Ey iman edenler! Öldürülmelerde size kısas yazıldı; hüre hür, abde abd, kadına kadın. Ancak öldüren, öldürülenin kardeşi tarafından bağışlanırsa; örfe uygun şekilde, diyeti iyilikle ödemelidir. Bu Rabb'inizden bir hafifletme ve rahmettir. Bundan sonra kim haddi aşarsa, onun için can yakıcı bir azap vardır.
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | ya eyyuha | ey | |
2 | ellezine | kimseler | |
3 | amenu | iman edenler | امن |
4 | kutibe | yazıldı | كتب |
5 | aleykumu | size | |
6 | l-kisasu | kısas | قصص |
7 | fi | ||
8 | l-katla | öldürmelerde | قتل |
9 | l-hurru | hür | حرر |
10 | bil-hurri | hür ile | حرر |
11 | vel'abdu | köle | عبد |
12 | bil-abdi | köle ile | عبد |
13 | vel'unsa | kadın | انث |
14 | bil-unsa | kadın ile | انث |
15 | femen | kimse | |
16 | ufiye | affedilen | عفو |
17 | lehu | kendisi | |
18 | min | tarafından | |
19 | ehihi | kardeşi | اخو |
20 | şey'un | bir şey | شيا |
21 | fettibaun | artık uymalıdır | تبع |
22 | bil-mea'rufi | örfe | عرف |
23 | veeda'un | ve (diyeti) ödemelidir | ادي |
24 | ileyhi | ona | |
25 | biihsanin | güzelce | حسن |
26 | zalike | bu | |
27 | tehfifun | bir hafifletme | خفف |
28 | min | tarafından | |
29 | rabbikum | Rabbiniz | ربب |
30 | ve rahmetun | ve rahmettir | رحم |
31 | femeni | artk kim | |
32 | a'teda | haddi aşarsa | عدو |
33 | bea'de | sonra | بعد |
34 | zalike | bundan | |
35 | fe lehu | onun için | |
36 | azabun | bir azab | عذب |
37 | elimun | acıklı | الم |
Ey iman edenler! Öldürülenler hakkında size kısas farz kılındı. Hüre hür, köleye köle, kadına kadın. Bununla beraber kim öldürülenin velisi tarafından bağışlanırsa, artık o zaman örfe uymak ve öldürülenin velisine güzellikle diyet ödemek gerekir. Bu, Rabbinizden bir hafifletme ve rahmettir. Kim bundan sonra zulüm yapmaya kalkışırsa, ona acı bir azap vardır.
Ey iman edenler! Öldürülenler hakkında kısas size farz kılındı: Hür kişiye karşılık bizzat o hür kişi, köleye karşılık bizzat o köle, kadına karşılık da bizzat o kadın. Kimin cezası, kardeşi (öldürülenin velisi) tarafından bir şey (karşılığı) bağışlanırsa, artık (taraflar) hakkaniyete uymalı ve (öldüren kişi gereken diyeti) ona (öldürdüğünün yakınlarına) güzellikle ödemelidir. Bu (söylenenler), Rabbinizden bir hafifletme ve merhamettir. Kim bundan sonra haddi aşarsa onun için elem verici bir azap vardır.
Gerçeği onaylayanlar! Öldürmede size eşitlik farz kılındı. Hürre karşı hür, köleye köle, kadına kadın... Ama kim öldürülenin hısımları tarafından bağışlanırsa, o zaman uygun olanı yapması ve diyeti güzelce ödemesi gerekir. Bu, Efendinizden bir hafifletme ve rahmettir. Bundan sonra kim sınırı aşarsa onun için acı bir azap var.
Ey iman edenler! Öldürülmelerde size kısas yazıldı; hüre hür, abde abd, kadına kadın. Ancak öldüren, öldürülenin kardeşi tarafından bağışlanırsa; örfe uygun şekilde, diyeti iyilikle ödemelidir. Bu Rabb'inizden bir hafifletme ve rahmettir. Bundan sonra kim haddi aşarsa, onun için can yakıcı bir azap vardır.
Müminler! Öldürülen insanlar konusunda size kısas farz kılındı. Bir hüre karşı bir hür, bir esire karşı bir esir, bir kadına karşı bir kadın (öldürülür, daha fazlası olmaz). Kim, öldürülenin kardeşi (mirasçısı) tarafından bir bedel karşılığı bağışlanırsa, marufa uysun ve bedeli güzelce ödesin. Böyle olması, Sahibiniz (Rabbiniz) tarafından yapılmış bir hafifletme ve bir iyiliktir. Kim bundan sonra da düşmanlığı sürdürürse, ona acı bir azap vardır.
Ey inanca çağırılanlar! Öldürülenler hakkında, size tıpkısı karşılık yazıldı: ‘Özgüre karşı özgür, tutsağa karşı tutsak ve kadına karşı kadın!' Fakat onun kardeşi tarafından bağışlanırsa, göreneğe uymalı ve güzellikle ödemelidir. Bu, Efendinizden bir yumuşatma ve rahmettir. Bundan sonra kim saldırırsa, onun için acı bir ceza vardır.
Siz ey iman edenler! Cinayete kurban gidenler hakkında size adil karşılık farz kılındı: Hüre karşılık hür, köleye karşılık köle, kadına karşılık kadın. Bunun üzerine her kim kardeşi tarafından bir şekilde bağışlanırsa, bu bağış makul bir biçimde uygulanmalı, tazminatı da ona güzellikle ödenmeli: İşte bu, Rabbiniz katından bir kolaylaştırma ve rahmettir. Kim ki bundan sonra haddi aşarsa, onun için şiddetli bir azap vardır.
Ey iman edenler! Öldürülenler hakkında üzerinize kısas yazılmıştır. Hür kişiye karşılık hür, köleye karşılık köle, dişiye karşılık dişi... Kim kardeşi tarafından herhangi bir şekilde affa uğrarsa, bu durumda örfü izlemek ve affedene en güzel biçimde bir ödeme yapmak gerekir. İşte bu, Rabb'inizden size bir hafifletme ve bir rahmettir. Kim bundan sonra azgınlık ve düşmanlık ederse onun için korkunç bir azap vardır.
Ey iman edenler, öldürülenler hakkında size kısas yazıldı (farz kılındı). Özgüre karşı özgür, köleye karşı köle ve dişiye karşı dişi. Fakat kimin (hangi katilin) lehine, onun (maktulün) kardeşi (varisi veya velisi) tarafından bağışlanırsa, artık (yapılması gereken) örfe uymak (ve) ona (maktulün varis veya velisine) güzellikle (diyet) ödemektir. Bu, Rabbinizden bir hafifletme ve bir rahmettir. Artık kim bundan sonra tecavüzde bulunursa, onun için elem verici bir azab vardır.
Ey iman edenler, öldürülenler hakkında üzerinize kısas yazıldı. Hüre hür, köleye köle, dişiye dişi. Bununla birlikte her kim kardeşi tarafından kısmen bağışlanırsa, o vakit görev, birinin geleneğe uyması birinin de ona borcunu güzellikle ödemesidir. Bu, Rabbinizden bir hafifletme ve bir rahmetttir. Her kim, bunun ardından yine tecavüz ederse, artık ona pek elem veren bir azap vardır.
Siz, ey imana ermiş olanlar! Öldürme (olayların)da adil karşılık (kısas) size farz kılındı: Hür için hür, köle için köle ve kadın için kadın. Ve eğer kardeşi tarafından suçlu kimse (nin suçunun bir bölümünü) bağışlanmışsa, bu (bağış) uygun şekilde tatbik edilmeli ve kardeşine tazminatı güzellikle ödenmelidir. Bu, Rabbinizden bir hafifletme ve bir rahmettir. Buna rağmen hak ve adalet sınırlarını bilerek ve isteyerek ihlal eden için şiddetli azap vardır.
Ey iman edenler! Öldürülenler hakkında size kısas farz kılındı. Hüre karşı hür, köleye karşı köle, kadına karşı kadın kısas edilir. Ancak öldüren kimse, kardeşi (öldürülenin varisi, velisi) tarafından affedilirse, aklın ve dinin gereklerine uygun yol izlemek ve güzellikle diyet ödemek gerekir. Bu, Rabbinizden bir hafifletme ve rahmettir. Bundan sonra tecavüzde bulunana elem dolu bir azap vardır.
Ey o bütün iman edenler! Maktuller hakkında üzerinize kısas yazıldı: hürre hür, köleye köle, dişiye dişi, bunun üzerine her kim kardeşinden cüz'i bir afve mazhar olursa o vakit vazife birinin o marufu takib etmesi birinin de ona borcunu güzellikle ödemesidir bu, rabbınızdan bir tahfif ve bir rahmettir, her kim bunun arkasından yine tecavüz ederse artık ona elim bir azab vardır
Ey inananlar, öldürmelerde kısas size farz kılındı. (Katilin de öldürülmesi gerekir). Hüre hür, köleye köle, kadına kadın. Kardeşi tarafından kısmen affedilen kimse, örfe uyup o(affeden kardeşi)ne güzelce (diyeti) ödemelidir! Bu, Rabbiniz tarafından bir hafifletme ve acımadır. Kim bundan sonra da saldırıya kalkarsa artık onun için acı bir azab vardır.
Ey inananlar, öldürülenler hakkında size kısas yazıldı (farz kılındı). Özgüre karşı özgür, köleye karşı köle ve dişiye karşı dişi. Fakat kim (hangi katilin) lehine, onun (maktülün) kardeşi (varisi veya velisi) tararfından bağışlanırsa, artık (yapılması gereken) örfe uymak (ve) ona (maktülün varis veya velisine) güzellikle (diyet) ödemektir. Bu rabbinizden bir hafifletme ve bir rahmettir. Ancak kim bundan sonra tecavüzde bulunursa, onun için elem verici bir azap vardır.
Ey iman edenler, maktuller hakkında size kısas (misilleme) yazıldı (farzedildi). Hür, hür ile, köle, köle ile, dişi, dişi ile (kısas olunur). Fakat kimin (hangi kaatilin) lehinde maktulün kardeşi (velisi) tarafından cüz'i birşey afvolunursa (hemen kısas düşer). Artık örfe uymak (şer'in ve aklın iyi gördüğünü yapmak, borcu) ona (maktulün velisine) güzellikle ödemek (lazımdır). Bu, Rabbinizden bir hafifletme ve esirgemedir. O halde kim bu (afivden ve edadan) sonra (kaatile veya taraflarına muhaasame ve) tecavüzde bulunursa onun için pek acıklı bir azab vardır.
Ey iman edenler; öldürmede size kısas farz kılındı. Hür; hür ile, köle; köle ile, dişi; dişi ile. Ama kim de kardeşi tarafından affedilirse, ma'ruf olan emre ittiba etmeli ve ona güzellikle ödemelidir. Bu, Rabbınız tarafından bir hafifletme ve rahmettir. Kim, bundan sonra da tecavüzde bulunursa; onun için pek acıklı bir azab vardır.
-Ey İman edenler! Öldürülenler hakkında size kısas farz kılındı. Hür olan ile hür, köle ile köle, kadın ile kadın kısas olunur. Öldüren, ölenin kardeşi tarafından bağışlanmışsa, artık örfe uymak ve bağışlayana güzellikle diyet ödemek gerekir. Bu, Rabbinizden bir hafifletme ve rahmettir. Bundan sonra da tecavüzde bulunana elem verici azap vardır.
Ey iman edenler! Öldürülen kimselerin hakkını almak için size kısas farz kılındı. Hür hür ile, köle köle ile, dişi dişi ile kısas olunur. Ama kim, maktulün velisi tarafından affedilirse kısas düşer. Bundan sonra, diyeti ona güzel bir şekilde ve tam olarak ödemek gerekir. Bu esneklik Rabbiniz tarafından bir kolaylık ve lütuftur. Artık kim bundan sonra karşıdakinin hakkına tecavüz ederse, Ona son derece acı bir azap vardır.
Ey iman edenler, öldürme olaylarında kısas (eşitlik esasına dayalı uygulama) yazıldı üzerinize! Hürriyeti olana hür olan, köleliği yaşayana köle olan, dişiliği yaşayana da dişi kısas olur. Katil eğer öldürdüğünün kardeşi (veya varisi) tarafından (kısmen) affa uğrarsa, o takdirde örfe uyulmalı, (diyeti) ödenmelidir. Bu da Rabbinizden bir hafifletme ve rahmettir. Kim bundan sonra haddi aşarsa ona feci bir azap vardır.
İnananlar! Öldürmede size eşitlik farz kılındı. Hürre karşı hür, köleye köle, kadına kadın... Ama kim maktulun hısımları tarafından bağışlanırsa, o zaman uygun olanı yapması ve diyeti güzelce ödemesi gerekir. Bu, Rabbinizden bir hafifletme ve rahmettir. Bundan sonra kim sınırı aşarsa onun için acı bir azap var.
Ey iman edenler! Öldürülenler hakkında üzerinize kısas farz kılındı; hüre hür, köleye köle, kadına kadın. Ancak öldüren, öldürülenin kardeşi tarafından bağışlanırsa; örfe uygun şekilde, diyeti iylikle ödemelidir. Bu Rabb'inizden bir hafifletme ve rahmettir. Bundan sonra kim haddi aşarsa, onun için can yakıcı bir azap vardır.
O you who believe, equivalent execution in warfare has been decreed for you in the case of mass killings; the free for the free, and the slave for the slave, and the female for the female. Whoever is forgiven anything by his brother, then it is to be followed with good deeds and kindness towards him; that is an alleviation from your Lord, and a mercy. Whoever transgresses after that, he will have a painful retribution.
O you who heed warning: just requital is ordained for you concerning those killed: the freeman for the freeman, and the slave for the slave, and the female for the female. But whoso is pardoned anything by his brother, let the pursuance be according to what is fitting and the payment to him with good conduct; that is an alleviation and mercy from your Lord. And whoso transgresses after that, he has a painful punishment.
You who have iman! retaliation is prescribed for you in the case of people killed: free man for free man, slave for slave, female for female. But if someone is absolved by his brother, blood-money should be claimed with correctness and paid with good will. That is an easement and a mercy from your Lord. Anyone who goes beyond the limits after this will receive a painful punishment.
O you who believe, equivalence is the law decreed for you when dealing with murder - the free for the free, the slave for the slave, the female for the female. If one is pardoned by the victim's kin, an appreciative response is in order, and an equitable compensation shall be paid. This is an alleviation from your Lord and mercy. Anyone who transgresses beyond this incurs a painful retribution.
O you who believe, equivalence has been decreed for you in the case of those who are slain; the free for the free, and the slave for the slave, and the female for the female. Whoever is forgiven anything by his brother, then it is to be followed with kindness and goodness towards him; that is an alleviation from your Lord, and a mercy. Whoever transgresses after that, he will have a painful retribution.
O you who acknowledge, equivalent execution has been decreed for you in the cases of killings: the free for the free, the slave for the slave, and the female for the female. Whoever is forgiven anything by his brother, then it is to be followed with good deeds and kindness towards him; that is alleviation from your Lord, and a mercy. Whoever transgresses after that, he will have a painful retribution.