Bu iki kızımdan birini, bana sekiz hacc boyunca çalışmana karşılık seninle evlendirmek istiyorum. Eğer ona tamamlarsan sen bilirsin. Sana rahatsızlık vermek istemem. İnşaallah beni salihlerden bulacaksın." dedi.
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | kale | dedi ki | قول |
2 | inni | elbette | |
3 | uridu | istiyorum | رود |
4 | en | ||
5 | unkihake | sana nikahlamak | نكح |
6 | ihda | birini | احد |
7 | bneteyye | kızımdan | بني |
8 | hateyni | şu iki | |
9 | ala | karşılığında | |
10 | en | ||
11 | te'curani | bana hizmet etmen | اجر |
12 | semaniye | sekiz | ثمن |
13 | hicecin | yıl | حجج |
14 | fein | eğer | |
15 | etmemte | tamamlarsan | تمم |
16 | aşran | on(yıl)a | عشر |
17 | femin | artık | |
18 | indike | o sendendir | عند |
19 | ve ma | ||
20 | uridu | ben istemem | رود |
21 | en | ||
22 | eşukka | zahmet vermek | شقق |
23 | aleyke | sana | |
24 | seteciduni | beni bulacaksın | وجد |
25 | in | eğer (İnşallah) | |
26 | şa'e | dilerse (İnşallah) | شيا |
27 | llahu | Allah (İnşallah) | |
28 | mine | -den | |
29 | s-salihine | iyiler- | صلح |
Kızların babası, "Bana sekiz yıl çalışmana karşılık bu iki kızdan birini sana nikahlamak istiyorum. Eğer on yıla tamamlarsan, o senden bir lütuf olur. Ama sana bir sıkıntı vermek istemem. İnşaallah beni iyi kimselerden bulacaksın" dedi.
(Şuayb, Musa'ya) şöyle demişti: "Bana sekiz yıl çalışmana karşılık şu iki kızımdan birini sana nikâhlamak istiyorum.* Süreyi on yıla tamamlarsan o sana kalmış bir şeydir; seni sıkıntıya düşürmek istemem. İnşallah beni dürüst olanlardan bulacaksın."
Dedi ki, "Bana sekiz konferans boyunca çalışman koşuluyla seni şu kızlarımdan biriyle nikahlamak istiyorum. Dilersen onu on (yıl)a tamamlayabilirsin. Sana zorluk çıkarmak istemiyorum. ALLAH dilerse, beni erdemli davranan biri olarak bulacaksın."
Bu iki kızımdan birini, bana sekiz hacc* boyunca çalışmana karşılık seninle evlendirmek istiyorum. Eğer ona tamamlarsan sen bilirsin. Sana rahatsızlık vermek istemem. İnşaallah beni salihlerden* bulacaksın." dedi.
Babaları dedi ki; "Bu iki kızımdan birini sana nikahlamak isterim; karşılığında bana sekiz yıl çalışırsın. Eğer on yıla tamamlarsan iyiliğin olur. Sana güçlük çıkarmak istemem. Allah fırsat verirse benim iyi bir kimse olduğumu görürsün."
Şöyle dedi: "Aslında, sekiz yıl yanımda çalışmana karşılık, bu iki kızımdan birisini seninle evlendirmek istiyorum. On yıla tamamlarsan, artık o da senden. Sana zorluk çıkarmak istemem. Allah dilerse, erdemli bir kişi olduğumu göreceksin!"*
(Kızların babası Musa'ya): "Bana bak!" dedi, "İşte şu iki kızımdan birisini, bana sekiz yıl işçilik yapman karşılığında seninle evermek istiyorum; fakat bu süreyi on yıla tamamlarsan, artık o da senin bileceğin iştir; zira ben seni zahmete koşmak istemem; inşaallah sen beni hep dürüst ve erdemli davranan bir (işveren) olarak bulacaksın!"
İhtiyar dedi ki: "Bana sekiz yıl çalışman şartıyla şu iki kızımdan birini sana nikahlamak istiyorum. Eğer on yıla tamamlarsan, o da senden. Seni zora sürmek gibi bir niyetim yok. Allah dilerse beni, barış ve iyilik sever insanlardan bulacaksın."
(Babaları) Dedi ki: "Doğrusu ben, sekiz yıl bana hizmet etmene karşılık olmak üzere, şu iki kızımdan birini sana nikahlamak istiyorum; şayet on (yıl)a tamamlayacak olursan, artık o da senden. Ben sana zorluk çıkarmak istemem; beni de inşaallah salih olanlardan bulacaksın."
O: "Haberin olsun ben, bana sekiz yıl çalışmana karşılık şu iki kızımdan birini sana nikahlamak istiyorum. On yıla tamamlarsan o da kendinden. Ben, sana zorluk göstermek istemiyorum; inşallah beni iyi kimselerden bulacaksın." dedi.
(Bir süre sonra, kızların babası, Musa'ya:) "Bak," dedi, "seni, sekiz yıl yanımda çalışmana karşılık bu iki kızımdan biriyle evlendirmek istiyorum; bu süreyi on (yıl)a tamamlarsan artık bu senin bileceğin bir iş; sana fazladan yük yüklemek istemem; (tersine), eğer Allah dilerse, beni hep dürüst davranan biri olarak bulacaksın."
Şu'ayb, "Ben, sekiz yıl bana çalışmana karşılık, şu iki kızımdan birisini sana nikahlamak istiyorum. Eğer sen bunu on yıla tamamlarsan, o da senden olur. Ben seni zora koşmak da istemiyorum. İnşaallah beni salih kimselerden bulacaksın" dedi.
Dedi: haberin olsun ben şu iki kızımın birini sana nikah etmek istiyorum, sen bana sekiz sene ecirlik etmek üzere ki eğer onu doldurursan, o da kendinden, maamafih seni zorlamak istemiyorum inşaallah beni salihinden bulacaksın
O zat, (Musa'ya) dedi ki: "(Bak), bana sekiz yıl hizmet etmen şartıyle şu iki kızımdan birini sana nikahlamak istiyorum. Eğer (bu süreyi) on (yıl)a tamamlarsan artık o, senin tarafından (bir iyilik)dir. Ben sana zahmet vermek istemem. İnşallah beni iyilerden bulacaksın."
(Babaları) Dedi ki: "Doğrusu ben, sekiz yıl bana hizmet etmene karşılık olmak üzere, şu iki kızımdan birini sana nikahlamak istiyorum; şayet on (yıl)a tamamlayacak olursan, artık o da senden. Ben sana zorluk çıkarmak istemem; beni de inşallah salih olanlardan bulacaksın."
(O zat Muusaya) dedi ki: "Ben iki kızımdan birini — sen bana sekiz yıl ecirlik etmek üzere — sana nikahlamayı arzu ediyorum. Eğer (hizmetini) on (yıl) a tamamlarsan o da kendinden. (Bununla beraber) arzu etmem ki sana zorluk çekdireyim. inşaallah beni saalihlerden bulacaksın".
O da dedi ki: Bana sekiz yıl çalışmana karşılık, bu iki kızımdan birini sana nıkahlamak istiyorum. Şayet on yıla tamamlarsan o, senden bir lutuf olur. Ama sana zorluk çektirmek istemem. İnşaallah beni salihlerden bulacaksın.
-Ben, sekiz yıl bana ücretle çalışmana karşılık şu iki kızımdan birini sana nikahlamak istiyorum. Eğer bunu on yıla tamamlarsan, bu senden bir iyiliktir. Sana zorluk çıkarmak istemem. İnşaallah beni, iyi ve dürüst kimselerden bulacaksın, dedi.
Babaları ona: "Kızlarımdan birini seninle evlendirmek istiyorum. Buna karşılık sen de sekiz yıl yanımda çalışırsın; şayet süreyi on yıla çıkarırsan, o da senin ikramın olur. Ben seni zahmete sokmak istemem. İnşaallah benim dürüst bir insan olduğumu göreceksin."
(Şuayb Musa'ya) dedi ki: "Ben, sekiz sene bana çalışman karşılığında şu iki kızımdan birini sana nikahlamayı diliyorum... Eğer on seneye tamamlarsan, senin derununun getirisidir! Sana zorluk vermek istemem... İnşaAllah beni salihlerden bulacaksın."
Dedi ki, 'Bana sekiz hac boyunca çalışman koşuluyla seni şu kızlarımdan biriyle nikahlamak istiyorum. Dilersen onu on (yıl)a tamamlayabilirsin. Sana zorluk çıkarmak istemiyorum. ALLAH dilerse, beni erdemli davranan biri olarak bulacaksın.'
Bu iki kızımdan birini, bana sekiz yıl çalışmana karşılık seninle evlendirmek istiyorum. Eğer on yılı tamamlarsan sen bilirsin. Seni zorlamak istemem. İnşaallah beni salihlerden* bulacaksın." dedi.
He said: "I wish you to marry one of my two daughters, on condition that you work for me through eight pilgrimage periods; if you complete them to ten, it will be voluntary on your part. I do not wish to make this matter too difficult for you. You will find me, God willing, of the righteous."
Said he: “I desire to marry thee to one of these two daughters of mine, provided that thou hire thyself to me eight years. And if thou shouldst complete ten, be that up to thee. And I desire not to create hardship for thee. Thou wilt find me, if God wills, among the righteous.”
He said, ‘I would like to marry you to one of these two daughters of mine on condition that you work for me for eight full years. If you complete ten, that is up to you. I do not want to be hard on you. You will find me, Allah willing, to be one of the salihun.’
He said, "I wish to offer one of my two daughters for you to marry, in return for working for me for eight pilgrimages; if you make them ten, it will be voluntary on your part. I do not wish to make this matter too difficult for you. You will find me, GOD willing, righteous."
He said: "I wish you to marry one of my two daughters, on condition that you work for me through eight pilgrimage periods; if you complete them to ten, it will be voluntary on your part. I do not wish to make this matter too difficult for you. You will find me, God willing, of the righteous."
He said, "I wish you to marry one of my two daughters, on condition that you work for me through eight pilgrimage periods; if you complete them to ten, it will be voluntary on your part. I do not wish to make this matter too difficult for you. You will find me, God willing, of the righteous."