Onlardan sonra gelenler: "Rabb'imiz! Bizi ve bizden önce iman ile göç etmiş kardeşlerimizi bağışla. Kalplerimizde iman edenlere karşı kin bırakma. Rabb'imiz! Kuşkusuz Sen Çok Şefkatli, Rahmeti Kesintisizsin." derler.
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | vellezine | kimseler | |
2 | ca'u | gelen(ler) | جيا |
3 | min | ||
4 | bea'dihim | onlardan sonra | بعد |
5 | yekulune | derler ki | قول |
6 | rabbena | Rabbimiz | ربب |
7 | gfir | bağışla | غفر |
8 | lena | bizi | |
9 | veliihvanina | ve kardeşlerimizi | اخو |
10 | ellezine | ||
11 | sebekuna | bizden önce | سبق |
12 | bil-imani | inanmış olan | امن |
13 | ve la | ve | |
14 | tec'al | bırakma | جعل |
15 | fi | ||
16 | kulubina | kalblerimizde | قلب |
17 | gillen | bir kin | غلل |
18 | lillezine | karşı | |
19 | amenu | inananlara | امن |
20 | rabbena | Rabbimiz | ربب |
21 | inneke | elbette sen | |
22 | ra'ufun | çok şefkatli | راف |
23 | rahimun | çok merhametlisin | رحم |
Onlardan sonra gelenler şöyle derler: "Ey Rabbimiz! Bizi ve bizden önce inanan kardeşlerimizi bağışla. Kalplerimizde, inananlara karşı hiçbir kin bırakma! Ey Rabbimiz! Şüphesiz sen çok şefkatlisin; çok merhametlisin.
Bunların arkasından gelenler şöyle dua ederler: "Rabbimiz! Bizi ve imanda bizi geçmiş (bizden önce iman etmiş) kardeşlerimizi bağışla! İman edenlere kalplerimizde hiçbir kin bırakma! Rabbimiz! Şüphesiz ki sen çok şefkatlisin; çok merhametlisin!*
Onlardan sonra gelenler, "Efendimiz, bizi ve bizden önce gerçeği onaylamış olan kardeşlerimizi bağışla; kalbimizi iman edenlere karşı kin beslemekten koru. Efendimiz, sen şefkatlisin, Rahimsin" derler.
Onlardan sonra gelenler: "Rabb'imiz! Bizi ve bizden önce iman ile göç etmiş kardeşlerimizi bağışla. Kalplerimizde iman edenlere karşı kin bırakma. Rabb'imiz! Kuşkusuz Sen Çok Şefkatli, Rahmeti Kesintisizsin." derler.
Sonradan gelecek olanlar şöyle derler: "Sahibimiz (Rabbimiz)! Bizi ve bizden önce inanıp güvenmiş olan kardeşlerimizi bağışla; kalbimizde müminlere karşı bir kin oluşturma; Rabbimiz! Şüphesiz Sen çok şefkatlisin ve ikramın boldur".
Ve onlardan sonra gelenler, şöyle derler: "Efendimiz! Bizi ve bizden önce inanmış olan kardeşlerimizi bağışla ve inananlara karşı yüreklerimizde düşmanlık bırakma!" "Efendimiz! Kuşkusuz, Sen, Sevecensin; Merhametlisin!"
Onlardan sonra gelenler şöyle yakarırlar: "Rabbimiz! Bizi ve bizden önce imanla göçüp gitmiş olanları bağışla! İman edenlere ilişkin gönlümüzde en küçük bir kin bırakma! Rabbimiz! Şüphe yok ki Sen çok şefkatli, çok merhametlisin!
Onlardan sonra gelenler de şöyle derler: "Rabbimiz! Bizi ve bizden önce iman etmiş kardeşlerimizi affet; kalplerimizde, inananlara karşı bir düşmanlık bırakma! Rabbimiz, sen çok şefkatli, çok merhametlisin!"
Bir de onlardan sonra gelenler, derler ki: "Rabbimiz, bizi ve bizden önce iman etmiş olan kardeşlerimizi bağışla ve kalplerimizde iman edenlere karşı bir kin bırakma. Rabbimiz, gerçekten sen, çok şefkatlisin, çok esirgeyicisin."
Ve şunlar ki, onların arkalarından gelmişlerdir. Şöyle derler: "Ey Rabbimiz, bizleri ve önceden iman ederek bizleri geçmiş olan kardeşlerimizi bağışla ve gönüllerimizde, iman etmiş olanlara karşı kin tutturma! Ey Rabbimiz, şüphe yok ki, Sen çok şefkatlisin, çok merhametlisin!"
Onlardan sonra gelenler, "Ey Rabbimiz!" diye yalvarırlar, "Bizi ve bizden önce iman etmiş olan kardeşlerimizi bağışla ve imana ermiş olan(lardan hiçbiri)ne karşı kalplerimizde yersiz ve uygunsuz düşünce veya duygulara yer bırakma. Ey Rabbimiz! Sen şefkat Sahibisin, rahmet kaynağısın!"
Onlardan sonra gelenler ise şöyle derler: "Ey Rabbimiz! Bizi ve bizden önce iman etmiş olan kardeşlerimizi bağışla. Kalplerimizde, iman edenlere karşı hiçbir kin tutturma! Ey Rabbimiz! Şüphesiz sen çok esirgeyicisin, çok merhametlisin."
Ve şunlar ki arkalarından gelmişlerdir, Şöyle derler: ya Rabbena bizlere ve önden iyman ile bizi geçmiş olan kardeşlerimize mağfiret buyur ve gönüllerimizde iyman etmiş olanlara karşı kin tutturma ya Rabbena şübhe yok ki sen raufsun, rahimsin.
Onlardan sonra gelenler derler ki: "Rabbimiz, bizi ve bizden önce inanmış olan kardeşlerimizi bağışla, kalblerimizde inananlara karşı bir kin bırakma! Rabbimiz, Sen çok şefkatli çok merhametlisin!"
Bir de onlardan sonra gelenler derler ki: "Rabbimiz, bizi ve bizden önce inanmış olan kardeşlerimizi bağışla ve kalplerimizde inananlara karşı bir kin bırakma rabbimiz; gerçekten sen çok şefkatlisin, çok esirgeyicisin."
Bunların arkasından gelenler (şöyle) derler: "Ey Rabbimiz, bizi ve iman ile daha önden bizi geçmiş olan (din) kardeşlerimizi yarlığa iman etmiş olanlar için kalblerinizde bir kin bırakma. Ey Rabbimiz, şübhesiz ki sen çok esirgeyicisin, çok merhametlisin".
Onlardan sonra gelenler ise derler ki: Rabbımız, bizi ve bizden önce iman etmiş olan kardeşlerimizi bağışla. Ve iman etmiş olanlar için kalblerimizde kin bırakma. Rabbımız, muhakkak ki Sen; Rauf'sun, Rahim'sin.
Onlardan sonra gelenler de: -Rabbimiz, bizi ve bizden önce iman eden kardeşlerimizi bağışla, kalbimizde iman edenlere karşı bir kin bırakma! Rabbimiz, sen çok şefkatli, çok merhametlisin! dediler.
Onlardan sonra gelenler (başta muhacirler olarak, kıyamete kadar gelecek müminler): "Ey kerim Rabbimiz, derler, bizi ve bizden önceki mümin kardeşlerimizi affeyle! İçimizde müminlere karşı hiçbir kin bırakma! Duamızı kabul buyur ya Rabbena, çünkü Sen raufsun, rahimsin!" (şefkat ve ihsanın son derece fazladır).
Onlardan, sonra gelenler şöyle derler: "Rabbimiz! Bizi ve imanda bizden öne geçmiş olan kardeşlerimizi mağfiret et, kalplerimizde iman etmiş olanlar için hatalı düşünce ve duygu oluşturma.. . Rabbimiz! Muhakkak ki sen Rauf'sun, Rahıym'sin. "
Onlardan sonra gelenler, 'Rabbimiz, bizi ve bizden önce inanmış olan kardeşlerimizi bağışla; kalbimizi inananlara karşı kin beslemekten koru. Rabbimiz, sen şefkatlisin, Rahimsin,' derler.
Onlardan sonra gelenler: "Rabb'imiz! Bizi ve bizden önce iman ile göç etmiş kardeşlerimizi bağışla. Kalplerimizde iman edenlere karşı kin bırakma. Rabb'imiz! Kuşkusuz Sen Çok Şefkatli, Rahmeti Kesintisizsin." derler.
And those who came after them saying: "Our Lord, forgive us and our brothers who preceded us to the faith, and do not place in our hearts any animosity towards those who believed. Our Lord, You are Compassionate, Merciful."
And those who came after them, they say: “Our Lord: forgive Thou us and our brethren who preceded us in faith, and put Thou not in our hearts rancour towards those who heed warning. Our Lord: thou art kind and merciful.”
Those who have come after them say, ‘Our Lord, forgive us and our brothers who preceded us in iman and do not put any rancour in our hearts towards those who have iman. Our Lord, You are All-Gentle, Most Merciful.’
Those who became believers after them say, "Our Lord, forgive us and our brethren who preceded us to the faith, and keep our hearts from harboring any hatred towards those who believed. Our Lord, You are Compassionate, Most Merciful."
And those who came after them saying: "Our Lord, forgive us and our brothers who preceded us to the faith, and do not place in our hearts any animosity towards those who believed. Our Lord, You are Compassionate, Merciful."
Those who came after them saying: "Our Lord, forgive us and our brothers who preceded us to the acknowledgement, and do not place in our hearts any animosity towards those who acknowledged. Our Lord, You are Kind, Compassionate."