna ettiğiniz (gibi)!" diyeceklerdir. Ve onlar (kendilerini bekleyen) azabı görünce (derin) pişmanlıklarını ifade etmeye imkan bulamayacaklar; çünkü biz hakikati inkara şartlanmış olanların boyunlarına halkalar geçireceğiz. Bu, yaptıklarının (adil) bir karşılığı değil midir?
Zayıf ve güçsüz görülenler, büyüklük taslayanlara, "Hayır, bizi hidayetten saptıran gece ve gündüz kurduğunuz tuzaklardır. Çünkü siz bize Allah'ı inkar etmemizi ve O'na eşler koşmamızı emrediyordunuz" derler. Azabı görünce de içten içe pişmanlık duyarlar. Biz de inkar edenlerin boyunlarına demir halkalar geçiririz. Onlar ancak yapmakta olduklarının cezasını göreceklerdir.
O zebun edilenler de o büyüklük taslayanlara demektedir: hayır işiniz gece gündüz dolap, çünkü sizler bizlere hep Allaha küfretmemizi ve ona menendler koşmamızı emrediyordunuz ve böyle atışırlarken hepsi azabı gördükleri o demde içlerinden pişmanlık getirmektedirler, tomrukları geçirmişizdir de boyunlarına hep o küfredenlerin, sade yaptıklarının cezasını çekiyorlardır.
Zayıf düşürülenler büyüklük taslayanlara: "Hayır, gece gündüz dolap (kurar, kötülük aşılardınız) Allah'a nankörlük etmemizi, O'na eşler koşmamızı bize emrederdiniz." dediler. Ve azabı gördüklerinde, içlerinde pişmanlıklarını gizlediler. Biz de o nankörlerin boyunlarına demir halkalar geçirdik. Yalnız yaptıklarıyle cezalanmıyorlar mı?
Za'fa uğatılanlar da büyüklük taslayanlara: "Hayır, siz gece ve gündüz hileli düzenler (kurup) bizim Tanrı'ya küfretmemizi ve O'na eşler koşmamızı bize buyuruyordunuz" dediler. Azabı gördüklerinde pişmanlıklarını saklarlar. Biz de küfredenlerin boyunlarına halkalar geçirdik. Onlar yaptıklarından başkasıyla mı cezalandırılacaklardı?
Zaif tanıtanlar da o büyüklük taslayanlara: "Hayır, derler, gece gündüz (işiniz) hıylekarlıkdı. Çünkü siz bize Allaha küfretmemizi, Ona benzerler (ortaklar) tanımamızı emrediyordunuz". Bunlar azabı görünce (hepsi) peşimanlıklarını (derdlerini) içlerine atarlar. Biz de o küfredenlerin boyunlarına (ateş) tomrukları (nı) takarız. Yapmakda olduklarının başkasıyle mi cezalandırılacaklardı ya?
Güçsüz sayılanlar da, büyüklük taslayanlara dediler ki: Haydi, gece ve gündüzün (işiniz) hilekarlıktı. Hani siz, bizim Allah'a küfretmemizi ve O'na eşler koşmamızı emrediyordunuz. Azabı gördüklerinde ettiklerine içleri yandı. Ve küfretmiş olanların boyunlarına demir halkalar vurduk. Yapmakta olduklarından başkasıyla mı, cezalandırılacaklardı.
Sömürülenler de büyüklenenlere: -Aksine, siz gece gündüz plan kurup, bize Allah'a nankörlüğü ve O'na denk varlıklar edinmemizi emrederdiniz, derler. Azabı gördükleri zaman, için için pişman olacaklardır. İnkarcıların boyunlarına demir halkalar geçiririz. Yaptıklarından başka bir şeyle mi cezalandırılacaklar?
Ezilenler de kibirlilere: "Hayır! İşiniz gücünüz, gece gündüz dolap! Siz daima Allah'a nankörlük etmemizi, Ona birtakım şerikler uydurmamızı bizden isterdiniz" derler. Ve böyle atışırlarken hepsi, azabı gördükleri o esnada, pişmanlıklarını içlerine atarlar... O inkarcıların boyunlarına ateşten demir halkalar takarız. Bu, yaptıklarının adil bir karşılığı değil midir?
Zavallı tabiler, kibirli önderlerine dedi ki: "Hayır, gece ve gündüz hile ile bizi yanılttınız! Allah'ın, Esma'sıyla hakikatimiz olduğunu inkar etmemizi ve O'na ortak tanrılar oluşturmamızı emrederdiniz".. . Azabı gördüklerinde ise pişmanlıklarını gizlediler! Hakikat bilgisini inkar edenlerin boyunlarında (başlarını bedensellik kabulünden döndüremeyecekleri) boyunduruklar oluşturduk! Ortaya koyduklarının sonucunu yaşıyorlar!
Güçsüzleştirilenler, büyüklenenlere, 'Asıl sizdiniz. Bizim ALLAH'a karşı nankörlük göstermemiz ve O'na ortaklar koşmamız için gece gündüz planlar kuruyordunuz.' Azabı gördüklerinde içlerinde pişmanlık duyarlar. İnkarcıların boyunlarına prangalar vurmuşuzdur. Yalnız yaptıklarının karşılığını almıyorlar mı?
Güçsüz bırakılanlar, büyüklük taslayanlara: "Hayır! Gece gündüz kurduğunuz tuzaklarla bize, Allah'ı yalanlamamızı, O'na bir takım eşler koşmamızı öneriyordunuz." dediler. Azabı gördükleri zaman, için için pişman olacaklar. Gerçeği yalanlayan nankörlerin boyunlarına demir halkalar geçirmişizdir. Onlar, yalnızca yapmış oldukları şeylerin karşılığını görecekler.
And those who were weak will say to those who were mighty: "No, it was your scheming night and day, when you commanded us to reject God, and to set up equals to Him. " And they will be filled with regret, when they see the retribution. And We will place shackles around the necks of those who rejected. Are they not being requited for what they used to do
And those who were despised will say to those who had waxed proud: “Nay, it was your scheme night and day, when you commanded us to deny God and make equals to Him.” And they will whisper remorse when they see the punishment, and We place yokes on the necks of those who ignore warning. Will they be rewarded save for what they did?
Those deemed weak will say to those deemed great, ‘No, it was your scheming night and day when you commanded us to reject Allah and assign equals to Him. ’ But they will show their remorse when they see the punishment. We will put iron collars round the necks of those who are kafir. Will they be repaid for anything but what they did?
The followers will say to their leaders, "It was you who schemed night and day, then commanded us to be unappreciative of GOD, and to set up idols to rank with Him." They will be ridden with remorse, when they see the retribution, for we will place shackles around the necks of those who disbelieved. Are they not justly requited for what they did?
And those who were weak will say to those who were mighty: "No, it was your scheming night and day, when you commanded us to reject God and to set up equals to Him." And they are filled with regret when they see the retribution and We will place shackles around the necks of those who rejected. Are they not being requited for what they used to do?
Those who were weak will say to those who were mighty: "No, it was your scheming night and day, when you commanded us to reject God, and to set up equals to Him." They will be filled with regret, when they see the retribution. We will place shackles around the necks of those who rejected. Are they not being requited for what they used to do?