De ki: "İster istekli, ister isteksiz infak edin; sizden asla kabul edilmeyecektir. Çünkü siz fasık bir toplum oldunuz."
De ki: "İster gönüllü, ister zorla veriniz; nasıl olsa sizden kabul edilmeyecektir. Çünkü siz yoldan çıkmış bir topluluksunuz."
De ki: "İster gönüllü, isterse zorla verin; (yaptığınız infak) sizden asla kabul edilmeyecektir.* Şüphesiz ki siz yoldan çıkan bir topluluk oldunuz."
De ki: "Yoksullara ister gönüllü, ister gönülsüz yardım edin; sizden kabul edilmeyecektir. Çünkü siz yoldan çıkmış bir topluluksunuz."
De ki: "İster istekli, ister isteksiz infak* edin; sizden asla kabul edilmeyecektir. Çünkü siz fasık* bir toplum oldunuz."
De ki "Yaptığınız harcama ister gönüllü isterse gönülsüz olsun; sizden asla kabul edilmeyecektir. Çünkü yoldan çıkmış bir topluluk oldunuz."
De ki: "Yardımlaşmak amacıyla isteyerek de istemeyerek de harcasanız, sizden asla kabul edilmeyecektir. Çünkü siz, yoldan çıkmış bir toplumsunuz!"
De ki: "İster gönüllü infak edin ister gönülsüz; sizden asla kabul edilmeyecektir: çünkü siz, hepten sapık bir güruh haline geldiniz."
Şunu da söyle: "İster kendi arzunuzla ister baskı ve zorla infak edin; sizden asla kabul edilmeyecektir. Çünkü siz, yoldan çıkan bir topluluk oldunuz."
De ki: "İsteyerek veya istemiyerek infak edin; sizden kesin olarak kabul edilmeyecektir. Çünkü siz bir fasıklar topluluğu oldunuz."
De ki: "İster gönüllü, ister zoraki verin, verdikleriniz hiçbir zaman kabul edilmeyecektir, çünkü siz yoldan çıkmış bir güruh oldunuz."
De ki: "(Allah uğruna olduğu görüntüsü altında) ister gönüllü harcayın, ister gönülsüzce: bu sizden asla kabul edilmeyecektir; çünkü siz kötülüğe gömülüp gitmeye niyetli bir topluluksunuz!"
Yine de ki: "İster gönüllü, ister gönülsüz olarak harcayın, sizden asla kabul olunmayacaktır. Çünkü siz fasık bir topluluksunuz."
De ki: gerek tav'an infak edin gerek kerhen sizden hiç bir zaman nefakalarınız kabul edilmiyecek, çünkü siz fasık bir kavm oldunuz
De ki: "İster gönüllü, ister gönülsüz sadaka verin: sizden kabul edilmeyecektir. Çünkü siz yoldan çıkan bir kavimsiniz!"
De ki: "İsteyerek veya istemiyerek infak edin; sizden kesin olarak kabul edilmeyecektir. Çünkü siz fasıklar kavmi oldunuz."
De ki: "Gerek gönül rızaasıyla harcedin, gerek istemeyerek (verin). Sizden (çıkan) hiç bir (nafaka) kat'iyyen kabul olunmayacakdır. Çünkü siz (Allah yolunda cihaddan geri kalmak suretiyle) faasıklar güruhu (na iltihak etmiş) oldunuz".
De ki: Gerek istekli, gerek isteksiz olarak infak edin, nasıl olsa kabul edilmeyecektir. Çünkü siz, gerçekten fasıklık eden bir kavim oldunuz.
De ki: -İstekli veya isteksiz olarak infak edin, nasıl olsa kabul edilmeyecektir. Siz, şüphesiz fasık bir topluluksunuz.
De ki: "Allah yolunda, ister gönül rızasıyla verin, ister gönülsüz infak edin, verdikleriniz sizden hiçbir zaman kabul edilmeyecektir.Çünkü siz, hak yoldan çıkmış fasıklar güruhusunuz."
De ki: "Kendi arzunuzla veya isteksizce, Allah uğruna, diyerek bağış yapın, sizden asla kabul olunmayacaktır.. . Çünkü siz fasık (inanç sistemi bozulmuş) bir grup oldunuz!"
De ki: 'Yoksullara ister gönüllü, ister gönülsüz yardım edin; sizden kabul edilmeyecektir. Çünkü siz yoldan çıkmış bir topluluksunuz.'
De ki: "İster istekli ister isteksiz infak* edin; sizden asla kabul edilmeyecektir. Çünkü siz fasık bir toplum oldunuz."
Say: "Spend willingly or unwillingly, it will not be accepted from you. You are a wicked people."
Say thou: “Spend willingly or unwillingly, it will not be accepted from you; you are perfidious people.”
Say: ‘Whether you give readily or reluctantly, it will not be accepted from you. You are people who are deviators.’
Say, "Spend, willingly or unwillingly. Nothing will be accepted from you, for you are evil people."
Say: "Spend willingly or unwillingly, it will not be accepted from you. You are a wicked people."
Say, "Spend willingly or unwillingly, it will not be accepted from you. You are a wicked people."