İlim verilmiş olanlar: "Size yazıklar olsun! İnanan ve salihatı yapan kimselere Allah'ın vereceği ödül daha hayırlıdır. Buna sabredenlerden başkası kavuşamaz." dediler.
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | vekale | ve dedi(ler) | قول |
2 | ellezine | olanlar | |
3 | utu | verilmiş | اتي |
4 | l-ilme | bilgi | علم |
5 | veylekum | yazık size | |
6 | sevabu | sevabı | ثوب |
7 | llahi | Allah'ın | |
8 | hayrun | daha hayırlıdır | خير |
9 | limen | kimse için | |
10 | amene | inanan | امن |
11 | ve amile | ve yapan | عمل |
12 | salihen | iyi işler | صلح |
13 | ve la | ve | |
14 | yulekkaha | buna kavuşturulmaz | لقي |
15 | illa | başkası | |
16 | s-sabirune | sabredenlerden | صبر |
Kendilerine ilim verilmiş olanlar ise şöyle dediler: "Yazıklar olsun size! İman edip iyi işler yapanlara göre Allah'ın sevabı/nimeti daha iyidir. Ona da ancak sabredenler kavuşabilir."
Kendilerine ilim verilmiş olanlar ise şöyle demişlerdi: "Yazıklar olsun size! İman edip iyi iş(ler) yapan için Allah'ın (vereceği) ödül hayırlı olandır. Ona da ancak sabredenler kavuşturulabilir."
Kendilerine bilgi verilmiş olanlar, "Yazık size, gerçeği onaylayan ve erdemli davranan için ALLAH'ın ödülü daha iyidir" dediler. Buna ancak sabredenler kavuşturulur.
İlim verilmiş olanlar*: "Size yazıklar olsun! İnanan ve salihatı* yapan kimselere Allah'ın vereceği ödül daha hayırlıdır. Buna sabredenlerden* başkası kavuşamaz." dediler.
Kendilerine ilim verilenler de şöyle dediler: "Yazık size! Allah'ın, inanan ve iyi işler yapanlara vereceği karşılık daha iyidir. O da sabırlı olanlardan başkasına verilmez."
Kendilerine bilgi verilmiş olanlar ise şöyle dediler: "Yazıklar olsun size; inanmış olarak erdemli edimler yapan kimse için, Allah'ın ödülü daha iyidir. Dirençli olanlardan başkası, zaten buna eriştirilmez!"
Fakat bilgi ve bilginin amacını kavrama yeteneğiyle donatılmış olanlar da; "Yazıklar olsun size! İman eden ve Allah'ın razı olduğu iş işleyen kimselere Allah'ın verdiği ödül daha hayırlıdır; ama ona sabredenlerden başkası kavuşamaz!" derlerdi.
Kendilerine ilim verilmiş olanlar şöyle demişti: "Yazıklar olsun size! İman edip hayra ve barışa yönelik iş yapan kişi için Allah'ın vereceği karşılık daha üstündür. Ama buna, sadece sabredenler ulaştırılır."
Kendilerine ilim verilenler ise: "Yazıklar olsun size, Allah'ın sevabı, iman eden ve salih amellerde bulunan kimse için daha hayırlıdır; buna da sabredenlerden başkası kavuşturulmaz" dediler.
Kendilerine ilim verilmiş olanlar ise: "Yazıklar olsun size! Allah'ın sevabı, iman edip iyi işler yapanlar için daha hayırlıdır. Ona ise sadece sabredenler kavuşturulur." dediler.
Kendilerine doğru, güvenilir bilgi bahşedilmiş olanlarsa: "Yazıklar olsun size!" derlerdi, (Bilmiyor musunuz ki,) gerçekten inanmış olan, dürüst ve erdemli davranışlarda bulunan kimseler için Allah'ın tasvip ettiği şeyler daha hayırlıdır; ama şüphesiz, böyle bir nimete güçlüklere göğüs geren kimselerden başkası erişemez".
Kendilerine ilim verilmiş olanlar ise, "Yazıklar olsun size! İman edip de iyi işler yapanlara Allah'ın vereceği mükafat daha hayırlıdır. Ona da ancak sabredenler kavuşturulur" dediler.
Kendilerine ılim verilmiş olanlar ise yazıklar olsun size dediler: Allahın sevabı iyman edip salah ile çalışan kimseler için daha hayırlıdır, ona ise ancak sabredenler kavuşdular
Kendilerine bilgi verilmiş olanlar ise: "Yazık size, dediler, inanan ve iyi iş yapan kimse için Allah'ın sevabı daha hayırlıdır. Buna ancak sabredenler kavuşturulur."
Kendilerine ilim verilenler ise: "Yazıklar olsun size, Tanrı'nın sevabı inanan ve salih amellerde bulunan kimse için daha hayırlıdır; buna da sabredenlerden başkası kavuşturulmaz" dediler.
Kendilerine ilim verilenler de (şöyle) dedi: "Yazıklar olsun size. Allahın sevabı iman ve iyi amel (ve hareket) eden kimseler için daha hayırlıdır. Buna da sabr (ve sebat) edenlerden başkası kavuşdurulamaz".
Kendilerine bilgi verilmiş olanlar da şöyle demişti: Yazıklar olsun size Allah'ın mükafatı, iman edip salih amel işleyenler için daha hayırlıdır. Ona da ancak sabredenler kavuşabilir.
Kendilerine ilim verilenler ise: -Yazıklar olsun size, iman eden ve doğruları yapanlar için Allah'ın sevabı daha iyidir. Ona da ancak sabredenler kavuşur, demişlerdi.
Ahirete dair ilimden nasibi olanlar ise: "Yazıklar olsun size! Bu dünyalıkların böylesine peşine düşmeye değer mi? Oysa iman edip güzel ve makbul işler yapanlara Allah'ın cennette hazırladığı mükafat elbette daha hayırlıdır. Buna da ancak sabredenler nail olur."
Kendilerine ilim verilenler ise dedi ki: "Yazıklar olsun size! İman edip imanının gereğini uygulayanlara, Allah'ın vereceği karşılık daha hayırlıdır.. . Ona da ancak sabredenler kavuşturulur!"
Kendilerine bilgi verilmiş olanlar, 'Yazık size, inanan ve erdemli davranan için ALLAH'ın ödülü daha iyidir,' dediler. Buna ancak sabredenler kavuşturulur.
İlim verilenler*: "Size yazıklar olsun! İnanan ve salihatı* yapan kimselere Allah'ın vereceği ödül daha hayırlıdır. Buna sabredenlerden* başkası kavuşamaz." dediler.
And those who were blessed with knowledge said: "Woe to you! The reward from God is far better for those who believe and do good works. And none attains it except the steadfast."
But those given knowledge said: “Woe to you! The reward of God is better for him who believes and works righteousness”; and none is granted it save the patient.
But those who had been given knowledge said, ‘Woe to you! Allah’s reward is better for those who have iman and act rightly. But only the steadfast will obtain it.’
As for those who were blessed with knowledge, they said, "Woe to you, GOD's recompense is far better for those who believe and lead a righteous life." None attains this except the steadfast.
And those who were blessed with knowledge said: "Woe to you! The reward from God is far better for those who believe and do good work. And none attains it except the steadfast."
Those who were blessed with knowledge said, "Woe to you! The reward from God is far better for those who acknowledge and promote reforms. None attains it except the steadfast."