Halkının büyüklük taslayan meleleri dediler ki: "Ey Şu'ayb! Seni ve seninle birlikte iman edenleri ya yurdumuzdan çıkaracağız ya da bizim milletimize döneceksiniz." O da: "Kerih görsek de mi?" dedi.
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | kale | dediler ki | قول |
2 | l-meleu | ileri gelenler | ملا |
3 | ellezine | kimseler | |
4 | stekberu | büyüklük taslayan | كبر |
5 | min | -nden | |
6 | kavmihi | kavmi- | قوم |
7 | lenuhricenneke | mutlaka seni çıkarırız | خرج |
8 | ya şuaybu | Şu'ayb | |
9 | vellezine | ve kimseleri | |
10 | amenu | inanan(ları) | امن |
11 | meake | seninle beraber | |
12 | min | -den | |
13 | karyetina | kentimiz- | قري |
14 | ev | ya da | |
15 | leteudunne | dönersiniz | عود |
16 | fi | ||
17 | milletina | dinimize | ملل |
18 | kale | dedi ki | قول |
19 | evelev | bile mi? | |
20 | kunna | biz | كون |
21 | karihine | istemezsek | كره |
Kavminden büyüklük taslayan ileri gelenler dediler ki: "Ey Şu'ayb, ya mutlaka seni ve seninle beraber inananları şehrimizden çıkartırız, ya da dinimize dönersiniz!" Şu'ayb dedi ki: "İstemesek de mi?"
(Şuayb'ın) kavminden kibirli yöneticiler demişti ki: "Ey Şuayb! Ya mutlaka seni ve seninle birlikte inananları şehrimizden çıkaracağız* ya da dinimize döneceksiniz!"* (Şuayb şu) cevabı vermişti: "İstememiş olsak da mı?
Halkının büyüklük taslayan ileri gelenleri, "Şuayb, ya seni ve seninle beraber iman edenleri kentimizden süreceğiz ya da dinimize geri dönersin!" dediler. O da şöyle dedi: "Biz istemesek de mi?"
Halkının büyüklük taslayan meleleri* dediler ki: "Ey Şu'ayb! Seni ve seninle birlikte iman edenleri ya yurdumuzdan çıkaracağız ya da bizim milletimize* döneceksiniz." O da: "Kerih* görsek de mi?" dedi.
Halkı içinden büyüklük taslayan itibarlı kişiler şöyle dediler: "Bak Şuayb! Ne pahasına olursa olsun seni bu ülkeden çıkaracağız, seninle birlikte inananları da öyle. Tek çare bizim düzenimize dönmenizdir." Şuayb dedi ki "Biz istemesek de mi?"
Toplumu arasındaki büyüklük taslayanların ileri gelenleri, şöyle dediler: "Ey Şuayb! Seni ve seninle birlikte inananları, ya kesinlikle kentimizden çıkarırız ya da kesinlikle bizim dinimize dönersiniz!" Dedi ki: "Ya istemiyorsak?"
Kavminin büyüklük taslayan seçkinleri "Ey Şuayb!" dediler, "Ya seni ve beraberindeki mü'minleri yurdumuzdan sürüp çıkarırız, ya da bizim inanç sistemimize geri dönersin!" (Şuayb) dedi ki: "Peki, ya razı olmazsak?
Toplumunun büyüklük taslayan kodamanları dediler ki: "Ey Şuayb! Ya kesinlikle milletimize dönersiniz yahutta seni ve seninle birlikte inananları kentimizden çıkarırız." Dedi ki: "Ya istemiyorsak; zor ve baskıyla mı?"
Kavminin önde gelenlerinden büyüklük taslayanlar (müstekbirler) dediler ki: "Ey Şuayb, seni ve seninle birlikte iman edenleri ya ülkemizden sürüp çıkaracağız veya mutlaka bizim dinimize geri döneceksiniz." (Şuayb:) "Biz istemesek de mi?" dedi.
Kavminden büyüklenmek isteyen cumhur cemaat dediler ki: "Ey Şuayb, mutlaka seni ve seninle birlikte iman edenleri memleketimizden çıkaracağız, ya da muhakkak dinimize döneceksiniz." Dedi ki: "İstemesek de mi?"
Kavmi içinde ileri gelen, kendini beğenmiş o kurumlu kimseler: "Ey Şuayb!" dediler, "Hiç şüphen olmasın ki, seni ve inanan yoldaşlarını ülkemizden sürgün edeceğiz, meğer ki, kesin bir biçimde bizim yolumuza dönersiniz!" (Şuayb): "Peki, ya bunu yürekten istemiyorsak?" dedi,
Şu'ayb'ın kavminden büyüklük taslayan ileri gelenler dediler ki: "Ey Şu'ayb! Andolsun, ya kesinlikle bizim dinimize dönersiniz ya da mutlaka seni ve seninle birlikte inananları memleketimizden çıkarırız." Şu'ayb, "İstemesek de mi?" dedi.
Kavminden büyüklenmek isteyen cumhur cemaat, ya Şuayb! kat'iyyen, dediler: Seni de seninle beraber iyman edenleri de memleketimizden çıkarırız, yahud ki sureti kat'iyede milletimize dönersiniz; ya, dedi, istemezsek de mi?
Kavminden büyüklük taslayan ileri gelenler dediler ki: "Ey Şu'ayb, mutlaka seni ve seninle beraber inananları kentimizden çıkarırız, ya da dinimize dönersiniz!" Dedi ki: "İstemesek de mi (bizi yurdumuzdan çıkaracak veya dinimizden döndüreceksiniz)?
Kavminin önde gelenlerinden büyüklenenler dediler ki: "Ey Şuayb, seni ve seninle birlikte inananları ya ülkemizden sürüp çıkaracağız veya mutlaka bizim dinimize geri döneceksiniz." (Şuayb) "Biz istemesek de mi?" dedi.
Onun kavminden (iman etmeyi) kibirlerine yediremeyen kodamanlar şöyle dedi: "Ey Şuayb, seni ve beraberindeki iman edenleri ya muhakkak memleketimizden çıkaracağız, yahud mutlaka bizim dinimize döneceksiniz". O: "Ya istemesek de mi?" dedi.
Kavminden büyüklük taslayan ileri gelenler dediler ki: Ey Şuayb; seni ve beraberindeki inanmış olanları, ya memleketimizden çıkarırız veya mutlaka bizim dinimize dönersiniz. Dedi ki: İstemezsek de mi?
O'nun kavminden büyüklük taslayan ileri gelenleri, dediler ki: -Ey Şuayb! Elbette seni ve seninle birlikte iman edenleri ülkemizden çıkaracağız. Ya da siz bizim yolumuza geri döneceksiniz!
Halkından kibirlenen eşraf grubu: "Bak Şuayb!" dediler, "yeminle söylüyoruz:Ya tekrar dinimize dönersiniz. Ya da seni de, sana inanan taraftarlarını da ülkemizden süreriz!"Şuayb şöyle cevap verdi: "Peki, istemesek de mi dinimizden döndürüp süreceksiniz (Ya istemezsek ne olacakmış!)
(Şuayb'ın) halkından, kendilerini büyük gören ileri gelenler dediler ki: "Ey Şuayb! Kesinlikle, ya seni ve seninle beraber iman edenleri şehrimizden çıkaracağız ya da mutlaka bizim atalarımızın dinine döneceksiniz".. . (Şuayb da): "İstemesek de mi?" dedi.
Halkının büyüklük taslayan ileri gelenleri, 'Şuayb, ya seni ve seninle beraber inananları kentimizden süreceğiz ya da dinimize geri dönersin!,' dediler. O da şöyle dedi: 'Biz istemesek de mi?'
Halkından büyüklük taslayan ileri gelenler, dediler ki: "Ey Şu'ayb! Seni ve seninle birlikte iman edenleri ya yurdumuzdan çıkaracağız ya da bizim milletimize* döneceksiniz." O da: "Kerih* görsek de mi?" dedi.
And the leaders who became arrogant form among his people said: "We will drive you out of our town Shu'ayb, along with those who believed with you, or else you will return to our creed!" He said: "Would you force us"
Said the eminent ones who had waxed proud among his people: “We will turn thee, O Shuʿayb, and those who heed warning with thee, out of our city if you return not to our creed.” He said: “Even though we be unwilling?
The ruling circle of those of his people who were arrogant said, ‘We will drive you out of our city, Shu‘ayb, you and those who have iman along with you, unless you return to our religion. ’ He said, ‘What, even though we detest it?
The arrogant leaders among his people said, "We will evict you, O Shu'aib, together with those who believed with you, from our town, unless you revert to our religion." He said, "Are you going to force us?
And the leaders who became arrogant from among his people said: "We will drive you out of our town Shu'ayb, along with those who have believed with you, or you shall return to our creed!" He said: "Will you force us?"
The leaders who became arrogant from among his people said, "We will evict you Shuayb, along with those who acknowledged, or else you will return to our creed!" He said, "Even though we detest?"