Sizinle bizim aramızda tanık olarak Allah yeter. Doğrusu, sizin bize kulluğunuzdan haberimiz yoktu.
"Bu yüzden bizimle sizin aranızda şahit olarak Allah yeter. Şüphesiz ki biz sizin bize tapmanızdan tamamen habersizdik."
Bu yüzden bizimle sizin aranızda şahit olarak Allah yeter. Şüphesiz ki biz sizin (bize) tapmanızdan tamamen habersizdik."
"Bizimle sizin aranızda ALLAH tanıktır ki, biz sizin hizmet etmenizden habersizdik."
Sizinle bizim aramızda tanık olarak Allah yeter. Doğrusu, sizin bize kulluğunuzdan haberimiz yoktu.
"Aramızda şahit olarak Allah yeter. Bize kulluk ettiğinizi, gerçekten fark edememiştik."
"Aramızda Tanık olarak, Allah yeterlidir. Bize hizmet ettiğinizden kesinlikle habersizdik!"
ve artık bizimle sizin aranızda şahid olarak Allah'ın yeterli olduğu (bir hakikat var) ki, o da şu: Biz, sizin (bize) kulluk ettiğinizin farkında bile değildik".
"Sizinle bizim aramızda tanık olarak Allah yeter. Doğrusu, biz sizin ibadetinizden tamamen habersizdik."
"Bizim ile sizin aranızda şahid olarak Allah yeter. Gerçekten biz, sizin ibadetinizden habersizdik."
Şimdi sizinle bizim aramızda şahit olarak Allah yeter! Doğrusu sizin ibadetinizden bizim asla haberimiz yoktu!" diyecekler.
bizimle sizin aranızda hiç kimse Allah'ın yaptığı gibi şahitlik yapamaz: gerçek şu ki, (bize) tapındığınızın farkında bile değildik".
"Şimdi ise sizin bize tapınmanızdan habersiz olduğumuza dair sizinle bizim aramızda şahit olarak Allah yeter."
Şimdi sizinle bizim aramızda şahid olarak, Allah yeter doğrusu "sizin ibadetinizden bizim asla haberimiz yoktu"
"Şimdi bizimle sizin aranızda Allah'ın şahid olması yeter; doğrusu biz sizin (bize) tapmanızdan tamamen habersizdik!"
"Bizim ile sizin aranızda şahid olarak Tanrı yeter. Gerçekten biz, sizin ibadetinizden habersizdik."
"Bizimle sizin aranızda şahid olarak Allah yeter. Biz sizin tapmanızdan şübhesiz ki gaafildik (habersizdik)".
Allah, sizinle bizim aramızda şahid olarak yeter. Sizin tapınmanızdan haberimiz yoktur.
(28-29) O gün onların hepsini bir araya toplarız. Sonra şirk koşanlara: -Siz ve ortaklarınız (şirk koştuklarınız) yerlerinize! deriz. Ve aralarını ayırırız. Ortak koştukları: -Siz bize kulluk etmiyordunuz. Allah, sizinle bizim aramızda şahit olarak yeter. Sizin bize kulluk ettiğinizden haberimiz yoktu, derler.
(28-29) Gün gelir, onların hepsini bir araya toplayıp sonra Allah'a şirk koşanlara: "Siz de, taptığınız şerikleriniz de yerlerinize!" deriz. Artık onları putlarından tamamen ayırmışızdır. Şerikleri: "Siz dünyada bize tapmıyordunuz. Allah da üzerimizde şahittir ki sizin bize taptığınızdan hiç mi hiç haberimiz yoktu!" derler.
"Bizimle sizin aranızda Allah, şahit olarak yeterlidir.. . Muhakkak ki biz, sizin kulluğunuzun hakikatinden gafildik!"
'Bizimle sizin aranızda ALLAH tanıktır ki, biz sizin kulluk etmenizden habersizdik.'
Sizinle bizim aramızda tanık olarak Allah yeter. Doğrusu, sizin bize kulluğunuzdan haberimiz yoktu.
"God is sufficient as a witness between us and you, we were unaware of you serving of us. "
“Sufficient is God as witness between us and you; we were, of your service, unaware.”
Allah is a sufficient witness between us and you. We were unaware of your worship.’
"GOD suffices as a witness between us and you, that we were completely unaware of your worshipping us."
"God is enough as a witness between us and you, that we were unaware of you serving us."
"God is sufficient as a witness between us and you, we were unaware of your serving of us."