Ve şiddetli esen rüzgar Süleyman içindi. Onun isteğine uygun şekilde bereketli yerlere doğru eser giderdi. Biz, Her Şeyi Bilenleriz.
Süleyman'ın emrine de zorlu rüzgarı verdik. Onun emriyle, içinde bereketler yarattığımız ülkeye doğru eserdi. Biz her şeyi biliriz.
Kasırga (gibi esen) rüzgârı da Süleyman'ın hizmetine vermiştik; O'nun emriyle içinde bereketli kıldığımız toprağa doğru akardı (eserdi). Biz her şeyi bilenleriz.
Süleyman'a da, bereketli kıldığımız topraklara doğru esen boranın kumandasını verdik. Biz her şeyi iyi biliriz.
Ve şiddetli esen rüzgar Süleyman içindi. Onun isteğine uygun şekilde bereketli yerlere doğru eser giderdi. Biz, Her Şeyi Bilenleriz.
Süleyman'ın emrine de o şiddetli rüzgarı verdik. Bereketli kıldığımız toprağa onun emri ile eserdi. Biz her şeyi biliriz.
Ve Süleyman'a, ongun yerlere Onun buyruğuyla esip gitmesi için güçlü bir rüzgar verdik. Çünkü Biz, her şeyi biliriz.
Kendisini bereketli kıldığımız ülkeye doğru esip O'nun emriyle (çalışan gemileri) yüzdürsün diye şiddetli rüzgarları Süleyman'a (amade kıldık): zira Biziz her şeyin (yasasına) vakıf olan.
Ve Süleyman'a kasırgayı boyun eğdirdik. İçini bereketlerle doldurduğumuz toprağa doğru onun emriyle akıp giderdi. Her şeyi bilenleriz biz.
Süleyman için de, fırtına biçiminde esen rüzgara (boyun eğdirdik) ki, kendi emriyle, içinde bereketler kıldığımız yere akıp giderdi. Biz her şeyi bilenleriz.
Süleyman için de, bereketli kıldığımız yere doğru emriyle esip giden şiddetli rüzgarı verdik; Biz herşeyi biliriz.
Kutlu ülkeye doğru o'nun buyruğuyla esip gitsin diye o zorlu rüzgarı Süleyman'ın buyruğuna (Biz verdik); çünkü her şeyin aslını bilen Biziz.
Süleyman'ın hizmetine de güçlü esen rüzgarı verdik. Rüzgar, onun emriyle içinde bereketler yarattığımız yere eser giderdi. Biz, her şeyi hakkıyla bileniz.
Süleyman için de şiddetli rüzgarı ki o içine bereketler verdiğimiz Arza emriyle cereyan ediyordu ve biz her şeyi biliriz
Süleyman'a da fırtınayı (boyun eğdirmiştik). Onun emriyle, içinde bereketler yarattığımız yere akıp giderdi. Biz her şeyi biliriz.
Süleyman için de fırtına biçiminde esen rüzgara (boyun eğdirdik) ki, kendi buyruğuyla içinde bereketler kıldığımız yere akıp giderdi. Biz her şeyi bilenleriz.
Süleymana da şiddetli esen rüzgarı (müsehhar kıldık ki) bu kendisini içerisine (feyz-ü) bereket verdiğimiz yere onun emriyle akar götürürdü. Biz her şey'i bilenleriz.
Süleyman'a da şiddetli esen rüzgarı müsahhar kıldık. Rüzgar, onun emri ile mübarek kıldığımız yere doğru eserdi. Ve Biz, her şeyi bilenleriz.
Şiddetle esen rüzgarları da Süleyman'ın hizmetine sunmuştuk. Rüzgar onun emriyle, bereketlendirdiğimiz yere doğru eserdi. Biz her şeyi biliyorduk.
Süleyman'a da şiddetli rüzgarı amade kıldık. Rüzgar, onun emriyle kutlu beldeye doğru eserdi. Çünkü her şeyin gerçek mahiyetini Biz biliriz.
Süleyman'a da fırtınayı boyun eğdirdik.. . Onun (Süleyman'ın) hükmüyle, içinde bereketler oluşturduğumuz bölgeye doğru eserdi! Biz, her şeyde bilen biziz.
Süleyman'a da, bereketli kıldığımız topraklara doğru esen boranın kumandasını verdik. Biz her şeyi iyi biliriz.
Ve şiddetli esen rüzgar Süleyman içindi. Onun isteğine uygun şekilde bereketli yerlere doğru eser giderdi. Biz, her şeyi bilenleriz.
And to Solomon the gusting winds run by his command all the way to the land which We have blessed in. And We were aware of everything.
And to Solomon: the wind raging, running by his command to the land that We had blessed; and We knew everything.
And to Sulayman We gave the fiercely blowing wind, speeding at his command towards the land which We had blessed. And We had full knowledge of everything.
For Solomon, we committed the wind gusting and blowing at his disposal. He could direct it as he wished, to whatever land he chose, and we blessed such land for him. We are fully aware of all things.
Andto Solomon the gusting winds run by his command all the way to the land which We have blessed in. And We were aware of everything.
To Solomon the gusting winds run by his command all the way to the land which We have blessed. We were aware of everything.