"Onlara, bana emrettiklerinden başkasını söylemedim. Benim ve sizin Rabb'iniz olan Allah'a kulluk edin dedim. Ben içlerinde olduğum sürece onlara gözetleyiciydim. Fakat beni vefat ettirince onların üzerinde gözetleyici yalnızca Sen oldun. Ve Sen, Her Şeye Tanıksın."
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | ma | ||
2 | kultu | ben söylemedim | قول |
3 | lehum | onlara | |
4 | illa | başka | |
5 | ma | şeyden | |
6 | emerteni | bana emrettiğin | امر |
7 | bihi | onu | |
8 | eni | ||
9 | a'budu | kulluk edin | عبد |
10 | llahe | Allah'a | |
11 | rabbi | benim Rabbim | ربب |
12 | ve rabbekum | ve sizin Rabbiniz olan | ربب |
13 | ve kuntu | idim | كون |
14 | aleyhim | onlar üzerine | |
15 | şehiden | şahid | شهد |
16 | ma | ||
17 | dumtu | olduğum sürece | دوم |
18 | fihim | onların içinde | |
19 | felemma | fakat | |
20 | teveffeyteni | sen beni vefat ettirince | وفي |
21 | kunte | sen oldun | كون |
22 | ente | sen | |
23 | r-rakibe | gözetleyen | رقب |
24 | aleyhim | onları | |
25 | ve ente | ve sen | |
26 | ala | üzerine | |
27 | kulli | her | كلل |
28 | şey'in | şey | شيا |
29 | şehidun | şahitsin | شهد |
"Ben onlara, ancak bana emrettiğini söyledim. 'Benim de rabbim, sizin de rabbiniz olan Allah'a kulluk ediniz' dedim. İçlerinde bulunduğum müddetçe onlar üzerinde kontrolcü idim. Beni vefat ettirince, artık onlar üzerinde gözetleyici yalnız sen oldun. Sen her şeyi hakkı ile görensin."
"Ben onlara, yalnızca senin bana emrettiğin (şu esası) söyledim: ‘Benim de Rabbim, sizin de Rabbiniz olan Allah'a kulluk edin!'* İçlerinde bulunduğum sürece durumlarına şahittim. Beni vefat ettirince* artık onlar üzerine gözetleyici yalnız sen oldun. Sen her şeye şahitsin.
"Ben onlara ‘Efendim ve Efendiniz olan ALLAH'a hizmet edin' diye bana emrettiğinden başkasını demedim. Aralarında bulunduğum sürece onlara tanıktım. Canımı aldıktan sonra ise sen onların üzerine gözetleyici oldun. Sen her şeye Tanıksın."
"Onlara, bana emrettiklerinden başkasını söylemedim. Benim ve sizin Rabb'iniz olan Allah'a kulluk edin dedim. Ben içlerinde olduğum sürece onlara gözetleyiciydim. Fakat beni vefat ettirince* onların üzerinde gözetleyici yalnızca Sen oldun. Ve Sen, Her Şeye Tanıksın."
Bana ne emrettiysen onlara onu söyledim. "Benim Rabbim* ve sizin de Rabbiniz olan Allah'a kul olun" dedim. Aralarında bulunduğum sürece onlara şahittim. Beni vefat ettirdikten* sonra onlar, sadece senin gözlemin altındaydılar. Her şeye şahit olan sensin.
"Bana verdiğin buyruklardan başka bir şey söylemedim: ‘Hem benim Efendim hem de sizin Efendiniz olan Allah'a hizmet edin!' Aralarında bulunduğum süre içinde onlara tanık oldum. Yaşamıma son verdikten sonra, artık, onların üzerinde, Gözetleyen, Sen oldun. Çünkü Sen, her şeye Tanıksın!"
Ben onlara bana emrettiğin, "Benim Rabbim ve sizin Rabbiniz olan Allah'a kulluk edin!" demekten başka bir şey söylemedim. Ve onların arasında yaşadığım sürece yaptıklarına şahitlik ettim. Fakat ne zaman ki Sen benim canımı aldın, artık onların gözetleyicisi yalnızca Sen oldun. Zaten Sen, her bir şeye ta özünden şahitsin.
"Onlara, senin bana emrettiğin şu sözden başka bir şey söylemedim: 'Benim Rabbim ve sizin de Rabbiniz olan Allah'a kulluk edin.' İçlerinde olduğum sürece üzerlerine tanıktım. Sen beni vefat ettirince üzerlerine yalnız sen gözetleyici oldun. Ve sen zaten her şey üzerinde bir Şehidsin, bir tanıksın."
"Ben onlara bana emrettiklerinin dışında hiç bir şeyi söylemedim. (O da şuydu:) 'Benim de Rabbim, sizin de Rabbiniz olan Allah'a kulluk edin.' Onların içinde kaldığım sürece, ben onların üzerinde bir şahidim. Benim (dünya) hayatıma son verdiğinde, üzerlerindeki gözetleyici Sen'din. Sen her şeyin üzerine şahid olansın."
Sen bana ne emrettinse, ben onlara sadece onu söyledim. Hep "Rabbim ve Rabbiniz olan Allah'a kulluk edin!" dedim. Aralarında bulunduğum müddetçe üzerlerinde kontrolcü idim. Ne zaman ki beni içlerinden aldın, onları gözetleyen yalnız Sen kaldın. Zaten Sen herşeye şahitsin."
Ben onlara (söylememi) emrettiğin şeyden başkasını söylemedim: 'Benim Rabbim ve sizin Rabbiniz (olan) Allaha kulluk edin (dedim). Ve onların arasında yaşadığım sürece yaptıklarına şahitlik ettim: Ama Sen bana ölümü verdikten sonra onların koruyucusu yalnız Sen oldun: Zaten Sen her şeye şahitsin.
"Ben onlara, sadece bana emrettiğin şeyi söyledim: Benim de Rabbim, sizin de Rabbiniz olan Allah'a kulluk edin (dedim.) Aralarında bulunduğum sürece onlara şahit (ve örnek) idim. Ama beni içlerinden aldığında, artık üzerlerine gözetleyici yalnız sen oldun. Sen, her şeye hakkıyla şahitsin."
sen bana ne emrettinse ben onlara ancak onu söyledim: hep rabbim ve rabbiniz Allaha kulluk edin dedim ve içlerinde bulunduğum müddetce üzerlerinde şahid idim, vaktaki beni içlerinden aldın üzerlerinde murakıb ancak sen kaldın ve zaten sen her şey'e şahidsin
"Ben onlara: Benim ve sizin Rabbiniz olan Allah'a kulluk edin, diye senin bana emretmiş olduğundan başka bir şey söylemedim. Ben onların içinde olduğum sürece onları kolladım, fakat sen beni vefat ettirince onları gözetleyen (yalnız) Sen oldun. Sen herşeyi görensin.
"Ben onlara bana buyurduklarının dışında hiç bir şeyi söylemedim. (O da şuydu:) 'Benim de rabbim, sizin de rabbiniz (olan) Tanrı'ya kulluk edin.' Onların içinde kaldığım sürece, ben onların üzerinde bir şahidim. Benim hayatıma son verdiğinde, üzerlerindeki gözetleyici sendin. Sen herşeyin üzerine şahid olansın."
Ben onlara senin bana emretdiğinden başkasını söylemedim, (dediğim hep şu idi:) "Benim de Rabbim, sizin de Rabbiniz olan Allaha kulluk edin. Ben içlerinde bulunduğum müddetçe üzerlerinde bir kontrolcu idim. Fakat vakta ki Sen beni (içlerinden) aldın, üstlerinde nigehban yalınız Sen oldun. (Zaten) Sen (her zaman) her şey'e hakkıyle şahidsin".
Ben; onlara Senin bana buyuduğundan başkasını söylemedim. Rabbım ve Rabbınız olan Allah'a kulluk edin, dedim. Ben, aralarında bulunduğum sürece üzerlerine şahid idim. Beni öldürdüğünde onların murakıbı Sensin. Sen herşeye şahidsin.
Ben onlara "Rabbim ve Rabbimiz olan Allah'a kulluk edin" diye; senin bana emrettiğin dışında bir şey söylemedim. Aralarında bulunduğum sürece onlara şahit oldum. Beni öldürdüğün zaman da onları sen gözetiyordun. Sen, her şeye şahitsin.
(116-118) Hem Allah Teala: "Ey Meryem oğlu İsa!" Sen mi insanlara "Beni ve annemi Allah'tan başka iki tanrı edinin" dedin? sorguladığı vakit o şöyle diyecek: "Haşa! Sen şerikden ve her noksandan münezzehsin Ya Rabbi! Hakkım olmayan bir şeyi söylemem doğru olmaz, bana yakışmaz." "Hem söylediysem malumundur elbet. Benim varlığımda olan her şeyi Sen bilirsin, ama ben Sen'in Zatında olanı bilemem. Bütün gaybleri hakkıyla bilen ancak Sen'sin." "Sen ne emrettinse ben onlara, bundan başka bir şey söylemedim. Dediğim hep şu idi: "Rabbim ve Rabbiniz olan Allah'a kulluk edin." "Ya Rabbi! Ben aralarında olduğum müddetçe onları kolladım. Fakat vakta ki Sen beni aralarından tutup aldın, onları görüp denetleyen yalnız Sen kaldın. Sen gerçekten her zaman, her şeye hakkıyla şahitsin. Eğer onları cezalandırırsan, şüphe yok ki onlar Sen'in kullarındır. Onları affedersen, aziz-u hakim (üstün kudret, tam hüküm ve hikmet sahibi) ancak Sen'sin."
"Onlara: 'Benim ve sizin Rabbiniz olan Allah'a kulluk bilincine erin' diye senin bana emrettiğinden başka bir şey söylemedim.. . Ben aralarında bulunduğum sürece üzerlerine şahit idim. . . Beni vefat ettirdin! Onlar üzerine Rakıyb sen oldun!. . Sensin her şey üzerine şahit!"
'Ben onlara 'Rabbim ve Rabbiniz olan ALLAH'a kulluk edin' diye bana emrettiğinden başkasını demedim. Aralarında bulunduğum sürece onlara tanıktım. Canımı aldıktan sonra ise sen onların üzerine gözetleyici oldun. Sen her şeye Tanıksın.'
"Onlara, bana emrettiklerinden başkasını söylemedim. Benim ve sizin Rabb'iniz olan Allaha kulluk edin dedim. Ben içlerinde olduğum sürece onlara gözetleyiciydim. Fakat beni vefat ettirince* onların üzerinde gözetleyici yalnızca Sen oldun. Ve Sen, Her Şeye Tanıksın.".
"I only said to them what You commanded me to say, that you shall serve God my Lord and your Lord; and I was witness over them as long as I was with them, but when You took me, You were watcher over them. You are witness over all things."
“I said not to them but what Thou commandedst me: ‘Serve God, my Lord and your Lord.’ And I was a witness to them while I was among them; but when Thou tookest me, Thou wast the watcher over them; and Thou art witness to all things.
I said to them nothing but what You ordered me to say: "Worship Allah, my Lord and your Lord. " I was a witness against them as long as I remained among them, but when You took me back to You, You were the One watching over them. You are Witness of all things.
"I told them only what You commanded me to say, that: 'You shall worship GOD, my Lord and your Lord.' I was a witness among them for as long as I lived with them. When You terminated my life on earth, You became the Watcher over them. You witness all things.
"I only said to them what You commanded me to say, that you shall serve God my Lord and your Lord; and I was witness over them as long as I was with them, but when You terminated my life, You were watcher over them. You are witness over all things."
"I only said to them what You commanded me to say, that you shall serve God my Lord and your Lord; and I was witness over them as long as I was with them, but when You took me, You were watcher over them. You are witness over all things."