Dedik ki: "Ey Âdem! Eşinle birlikte cennette oturun. Orada dilediğiniz her şeyden bol bol yiyin. Fakat şu şecereye yaklaşmayın; yoksa haksızlık yapmış olursunuz.
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | ve kulna | ve dedik ki | قول |
2 | ya ademu | Adem | |
3 | skun | oturun | سكن |
4 | ente | sen | |
5 | ve zevcuke | ve eşin | زوج |
6 | l-cennete | cennette | جنن |
7 | ve kula | ve yeyin | اكل |
8 | minha | ondan | |
9 | ragaden | bol bol | رغد |
10 | haysu | yerde | حيث |
11 | şi'tuma | dilediğiniz | شيا |
12 | vela | -mayın | |
13 | tekraba | yaklaş- | قرب |
14 | hazihi | şu | |
15 | ş-şecerate | ağaca | شجر |
16 | fetekuna | olursunuz | كون |
17 | mine | -den | |
18 | z-zalimine | zalimler- | ظلم |
Adem'e şöyle dedik: "Sen ve eşin birlikte cennete yerleşiniz, ikiniz de oradaki nimetlerden istediğinizi bol bol yiyiniz, ancak şu ağaca yaklaşmayınız, yoksa zalim/büyük hata yapanlardan olursunuz."
Şöyle demiştik: "Ey Âdem! Sen ve eşin şu bahçeye* yerleşip, dilediğiniz yerden bolca yiyin! Şu ağaca yaklaşmayın; yoksa kaybedenlerden olursunuz."
"Adem! Eşinle birlikte bahçede kal. Dilediğiniz yerde ondan bolca yiyin; ancak şu ağaca yaklaşmayın, yoksa zalimlerden olursunuz!" dedik.
Dedik ki: "Ey Âdem! Eşinle birlikte cennette* oturun. Orada dilediğiniz her şeyden bol bol yiyin. Fakat şu şecereye* yaklaşmayın; yoksa haksızlık yapmış olursunuz.
Dedik ki: "Âdem! Sen eşinle birlikte şu bahçeye* yerleş; beğendiğiniz yerden çekinmeden* yiyin ama şu ağaca yaklaşmayın, yoksa yanlış yapmış* olursunuz".
Ve şöyle dedik: "Ey Âdem! Sen ve eşin cennette yerleşin ve istediğiniz yerden bol bol yiyin. Ama şu ağaca yaklaşmayın; kendinize yazık edersiniz!"*
Ve dedik ki: "Adem! Sen ve eşin şu bahçeye yerleşin, orada canınızın çektiği her şeyden serbestçe yiyin, şu ağaca da yaklaşayım demeyin, sonra zalimlerden olursunuz."
Ve Adem'e şöyle buyurmuştuk: "Ey Adem, sen ve eşin cennete yerleşin ve ondan dilediğiniz yerde, bol bol yiyin. Ama şu ağaca yaklaşmayın, yoksa zulme sapanlardan olursunuz."
Ve dedik ki: "Ey Adem, sen ve eşin cennette yerleş. İkiniz de ondan, neresinden dilerseniz, bol bol yiyin; ama şu ağaca yaklaşmayın, yoksa zalimlerden olursunuz."
Ve dedik ki: "Ey Adem, sen ve eşin cennete yerleşin, ikiniz de orada dilediğiniz yerde bol bol yiyin, ancak şu ağaca yaklaşmayın ki, haddini aşan zalimlerden olmayasınız."
Ve (sonra) "Ey Adem" dedik: "Sen ve eşin bu bahçeye yerleşin ve orada dilediğinizden serbestçe yiyin; ancak bir tek şu ağaca yaklaşmayın ki zalimlerden olmayasınız."
Dedik ki: "Ey Adem! Sen ve eşin cennete yerleşin. Orada dilediğiniz gibi bol bol yiyin, ama şu ağaca yaklaşmayın, yoksa zalimlerden olursunuz."
ve dedik ki "ya Adem sen ve zevcen Cenneti mesken edin, ikiniz de ondan dilediğiniz yerde bol bol yeyin, fakat şu ağaca yaklaşmayın ki haddi aşan zalimlerden olmayasınız
Dedik ki: "Ey Adem, sen ve eşin cennette oturun, ondan dilediğiniz yerde bol bol yeyin, ama şu ağaca yaklaşmayın, yoksa zalimlerden olursunuz!"
Ve dedik ki: "Ey Adem! Eşinle birlikte cennette kal / yerleş / otur (üskün). Dilediğiniz yerden bolca yiyin ancak şu ağaca (hazihişşecerete) yaklaşmayın, yoksa zalimlerden olursunuz!"
Ve demişdik ki: "Ey Adem, sen eşinle beraber Cennetde yerleş, Ondan (Cennetin yiyeceklerinden), neresinden isterseniz, ikiniz de bol bol yeyin. (Fakat) şu ağaca yaklaşmayın. Yoksa ikiniz de (nefsine) zulmedenlerden olursunuz".
Ve demiştik ki: Ey Adem, sen, eşinle birlikte cennette otur. Dilediğiniz O'na döndürüleceksiniz.
-Ey Adem! Sen ve eşin cennette oturun dilediğiniz yerden bol bol yiyin. Yalnız şu ağaca yaklaşmayın, yoksa zalimlerden olursunuz, dedik.
Ve dedik ki: "Adem! Eşinle birlikte cennete yerleşin, oradaki nimetlerden istediğiniz şekilde bol bol yiyin, sadece şu ağaca yaklaşmayın. Böyle yaparsanız zalimlerden olursunuz."
Bundan sonra dedik ki: "Ey Adem, sen ve senin halini, yaşamını paylaştığın (eşin - bedenin), cennet boyutunu mesken edinin. Dilediğinizce bu boyutun nimetleriyle yaşayın ve şu ağaca da yaklaşmayın, (yaklaşırsanız) zalimlerden olursunuz. "
'Adem! Eşinle birlikte cennette kal. Dilediğiniz yerde ondan bolca yeyin; ancak şu ağaca yaklaşmayın, yoksa zalimlerden olursunuz!,' dedik.
Dedik ki: "Ey Âdem! Eşinle birlikte cennette* oturun. Orada dilediğiniz her şeyden bol bol yiyin. Fakat şu ağaca* yaklaşmayın; yoksa haksızlık yapmış olursunuz.
And We said: "O Adam, reside you and your mate in the paradise, and eat from it bountifully as you both wish, and do not approach this tree, else you will be of those who did wrong. "
And We said: “O Adam: dwell thou and thy wife in the garden, and eat thereof freely wheresoever you will; but approach not this tree lest you be of the wrongdoers.”
We said, ‘Adam, live in the Garden, you and your wife, and eat freely from it wherever you will. But do not approach this tree and so become wrongdoers.’
We said, "O Adam, live with your wife in Paradise, and eat therefrom generously, as you please, but do not approach this tree, lest you sin."
And We said: "O Adam, reside you and your mate in the paradise, and eat from it bountifully as you both wish, and do not come near this tree, else you will be of those who have wronged."
We said, "O Adam, reside you and your mate in the paradise, and eat from it bountifully as you both wish, and do not approach this tree, else you will be of those who did wrong."