Mutlak Üstün Olan'a, Rahmeti Kesintisiz Olan'a tevekkül et.
- Namaza kalktığında ve secde edenlerle birlikte dolaştığında seni gören güçlü ve merhametli olan Allah'a güven!
(217, 218, 219, 220) Ayağa kalktığında ve secde edenler arasındaki dolaşmanda seni görene, (ayrıca) duyan, bilen, güçlü, çok merhametli olana (Allah'a) güven!
Üstün ve Rahman olana güven.
Mutlak Üstün Olan'a, Rahmeti Kesintisiz Olan'a tevekkül* et.
Sen güçlü ve doğru karar veren Allah'a dayan.
Ve Üstün Olana; Merhametli Olana güven.
ve merhameti bol olan O yüceler yücesine güven!
O Aziz, o Rahim olana güvenip dayan.
Sen, O güçlü ve üstün, esirgeyici olan (Allah')a tevekkül et.
Ve O güçlü ve merhametli olana güvenip dayan.
Ve bu yolda, çok acıyıp esirgeyen O yüceler yücesine güven,
(217-219) Namaza kalktığında, seni ve secde edenler arasında dolaşmanı gören; mutlak güç sahibi, çok merhametli olan Allah'a tevekkül et.
Ve o, aziz rahime mütevekkil ol
Galib ve esirgeyen (Allah)'a tevekkül et.
Sen, O güçlü ve üstün, esirgeyici olana tevekkül et.
Sen O mutlak gaalib, O çok esirgeyici (Allaha) güvenib dayan.
Aziz, Rahim'e tevekkül et.
Güçlü ve merhametli olan Allah'a bağlan!
Sen o aziz-u rahime (o mutlak galip ve geniş rahmet sahibine) güvenip dayan.
(Hakikatin olan Esma mertebesine) Aziyz Rahıym'e tevekkül et!
Üstün ve Rahman olana güven.
Mutlak Üstün Olan'a, Rahmeti Kesintisiz Olan'a tevekkül* et.
And put your trust in the Noble, the Merciful.
And place thou thy trust in the Exalted in Might, the Merciful:
Put your trust in the Almighty, the Most Merciful,
And put your trust in the Almighty, Most Merciful.
And put your trust in the Noble, the Merciful.
Put your trust in the Noble, the Compassionate.