"Hayır, siz zaten inanan kimseler değildiniz." derler.
Uyulanlar da şöyle diyecekler: "Siz zaten inanmıyordunuz."
(Uyulanlar ise) şöyle diyecekler: "Aksine siz inananlar değildiniz.
Derler ki, "Aslında siz onaylamış kimseler değildiniz."
"Hayır, siz zaten inanan kimseler değildiniz." derler.
Onlar da şöyle cevap verirler: "Hayır, siz inanan kimseler değildiniz.
"Hayır!" diyecekler; "Aslında, inanmıyordunuz!"
(Diğerleri) "Asla" diyecekler, "Siz zaten hiç inanmamıştınız!
Ötekiler dediler: "Hayır, siz zaten inanmıyordunuz?"
(Diğerleri de:) "Hayır" derler. "Zaten sizler mü'min kimseler değildiniz."
(Bunlar da): "Hayır, siz inanmamıştınız,
Ötekiler, "Hayır" diyecekler, "aslında siz kendiniz imandan zerre kadar nasip almamıştınız!
Diğerleri de onlara şöyle derler: "Hayır, siz zaten mü'min kimseler değildiniz."
Yok, diyorlardır: siz inanmamıştınız
(Ötekiler de): "Hayır, dediler, zaten siz kendiniz inanan insanlar değildiniz."
(Diğerleri de:) "Hayır" derler. "Zaten sizler inançlılar / inançlı olmuşlar değildiniz."
(Metbu'ları da:) "Hayır, siz (esasen) iman ediciler değildiniz", derler,
Onlar da derler ki: Hayır, siz zaten iman edenler olmamıştınız.
Diğerleri de derler ki; -Hayır, siz inanan kimseler değildiniz.
(29-32) "Hayır, bilakis! derler öbürleri, siz zaten iman eden kimseler değildiniz. Hem bizim, sizi zorlayacak bir gücümüz yoktu ki! Bilakis, siz azgın bir güruh idiniz!" "Ne dersek boş! Artık Rabbimizin azap hükmü hakkımızda kesinleşti. Biz hak ettiğimiz cezayı mutlaka tadacağız. Evet, sizi biz kışkırttık, çünkü biz de azmış durumdaydık."
(Onlar da) dediler ki: "Hayır, siz iman etmediniz (bildirilenlere)!"
Derler ki, 'Aslında siz inanmış kimseler değildiniz.'
"Hayır, siz zaten inanan kimseler değildiniz." derler.
They replied: "No, it was you who were not believers. "
Those will say: “Nay, you were not believers,
The others will say, ‘The truth is that you were not muminun.
They will respond, "It is you who were not believers.
They replied: "No, it was you who were not believers."
They replied: "No, it was you who were not those who acknowledge."