O gün münafık erkekler ve münafık kadınlar, inanan kimselere: "Bize bakın da nurunuzdan biraz yararlanalım." derler. Onlara: "Arkanıza dönün de oradan nur arayın." denir. O anda aralarına kapısı olan bir duvar çekilir; duvarın iç tarafı rahmet, dış tarafında ise azap vardır.
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | yevme | o gün | يوم |
2 | yekulu | derler ki | قول |
3 | l-munafikune | münafık erkekler | نفق |
4 | velmunafikatu | ve münafık kadınlar | نفق |
5 | lillezine | ||
6 | amenu | mü'minlere | امن |
7 | nzuruna | bize bakın | نظر |
8 | nektebis | yararlanalım | قبس |
9 | min | -dan | |
10 | nurikum | sizin nurunuz- | نور |
11 | kile | denilir ki | قول |
12 | rciu | dönün | رجع |
13 | vera'ekum | arkanıza | وري |
14 | feltemisu | ve arayın | لمس |
15 | nuran | nur | نور |
16 | feduribe | sonra çekilir | ضرب |
17 | beynehum | aralarına | بين |
18 | bisurin | bir sur | سور |
19 | lehu | olan | |
20 | babun | kapısı | بوب |
21 | batinuhu | onun içinde | بطن |
22 | fihi | vardır | |
23 | r-rahmetu | rahmet | رحم |
24 | vezahiruhu | ve dış | ظهر |
25 | min | ||
26 | kibelihi | yönünde | قبل |
27 | l-azabu | azab | عذب |
O gün, münafık erkeklerle münafık kadınlar müminlere, "Bizi bekleyiniz, nurunuzdan bir parça alalım" derler. Kendilerine, "Arkanıza dönünüz de bir ışık arayınız!" denilir. Nihayet onların arasına içinde rahmet, dışında azap bulunan kapılı bir sur çekilir.
Münafık erkeklerle münafık kadınların müminlere "Bizi bekleyin, nûrunuzdan (ışığınızdan) bir parça nûr (ışık) alalım." diyeceği günde (kendilerine) "Arkanıza dönün de (orada) bir nûr (ışık) arayın!" denecektir. Onların arasına içinde merhamet, dışında azap bulunan kapılı bir sur çekilmiş (olacak)tır.*
O gün, ikiyüzlü erkekler ve kadınlar iman edenlere, "Bize bakın da sizin ışığınızdan alalım" diyecekler. Onlara, "Geriye dönün de ışık arayın" denir. Aralarına, iç taraftaki merhametle, dış taraftaki azabı ayıran kapılı bir engel konacaktır.
O gün münafık erkekler ve münafık kadınlar, inanan kimselere: "Bize bakın da nurunuzdan biraz yararlanalım." derler. Onlara: "Arkanıza dönün de oradan nur* arayın." denir. O anda aralarına kapısı olan bir duvar çekilir; duvarın iç tarafı rahmet, dış tarafında ise azap vardır.
O gün ikiyüzlü (münafık) erkeklerle ikiyüzlü kadınlar, müminlere şöyle derler: "Bize bakın da ışığınızdan yararlanalım." Onlara: "Arkanıza dönüp kendinize ışık arayın." denir. Sonra aralarına giriş kapısı olan bir duvar çekilir*. İç tarafında her türlü ikram, dış tarafında da azap olur.
O gün, ikiyüzlü erkekler ve ikiyüzlü kadınlar, inananlara, şöyle derler: "Bizi bekleyin; sizin ışığınızdan bir parça alalım!" Onlara, şöyle denilecek: "Arkanıza dönün; bir aydınlık arayın!" Artık, aralarına kapısı olan bir duvar çekilmiştir. Onun iç tarafında rahmet ve dış tarafında ondan önce ceza vardır.
O gün bütün münafık erkekler ve münafık kadınlar mü'minlere (şöyle diyecekler): "Bize bakın da ışığınızdan biz de yararlanalım!" Onlara denilecek ki: "Arkanızdaki (hayata) dönüp, kendinize (orada) bir ışık arayın!" Derken onlarla mü'minler arasına kapısı olan bir sur çekilecek, onun iç tarafında rahmet bulunacak, dış tarafında ise azap.
O gün ikiyüzlü erkeklerle ikiyüzlü kadınlar, iman edenlere şöyle derler: "Bize bakın da ışığınızdan bir parça alalım." Şöyle denir onlara: "Arkanıza dönün de bir ışık arayın." Nihayet aralarına kapısı olan bir sur çekilir. İçinde rahmet vardır onun. Dış tarafı ise azap.
O gün, münafık erkekler ile münafık kadınlar, iman edenlere derler ki: "(Ne olur) Bize bir bakın, sizin nurunuzdan birazcık alıp yararlanalım." Onlara: "Arkanıza (dünyaya) dönün de bir nur arayıp bulmaya çalışın" denilir. Derken aralarında kapısı olan bir sur çekilmiştir; onun iç yanında rahmet, dış yanında o yönden azab vardır.
O gün münafık erkeklerle, münafık kadınlar, iman edenlere şöyle diyecek: "Bize bakınız, nurunuzdan ışık alalım!" Denilecek ki: "Arkanıza dönün de bir nur araştırın." Derken aralarına kapısı olan bir sur çekilmiştir; içi, rahmet ondadır, dışı ise o yönden azaptır.
O Gün ikiyüzlü erkekler ve kadınlar imana ermiş olanlara: "Bizi bekleyin!" diyecekler, "Sizin nurunuzdan bir (parça) ışık alalım!" (Ama) onlara: "Geriye dönüp gidin ve (kendinize ait) bir ışık arayın!" denilecek. Bunun üzerine onlar(la müminler) arasına kapısı olan bir duvar çekilecek; içinde rahmet ve şefkat bulunacak, dışında ise azap.
Münafık erkeklerle münafık kadınların, iman edenlere, "Bize bakın ki sizin ışığınızdan biz de aydınlanalım" diyecekleri gün kendilerine, "Arkanıza (dünyaya) dönün de bir ışık arayın" denilecektir. Derken aralarına kapısı olan bir sur çekilir. Bunun iç tarafında rahmet, onlar (münafıklar) tarafındaki dış cihetinde ise azap vardır.
O gün ki o münafıklar ve münafıkalar o iyman edenlere şöyle diyecek: Bize bakınız nurunuzdan iktibas edelim, denilecek ki dönün gerinize de bir nur araştırın, derken aralarına bir sur çekilmiştir, bir kapısı vardır: İçi: rahmet onda, dışı ise o cihetten azab,
O gün münafık erkekler ve münafık kadınlar (cennete gitmekte olan) mü'minlere derler ki: "Bize bakın da sizin nurunuzdan yararlanalım." Onlara: "Arkanıza dönün de nur arayın!" denilir. Aralarına kapılı bir sur çekilir ki, onun içinde rahmet vardır, dış yönünde de azab.
O gün, münafık erkekler ile münafık kadınlar, inananlara derler ki: "(Ne olur) bize bir bakın, sizin nurunuzdan birazcık alıp yararlanalım." Onlara: "Arkanıza (dünyaya) dönün de bir nur arayıp bulmaya çalışın" denilir. Derken aralarında kapısı olan bir sur çekilmiştir; onun iç yanında rahmet, dış yanında o yönden azab vardır.
O günde ki erkek münafıklarla kadın münafıklar, iman etmiş olanlara "Bizi bekleyin. Nuurunuzdan bir parça ışık alalım" diyecekler) dir. (O gün onlara istihza suretiyle) "Dönün arkanıza da bir nuur arayın" denilmiş (denilecek), nihayet onlar (la iman etmiş olanlar) ın arasına kapılı bir dıvar çekilmişdir (çekilecekdir). (öyle ki) onun içinde rahmet, dış yanında da azab vardır.
O gün; münafık erkeklerle münafık kadınlar, iman edenlere: Bekleyin bizi; ışığınızdan faydalanalım, diyeceklerdir. Onlara: Dönün, arkanıza da bir ışık arayın, denilir. Nihayet onların arasına kapısının içinde rahmet, dışında azab olan bir sur çekilir.
O gün, münafık erkekler ve münafık kadınlar, iman edenlere: -Bekleyin bizi de, ışığınızdan faydalanalım, diyeceklerdir. -Arkanıza dönün de oradan ışık arayın, denilecektir ve aralarına kapısının içinde rahmet, dışında azap olan bir sur çekilecektir.
O gün münafık erkek ve kadınlar, müminlere: "N'olur," derler, "yüzümüze bir bakın da nurunuzdan biz de yararlanalım!" Bunun üzerine onlara şöyle denilir: "Arkanıza dönün de bir nur arayın!" Derken, aralarına bir duvar çekilir. Bu duvarın bir kapısı olup bu kapının iç tarafında rahmet, dış tarafında ise azap vardır.
O gün ikiyüzlü (münafık) erkekler ve ikiyüzlü kadınlar, iman edenlere: "Bizi bekleyin ki nurunuzdan yararlanalım" der! "Geriye dönün de bir nur araştırın" denildi. Derken aralarına kapısı olan bir sur (geçilmez perde) çekilir ki, onun batını (iç alemi) içinde rahmet vardır, onun zahiri azap tarafındandır.
O gün, ikiyüzlü erkekler ve kadınlar inananlara, 'Bize bakın da sizin ışığınızdan alalım,' diyecekler. Onlara, 'Geriye dönün de ışık arayın,' denir. Aralarına, iç taraftaki merhametle, dış taraftaki azabı ayıran kapılı bir engel konacaktır.
O gün münafık erkekler ve münafık kadınlar, inanan kimselere: "Bizi bekleyin de nurunuzdan biraz yararlanalım." derler. Onlara: "Arkanıza dönün de oradan nur* arayın." denir. O anda aralarına kapısı olan bir duvar çekilir; duvarın iç tarafı rahmet, dış tarafında ise azap vardır.
On that Day, the hypocrite men and the hypocrite women will say to those who believed: "Wait for us! Let us absorb some of your light. " It will be said: "Go back behind you, and seek light." So a barrier will be set up between them, whose gate separates mercy on the inner side, from retribution on the outer side.
The day the wavering men and the wavering women will say to those who heeded warning: “Wait for us, that we may acquire some of your light,” it will be said: “Go back behind you, and seek light.” And a wall will be set up between them having a door, the inward of which is Mercy, and the outward, to the fore thereof, is Punishment.
That Day the men and women of the hypocrites will say to those who have iman, ‘Wait for us so that we can borrow some of your light. ’ They will be told, ‘Go back and look for light!’ And a wall will be erected between them with a gate in it, on the inside of which there will be mercy but before whose exterior lies the punishment.
On that day, the hypocrite men and women will say to those who believed, "Please allow us to absorb some of your light." It will be said, "Go back behind you, and seek light." A barrier will be set up between them, whose gate separates mercy on the inner side, from retribution on the outer side.
On that Day, the hypocrite males and the hypocrite females will say to those who believed: "Wait for us! Let us absorb some of your light." It will be said: "Go back behind you, and seek light." So a barrier will be put forth between them, whose gate separates mercy on the inner side, from retribution on the outer side.
On that day, the hypocrite men and the hypocrite women will say to those who acknowledged: "Wait for us! Let us absorb some of your light." It will be said, "Go back behind you, and seek light." So a barrier will be set up between them, whose gate separates compassion on the inner side, from retribution on the outer side.