Ve "Ey oğullarım! Aynı kapıdan girmeyin, her biriniz ayrı bir kapıdan girin. Allah'ın takdirine karşı size bir faydam olmaz. Hüküm yalnızca Allah'ındır. Ben O'na tevekkül ettim. Tevekkül edecek olanlar O'na tevekkül etsinler." dedi.
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | ve kale | ve dedi ki | قول |
2 | ya beniyye | oğullarım | بني |
3 | la | ||
4 | tedhulu | girmeyin | دخل |
5 | min | ||
6 | babin | kapıdan | بوب |
7 | vahidin | bir | وحد |
8 | vedhulu | (fakat) girin | دخل |
9 | min | ||
10 | ebvabin | kapılardan | بوب |
11 | muteferrikatin | ayrı ayrı | فرق |
12 | ve ma | ve | |
13 | ugni | savamam | غني |
14 | ankum | sizden | |
15 | mine | ||
16 | llahi | Allah'tan gelecek | |
17 | min | hiçbir | |
18 | şey'in | şeyi | شيا |
19 | ini | yoktur | |
20 | l-hukmu | (hiçbir) Hüküm | حكم |
21 | illa | dışında | |
22 | lillahi | Allah'ın | |
23 | aleyhi | O'na | |
24 | tevekkeltu | tevekkül ettim | وكل |
25 | ve aleyhi | ve O'na | |
26 | felyetevekkeli | tevekkül etsinler | وكل |
27 | l-mutevekkilune | tevekkül edenler | وكل |
Ya'kub şunu da söyledi: "Ey oğullarım! Bir tek kapıdan girmeyiniz, ayrı ayrı kapılardan giriniz. Gerçi ben Allah'ın takdir ettiği bir şeyi sizden savamam. Hüküm yalnız Allah'ındır. Ben yalnız O'na dayandım. Tevekkül sahipleri de ona güvenip dayansın!"
"Ey oğullarım! (Şehre) hepiniz bir kapıdan girmeyin, ayrı ayrı kapılardan girin!*(Ancak) Allah'tan (gelecek) hiçbir şeyi sizden savamam. Hüküm yalnızca Allah'a aittir. (Onun için) ben yalnızca O'na güvendim. Güvenenler yalnız O'na güvensinler!" demişti.
Dedi ki: "Yavrularım, bir tek kapıdan girmeyin; farklı kapılardan girin. Ne var ki, ALLAH'ın önceden belirlediği şeyden sizi kurtaramam. Hüküm ALLAH'ındır ancak. Ben O'na güvendim. Güvenenler O'na güvenmeli."
Ve "Ey oğullarım! Aynı kapıdan girmeyin, her biriniz ayrı bir kapıdan girin. Allah'ın takdirine karşı size bir faydam olmaz. Hüküm yalnızca Allah'ındır. Ben O'na tevekkül* ettim. Tevekkül edecek olanlar O'na tevekkül etsinler." dedi.
Yakub dedi ki: "Bakın oğullarım! Oraya bir kapıdan girmeyin, ayrı ayrı kapılardan girin. Ama ben, Allah'tan gelecek hiç bir şeye engel olamam. Hüküm sadece Allah'a aittir. Ben O'na güvenip dayandım. Kendine bir dayanak arayanlar yalnızca O'na güvenip dayansınlar."
Ayrıca, şöyle dedi: "Ey oğullarım! Bir tek kapıdan girmeyin; ayrı kapılardan girin. Allah'tan gelecek bir şeyi sizden uzaklaştıramam. Yargı, yalnızca Allah'a özgüdür. Ben, O'na güvendim. Kuşkusu olmayanlar, artık O'na güvensinler!"*
Ve ekledi: "Yavrularım! (Şehre) tek bir kapıdan girmeyin, farklı farklı kapılardan girin! Ben Allah'tan gelecek hiçbir şeyi sizden savamam; (zira) nihai karar yalnızca Allah'a aittir: O'na güvenim tamdır; sağlam bir dayanak arayan kimseler de O'na güvenip dayansınlar!"
Yakub şunu da söyledi: "Oğullarım, birtek kapıdan girmeyin, ayrı ayrı kapılardan girin. Gerçi ben, Allah'ın takdir ettiği birşeyi sizden savamam, hüküm yalnız Allah'ındır. Yalnız O'na dayandım ben, yalnız O'na güvenip dayansın tevekkül sahipleri."
Ve dedi ki: "Ey çocuklarım, tek bir kapıdan girmeyin, ayrı ayrı kapılardan girin. Ben size Allah'tan hiç bir şeyi sağlayamam (gideremem). Hüküm yalnızca Allah'ındır. Ben O'na tevekkül ettim. Tevekkül edenler de yalnızca O'na tevekkül etmelidirler."
Dedi ki: "Yavrularım! Bir kapıdan girmeyin de ayrı ayrı kapılardan girin! Gerçi ne yapsam, hiçbir şeyde Allah'ın takdirini sizden savamam! Hüküm ancak Allah'ındır! Ben O'na tevekkül kıldım. Onun için bütün tevekkül edenler O'na tevekkül etmelidirler!"
Ve "Oğullarım!" diye ekledi, "(Şehre) hepiniz tek bir kapıdan girmeyin; her biriniz ayrı ayrı kapılardan girin. Bununla beraber (eğer başınıza yine de bir hal gelirse, bilin ki) Allah'a karşı sizin için elimden bir şey gelmez: çünkü hüküm yalnızca Allah'a aittir. Ben O'na güven duyuyorum. Ve (O'nun varlığına) inananlar da yalnız O'na güvensinler!"
Sonra da, "Ey oğullarım! Bir kapıdan girmeyin, ayrı ayrı kapılardan girin. Ama Allah'tan gelecek hiçbir şeyi sizden uzaklaştıramam. Hüküm ancak Allah'ındır. Ben O'na tevekkül ettim. Tevekkül edenler de yalnız O'na tevekkül etsinler" dedi.
Ey yavrularım! Dedi: bir kapıdan girmeyin de ayrı ayrı kapılardan girin, maamafih ne yapsam sizden hiç bir şeyde Allahın takdirini def'edemem, huküm ancak Allahındır, ben ona tevekkül kıldım ve hep ona tevekkül etmelidir onun için bütün mütevekkiller
Ve dedi ki: "Oğullarım, (Mısır'a) bir kapıdan girmeyin, ayrı ayrı kapılardan girin. Ben, Allah'tan gelecek hiçbir şeyi sizden savamam. Hüküm, yalnız Allah'ındır. (O size ne takdir etmişse muhakkak olacaktır.) Ben O'na tevekkül ettim, tevekkül edenler de O'na tevekkül etsinler!"
Ve dedi ki: "Ey çocuklarım, tek bir kapıdan girmeyin, ayrı ayrı kapılardan girin. Ben size Tanrı'dan hiç bir şeyi sağlayamam (gideremem). Hüküm yalnızca Tanrı'nındır. Ben O'na tevekkül ettim. Tevekkül edenler de yalnızca O'na tevekkül etmelidirler."
(Hareketleri esnasında da,şunu) söyledi: "Oğullarım, (Mısıra) hepiniz bir kapıdan girmeyin, ayrı ayrı kapılardan girin. (Bununla beraber bu sözümle) Allah (ın kazaasından) hiç bir şey'i sizden gideremem. Hüküm Allahdan başkasının değildir. Ben ancak Ona güvenib dayandım. Tevekkül edenler de yalınız Ona güvenib dayanmalıdır".
Ve dedi ki: Oğullarım, hepiniz bir kapıdan girmeyin, ayrı ayrı kapılardan girin. Bununla beraber, Allah katında size bir faydam olmaz. Hüküm ancak Allah'ındır. Ben, O'na tevekkül ettim. Tevekkül edenler de yalnız O'na tevekkül etsinler.
Babaları: -Oğullarım! Tek bir kapıdan değil, ayrı ayrı kapılardan girin. Ama Allah katında size bir faydam olmaz, hüküm ancak Allah'ındır, O'na güvendim, güvenenler de O'na güvensinler, dedi.
Ve "Evlatlarım!" diye ilave etti: "Şehre aynı kapıdan değil de, ayrı ayrı kapılardan girin. Gerçi ben ne yapsam, Allah'tan gelecek takdiri önleyemem. Zira hüküm yetkisi, yalnız Allah'ındır. Onun içindir ki ben ancak O'na dayanır, O'na güvenirim. Tevekkül edenler de yalnız O'na dayanıp güvenmelidirler."
Ve dedi ki: "Ey oğullarım.. . Tek bir kapıdan girmeyin. . . Ayrı ayrı kapılardan girin. . . (Gerçi) Allah'tan (gelecek) hiçbir şeyi sizden savamam. . . Hüküm ancak Allah'ındır. . . O'na tevekkül (hakikatimdeki El Vekiyl ismi özelliğinin gereğini yerine getireceğine iman) ettim ve O'na yöneliyorum. . . Tevekkül edenler O'na tevekkül etsin. "
Dedi ki: 'Yavrularım, bir tek kapıdan girmeyin; farklı kapılardan girin. Ne var ki, ALLAH'ın önceden belirlediği şeyden sizi kurtaramam. Hüküm ALLAH'ındır ancak. Ben O'na güvendim. Güvenenler O'na güvenmeli.'
Ve "Ey oğullarım! Aynı kapıdan girmeyin, her biriniz ayrı bir kapıdan girin. Allah'ın takdirine karşı size bir faydam olmaz. Hüküm yalnızca Allah'ındır. Ben O'na tevekkül* ettim. Tevekkül edecek olanlar O'na tevekkül etsinler." dedi.
And he said: "My sons, do not enter from one gate, but enter from separate gates; and I cannot avail you anything against God, for the judgment is to God. In Him I put my trust, and in Him those who put their trust should trust."
And he said: “O my sons: enter not by one gate, but enter by different gates. But I cannot avail you anything against God. Judgment is but for God; in Him have I placed my trust. And in Him let trust those who would place their trust aright.”
He said, ‘My sons! You must not enter through a single gate. Go in through different gates. But I cannot save you from Allah at all, for judgement comes from no one but Allah. In Him I put my trust, and let all those who put their trust, put it in Him alone.’
And he said, "O my sons, do not enter from one door; enter through separate doors. However, I cannot save you from anything that is predetermined by GOD. To GOD belongs all judgments. I trust in Him, and in Him shall all the trusters put their trust."
Andhe said: "My sons, do not enter from one gate, but enter from separate gates; and I cannot avail you anything against God, for the judgment is to God. In Him I place my trust, and in Him those who place their trust should trust."
He said, "My sons, do not enter from one gate, but enter from separate gates; and I cannot avail you anything against God, for the judgment is to God. In Him I put my trust, and in Him those who put their trust should trust."