Ey iman edenler! Sığınmak üzere size gelen Mü'min kadınların hicret nedenlerini sorgulayın. Allah, onların gerçekten inanıp inanmadıklarını çok iyi bilmektedir. Eğer gerçekten Mü'min olduklarını anlarsanız, onları Kafirlere geri göndermeyin. Onlar, Kafir erkeklere helal değildir. Kafir erkekler de onlara helal değildir. Kafirlerin bu kadınlara verdiklerini iade edin. Mehirlerini verdiğiniz takdirde onlarla nikahlanmanızda bir sakınca yoktur. Ve Kafir kadınları nikahınızda tutmayın. Ve ne infak ettiyseniz geri isteyin. Onlar da infak ettiklerini geri istesinler. İşte bu Allah'ın aranızda verdiği hükmüdür. Allah; Her Şeyi Bilen'dir, En Doğru Karar Veren'dir.
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | ya eyyuha | ey | |
2 | ellezine | kimseler | |
3 | amenu | inanan(lar) | امن |
4 | iza | zaman | |
5 | ca'ekumu | size geldiği | جيا |
6 | l-mu'minatu | mü'min kadınlar | امن |
7 | muhaciratin | göç ederek | هجر |
8 | femtehinuhunne | onları imtihan edin | محن |
9 | llahu | Allah | |
10 | ea'lemu | daha iyi bilir | علم |
11 | biimanihinne | onların imanlarını | امن |
12 | fe in | eğer | |
13 | alimtumuhunne | anlarsanız | علم |
14 | mu'minatin | inanmış olduklarını | امن |
15 | fela | ||
16 | terciuhunne | onları geri döndürmeyin | رجع |
17 | ila | ||
18 | l-kuffari | kafirlere | كفر |
19 | la | değildir | |
20 | hunne | bunlar (kadınlar) | |
21 | hillun | helal | حلل |
22 | lehum | onlara | |
23 | ve la | ve değildir | |
24 | hum | onlar | |
25 | yehillune | helal | حلل |
26 | lehunne | bunlara | |
27 | ve atuhum | ve onlara verin | اتي |
28 | ma | şey(leri) | |
29 | enfeku | onların harcadıkları | نفق |
30 | ve la | ve yoktur | |
31 | cunaha | bir günah | جنح |
32 | aleykum | sizin için | |
33 | en | ||
34 | tenkihuhunne | bunlarla evlenmenizde | نكح |
35 | iza | takdirde | |
36 | ateytumuhunne | kendilerine verdiğiniz | اتي |
37 | ucurahunne | ücretlerini | اجر |
38 | ve la | ve | |
39 | tumsiku | tutmayın | مسك |
40 | biisami | ismetlerini | عصم |
41 | l-kevafiri | kafir kadınların | كفر |
42 | veselu | isteyin | سال |
43 | ma | şeyi (mehri) | |
44 | enfektum | harcadığınız | نفق |
45 | velyeselu | ve onlar da istesinler | سال |
46 | ma | şeyi | |
47 | enfeku | harcadıkları | نفق |
48 | zalikum | bu size | |
49 | hukmu | hükmüdür | حكم |
50 | llahi | Allah'ın | |
51 | yehkumu | (böyle) hükmediyor | حكم |
52 | beynekum | aranızda | بين |
53 | vallahu | ve Allah | |
54 | alimun | bilendir | علم |
55 | hakimun | hüküm ve hikmet sahibidir | حكم |
Ey iman edenler! Mümin kadınlar hicret ederek size geldiklerinde onları imtihan ediniz. Allah onların imanlarını daha iyi bilir. Eğer siz de onların inanmış kadınlar olduklarının farkına varırsanız, onları kafirlere geri göndermeyiniz. Bunlar kafirlere helal değildir. Kafirler de bu hanımlara helal değildir. Hicret eden kadınlara, kafir kocalarının sarfettiklerini geri veriniz. Mehirlerini kendilerine verdiğiniz takdirde onlarla evlenmenizde bir günah yoktur. Kafir kadınları nikahınızda tutmayınız ve sarfettiğinizi isteyiniz;onlar da sarfettiklerini istesinler. Allah'ın hükmü budur. O, aranızda hükmeder. Allah bilendir; hikmet sahibidir.
Ey iman edenler! Mümin kadınlar hicret ederek size geldiği zaman, onları imtihan edin (sorgulayın)! (Elbette) Allah onların imanlarını çok iyi bilendir. Siz de onların inanmış kadınlar olduklarını öğrenirseniz, onları kâfirlere geri göndermeyin! (Çünkü) bunlar onlara helal değildir; onlar da bunlara helal olmazlar. Onların (kocalarının) verdiklerini (mehirleri kocalarına geri) verin! mehirlerini kendilerine verdiğiniz zaman onlarla evlenmenizde size herhangi bir vebal yoktur. Kâfir kadınları nikâhınızda tutmayın!* Verdiklerinizi (mehirlerinizi) isteyin; onlar da verdiklerini (mehirlerini) istesinler! İşte Allah'ın hükmü budur. O aranızda (böyle) hükmetmektedir. Allah bilendir, doğru hüküm verendir.
Ey iman edenler, gerçeği onaylayan göçmen kadınlar size sığındığında onları sorgulayın. ALLAH onların onaylarını çok iyi bilir. Gerçeği onayladıklarını anlarsanız, onları kafirlere geri göndermeyin. Ne bunlar o inkarcılara helaldir ne de onlar bunlara helaldir. İnkarcıların harcadığı mehirlerini onlara geri verin. Mehirlerini ödediğiniz taktirde bunlarla evlenmenizde bir sakınca yoktur. İnkarcı kadınları sorumluluğunuzda tutmayın. Onlara harcadığınız mehirlerinizi isteyebilirsiniz, onlar da verdikleri mehirlerini isteyebilirler. Bu, ALLAH'ın hükmüdür. O, aranızda yargıda bulunur. ALLAH Bilendir, Bilgedir.*
Ey iman edenler! Sığınmak üzere size gelen Mü'min* kadınların hicret nedenlerini sorgulayın. Allah, onların gerçekten inanıp inanmadıklarını çok iyi bilmektedir. Eğer gerçekten Mü'min olduklarını anlarsanız, onları Kafirlere* geri göndermeyin. Onlar, Kafir erkeklere helal değildir. Kafir erkekler de onlara helal değildir. Kafirlerin bu kadınlara verdiklerini* iade edin. Mehirlerini verdiğiniz takdirde onlarla nikahlanmanızda bir sakınca yoktur. Ve Kafir kadınları* nikahınızda tutmayın. Ve ne infak* ettiyseniz geri isteyin. Onlar da infak ettiklerini geri istesinler. İşte bu Allah'ın aranızda verdiği hükmüdür. Allah; Her Şeyi Bilen'dir, En Doğru Karar Veren'dir.
Ey inanıp güvenenler (Müminler)! Mümin kadınlar hicret ederek size gelirlerse onları imtihandan geçirin. Onların imanlarını en iyi Allah bilir. Eğer mümin olduklarını anlarsanız, onları kafirlere geri çevirmeyin. Bu kadınlar onlara helal olmazlar. Onlar da bunlara helal olmazlar. Onların bunlara harcadıklarını geri verin. Bu kadınların mehirlerini kendilerine verdiğiniz zaman, onlarla evlenmenize engel yoktur. Ayrılmak isteyen kafir kadınları engellemeyin; onlara harcadığınızı isteyin. Onlar da harcadıklarını istesinler. Bu, Allah'ın size hükmüdür; aranızda o hükmeder. Allah bilir, doğru karar verir.
Ey inanca çağırılanlar! İnanan kadınlar göç ederek size geldiklerinde, onları Sınamaya tutun. Allah, onların inançlarını bilir. İnançlı olduklarına güvenirseniz, nankörlük edenlere geri göndermeyin. Onlar, diğerlerine helal değildir; diğerleri de onlara helal değildir. Onlar için harcadıklarını geri verin. Geçimlerini sağlarsanız, onlarla evlenmenizde suç yoktur. Allah'a nankörlük eden kadınlarla evlilik ilişkinizi sürdürmeyin. Onlar için harcadıklarınızı da geri isteyin; onlar da harcadıklarını geri istesinler. İşte bu, Allah'ın yargısıdır; aranızda yargı verir. Çünkü Allah, Bilendir; Bilgelik ve Adaletle Yönetendir.
Siz ey iman edenler! Mü'min kadınlar muhacir olarak size geldiği zaman -her ne kadar Allah onların inancını çok iyi biliyor idiyse de- siz (yine de) onları imtihana tabi tutun; sonuçta eğer onların mü'min olduğundan emin olursanız, artık onları kafirlere geri göndermeyin: ne o kadınlar (kafir) eşlerine helaldir, ne de eşleri o kadınlara helaldir. Onların verdiklerini de kendilerine iade edin! Ve siz bu kadınların mehirlerini verdiğiniz sürece, onlarla nikahlanmanızda bir beis yoktur. Beri yandan, inkarda eden ısrar kadınların nikahına yapışmayın; onlara verdiğinizi isteyin, aynı şekilde onlar da verdiklerini sizden isteyebilirler. İşte bunlar Allah'ın hükmüdür; aranızdaki hükmü O verir: zira Allah her şeyi bilendir, hikmetle hükmedendir.
Ey iman sahipleri! Mümin kadınlar hicret ederek size geldiklerinde onları imtihan edin. Allah onların imanlarını daha iyi bilir ya! Eğer onların mümin hanımlar olduklarını anlarsanız, onları kafirlere döndürmeyin. Ne bu mümin kadınlar o kafirlere helaldir ne de o kafirler bunlara helaldir. Bu kadınlar için harcadıklarını o kafirlere geri verin. Mehirlerini kendilerine verdiğiniz takdirde, bu kadınları nikahlamanızda sizin için bir sakınca yoktur. Kafirlerin iffet ve nikahlarına yapışmayın. Kafirlere gitmeyi yeğleyen kadınlar için harcadıklarınızı onlardan geri isteyin; onlar da size gelen mümin kadınlar için harcadıklarını geri istesinler. Bu, Allah'ın hepinize buyruğudur. Aranızda hüküm veriyor. Allah Alim'dir, Hakim'dir.
Ey iman edenler! Mü'min kadınlar hicret ederek size geldikleri zaman, onları imtihan edin. Allah, onların imanlarını daha iyi bilendir. Şayet (gerçekten) mü'min kadınlar olduklarını bilip öğrenirseniz, artık sakın onları kafirlere geri çevirmeyin. (Çünkü) Ne bunlar onlara helaldir, ne onlar bunlara helaldir. Onlara (kafir kocalarına kendileri için) harcadıklarını verin. Onlara (hicret eden mü'min kadınlara) ücretlerini (mehirlerini) verdiğiniz takdirde onları nikahlamanızda size bir güçlük yoktur. Kafir (kadın)ların ismetlerini (nikahlarını) tutmayın ve (onlar için) harcadıklarınızı isteyin. Onlar da (mü'min kadınlara) harcadıklarını istesinler. Bu, Allah'ın hükmüdür; sizin aranızda hükmeder. Allah, bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.
Ey iman edenler! Mümin kadınlar hicret ederek size geldiklerinde kendilerini imtihan edin! İmanlarını Allah bilir. Eğer siz onların inanan kadınlar olduklarını öğrenirseniz, artık onları kafirlere iade etmeyin! İnanan kadınlar, kafirlere helal değildir, kafirler de mümin kadınlara helal olmazlar. Ancak kafirlerin harcadıkları mehri onlara (geri) verin! Kendilerine mehirlerini verdiğiniz takdirde o inanan kadınlarla evlenmenizde de size bir günah yoktur. Kafir kadınların da ismetlerine yapışmayın (onları nikahınızda tutmayın) ve harcadığınızı isteyin; kafirler de harcadıklarını istesinler. Bunlar, size Allah'ın hükmüdür. Aranızda O hükmediyor. Allah, bilendir, hikmet sahibidir.
Siz ey imana ermiş olanlar! Mümin kadınlar her ne zaman zulüm ve kötülük diyarını terk ederek size gelirlerse, Allah onların inancından tam haberdar (olduğu halde) siz yine de onları sınayın; eğer mümin olduklarına tam emin olursanız, onları inkarcılara geri göndermeyin, (çünkü) onlar (artık) eski kocalarına helal (değiller) ve ötekiler de bunlara helal (değiller). Ayrıca, onlar (hanımlarına mehir olarak) ne verdilerse hepsini iade edin. Ve (ey müminler,) siz bu kadınlarla mehirlerini verdikten sonra evlenirseniz bir günah işlemiş olmazsınız. Diğer taraftan, hakikati inkar (etmeye devam) eden kadınlarla evlilik bağınızı sürdürmeyin ve onlara (mehir olarak) ne verdiyseniz (iade etmelerini) isteyin, aynı şekilde ötekiler, (hanımları size gelmiş olanlar da,) harcadıkları her şeyi(n iadesini) talep etme hakkına sahiptirler. Bu, Allah'ın hükmüdür. O, sizin aranızda (adaletle) hükmeder çünkü Allah, her şeyi bilendir, hikmet sahibidir.
Ey iman edenler! Mü'min kadınlar muhacir olarak size geldiklerinde, onları imtihan edin. Allah, onların imanlarını daha iyi bilir. Eğer siz onların inanmış kadınlar olduklarını anlarsanız, onları kafirlere geri göndermeyin. Çünkü müslüman hanımlar kafirlere helal değillerdir. Kafirler de müslüman hanımlara helal olmazlar. Mehir olarak harcadıklarını onlara (kocalarına geri) verin. Mehirlerini verdiğiniz takdirde, bu kadınlarla evlenmenizde size bir günah yoktur. Müşrik karılarınızın nikahlarına tutunmayın. (Zira bu nikahlar ortadan kalkmıştır.) Onlara harcadığınız mehri, (evlendikleri kafir kocalarından) isteyin. Kafirler de (İslam'ı kabul eden ve sizinle evlenen eski hanımlarına) harcamış oldukları mehri (sizden) istesinler. Bu, Allah'ın hükmüdür. O, aranızda hüküm veriyor. Allah, hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.
Ey o bütün iyman edenler! Size mü'mine kadınlar muhacir olarak geldikleri zaman kendilerini imtihan edin, iymanlarını Allah bilir, imtihan üzerine onları mü'mine bilirseniz artık kendilerini kafirlere geri çevirmeyin, mü'mineler kafirlere halal değil, kafirler de mü'minelere halal olmazlar. Maamafih sarfettikleri mehri o kafirlere verin, sizin o mü'mineleri nikah etmenizde de, kendilerine mehirlerini verdiğiniz takdirde üzerinize bir günah yoktur, kafirlerin ise ısmetlerine yapışmayın ve sarfettiğinizi isteyin, kafirler de sarfettiklerini istesinler, bunlar, size Allahın hukmüdür, aranızda hukmediyor ve Allah alimdir, hakimdir.
Ey inananlar! Mü'min kadınlar göç ederek size geldiği zaman, onları imtihan edin. Allah onların imanlarını daha iyi bilir. Eğer onların (gerçekten) inanmış olduklarını anlarsanız, onları kafirlere geri döndürmeyin. Ne bu(kadı)nlar onlara helaldir ne de onlar bunlara helal olurlar. Onların (bu kadınlara) harcadıkları (mehirleri)ni onlara verin. Ücretlerini kendilerine verdiğiniz takdirde bu(kadı)nlarla evlenmenizde sizin için bir günah yoktur. Kafir kadınların ismetlerini (nikah bağlarını) tutmayın (onları salıverin ve kafirlere katılan kadınlara) harcadığınız (mehri) isteyin. Onlar da (size katılan kadınlarına) harcadıklarını istesinler. Bu size Allah'ın hükmüdür. Aranızda (böyle) hükmediyor. Allah bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.
Ey inananlar, inançlı (kadın)lar hicret ederek size geldikleri zaman, onları imtihan edin. Tanrı, onların inançlarını daha iyi bilendir. Şayet (gerçekten) inançlı (kadın)lar olduklarını bilip öğrenirseniz, artık sakın onları kafirlere geri çevirmeyin. (Çünkü) Ne bunlar onlara helaldir, ne onlar bunlara helaldir. Onlara (kafir kocalarına kendileri için) harcadıklarını verin. Onlara (hicret eden mümin kadınlara) ücretlerini (mehirlerini) verdiğiniz takdirde onları nikahlamanızda size bir güçlük yoktur. Kafir (kadın)ların ismetlerini (nikahlarını) tutmayın ve (onlar için) harcadıklarınızı isteyin. Onlar da (mümin kadınlara) harcadıklarını istesinler. Bu, Tanrı'nın hükmüdür; sizin aranızda hükmeder. Tanrı, bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.
Ey iman edenler, (kendi ifadelerince) mü'min kadınlar muhacir olarak geldikleri zaman onları imtihaan edin. Allah onların imanlarını daha iyi bilendir ya. Fakat siz de mü'min kadınlar olduklarına bilgi edinirseniz onları kafirlere döndürmeyin. Bunlar onlara halal değildir. Onlar da bunlara halal olmazlar. (Kafir zevcelerinin bu kadınlara) sarfetdikleri (mehri) onlara (kafirlere) verin. Sizin onları nikahla almanızda, mehirlerini verdiğiniz takdirde, üzerinize bir günah yokdur. Kafir zevcelerinizi (nikahınız altında) tutmayın. Sarfetdiğiniz (mehir) i isteyin. (Kafirler de size hicret eden mü'min kadınlara) harcadıkları (mehri) istesinler. Bu, Allahın hükmüdür. Aranızda O hükmeder. Allah hakkıyle bilendir, tam hukum ve hikmet saahibidir.
Ey iman edenler; inanan kadınlar hicret ederek size gelirlerse, onları imtihan edin. Allah, onların imanlarını daha iyi bilir. Fakat siz de onların inanmış kadınlar olduklarını öğrenirseniz; artık onları kafirlere geri göndermeyin. Bunlar onlara helal değildir, onlar da bunlara helal olmazlar. Onların sarfettiklerini kendilerine geri verin. Mehirlerini verdiğiniz zaman onlarla evlenmenizde bir vebal yoktur. Kafir kadınları nikahınızda tutmayın, sarfettiğinizi isteyin. Onlar da sarfettiklerini istesinler. Allah'ın hükmü budur. Aranızda O hükmeder. Ve Allah; Alim' dir, Hakim'dir.
-Ey iman edenler! Mümin kadınlar, hicret edip size gelirlerse, onları imtihan edin. Allah, onların imanını daha iyi bilir. Eğer onların iman ettiğini anlarsanız onları kafirlere iade etmeyin. O kadınlar, onlara helal değildir, onlar da o kadınlara helal değildir. Onlara, kadınlar için harcadıklarını verin. Mehir vererek o kadınlarla evlenmenizde size bir günah yoktur. Kafir kadınları da nikahınızda tutmayın. Onlara sarfettiğinizi isteyin. Onlar da sarfettiklerini istesinler. Bu Allah'ın hükmüdür. Aranızda o hüküm verir. Allah, alimdir, hakimdir.
Ey iman edenler! Mümin hanımlar size katılmak üzere hicret etmiş olarak geldiklerinde onları imtihan edin. Gerçi Allah onların imanlarını pek iyi bilir. Ama siz de onların mümin olduklarını anlarsanız, artık onları kafirlere geri göndermeyin. Bundan böyle bu hanımlar kafir kocalarına, kafir kocaları da bu hanımlara helal olmazlar. Bununla beraber kocalarına da vermiş oldukları mehirleri, siz iade ediniz. Kendilerine mehirlerini vererek bu kadınlarla evlenmenizde bir sakınca yoktur. Kafir kadınları nikahınızda tutmayın. Onlara harcadığınız mehri, varacakları kafir kocalarından isteyin. Kafirler de İslama girip sizinle evlenen eşlerine sarfetmiş oldukları mehri sizden geri istesinler. Allah'ın hükmü budur. Aranızda O hükmeder. Zira Allah her şeyi hakkıyla bilir, tam hüküm ve hikmet sahibidir.
Ey iman edenler.. . İman eden kadınlar hicret ederek size geldiklerinde, onları sorgulayın. Allah onların imanlarını iyi bilir! Eğer onları iman etmiş kadınlar görürseniz, onları hakikat bilgisini inkar edenlere geri döndürmeyin! Ne bunlar onlara (küffara) helaldir, ne de onlar bunlara helal olurlar! Onlara (küffara) infak ettiklerini (mehrlerini) verin. Onların (bu kadınların) mehrlerini kendilerine verdiğiniz vakit, onları nikahlamanızda sizin üzerinize bir vebal yoktur. Hakikat bilgisini inkar eden kadınların nikahlarını tutmayın. . . Harcadıklarınızı geri isteyin; onlar da harcadıklarını istesinler. Bu size Allah'ın hükmüdür. . . Aranızda hükmediyor. Allah Aliym'dir, Hakiym'dir.
Ey inananlar, inanan göçmen kadınlar size sığındığında onları sorgulayın. ALLAH onların inançlarını çok iyi bilir. İnançlı olduklarını anlarsanız, onları kafirlere geri göndermeyin. Ne bunlar o inkarcılara helaldir, ne de onlar bunlara helaldir. İnkarcıların harcadığı mehirlerini onlara geri verin. Mehirlerini ödediğiniz taktirde bunlarla evlenmenizde bir sakınca yoktur. İnkarcı kadınları sorumluluğunuzda tutmayın. Onlara harcadığınız mehirlerinizi isteyebilirsiniz, onlar da verdikleri mehirlerini isteyebilirler. Bu, ALLAH'ın hükmüdür. O, aranızda yargıda bulunur. ALLAH Bilendir, Bilgedir.
Ey iman edenler! Sığınmak üzere size gelen inanan* kadınların hicret nedenlerini sorgulayın. Allah, onların gerçekten inanıp inanmadıklarını çok iyi bilmektedir. Eğer gerçekten inandıklarını anlarsanız, onları gerçeği yalanlayan nankörlere geri göndermeyin. Onlar, gerçeği yalanlayan nankör erkeklere helal değildir. Gerçeği yalanlayan nankör erkekler de onlara helal değildir. Gerçeği yalanlayan nankörlerin bu kadınlara verdiklerini* iade edin. Mehirlerini verdiğiniz takdirde onlarla nikahlanmanızda bir sakınca yoktur. Ve gerçeği yalanlayan nankör kadınları nikahınızda tutmayın. Ve ne infak* ettiyseniz geri isteyin. Onlar da infak ettiklerini geri istesinler. İşte bu Allah'ın aranızda verdiği hükmüdür. Allah; Her Şeyi Bilen'dir, En Doğru Karar Veren'dir.
O you who believe, if the believing women come emigrating to you, then you shall test them. God is fully aware of their belief. Thus, if you establish that they are believers, then you shall not return them to the disbelievers. They are no longer lawful for them, nor are the disbelievers lawful for them. And return the dowries that were paid. And there is no sin upon you to marry them, if you have paid their dowries to them. And do not keep disbelieving wives, and ask back what dowries you paid. And let them ask back what dowries they had paid. Such is God's judgement; He judges between you. God is Knowledgeable, Wise.
O you who heed warning: when the believing women come to you as émigrées: examine them. God best knows their faith. And if you know them to be believing women, then return them not to the atheists. Such women are not lawful for them, and they are not lawful for such women. And give them what they spent. And you do no wrong to marry such women when you give them their rewards. And hold not by tie denying women; and ask for what you have spent, and let them ask for what they have spent. That is the judgment of God; He judges between you; and God is knowing and wise.
You who have iman! when women who have iman come to you as muhajirun, submit them to a test. Allah has best knowledge of their iman. If you know they are muminun, do not return them to the kuffar. They are not halal for the kuffar nor are the kuffar halal for them. Give the kuffar whatever dowry they paid. And there is nothing wrong in your marrying them provided you pay them their due. Do not hold to any marriage ties with women who are kafir. Ask for what you paid and let them ask for what they paid. That is Allah’s judgement. Allah will judge between them. Allah is All-Knowing, All-Wise.
O you who believe, when believing women (abandon the enemy and) ask for asylum with you, you shall test them. GOD is fully aware of their belief. Once you establish that they are believers, you shall not return them to the disbelievers. They are not lawful to remain married to them, nor shall the disbelievers be allowed to marry them. Give back the dowries that the disbelievers have paid. You commit no error by marrying them, so long as you pay them their due dowries. Do not keep disbelieving wives (if they wish to join the enemy). You may ask them for the dowry you had paid, and they may ask for what they paid. This is GOD's rule; He rules among you. GOD is Omniscient, Most Wise.
O you who believe, if the believing females come emigrating to you, then you shall test them. God is fully aware of their belief. Thus, if you establish that they are believers, then you shall not return them to the rejecters. They are no longer lawful for one another. And return the dowries that were paid. And there is no sin upon you to marry them, if you have paid their dowries to them. And do not keep disbelieving wives, and ask back what dowries you paid. And let them ask back what dowries they had paid. Such is the judgment of God; He judges between you. God is Knowledgeable, Wise.
O you who acknowledge, if the acknowledging women come emigrating to you, then you shall test them. God is fully aware of their acknowledgement. Thus, if you establish that they are those who acknowledge, then you shall not return them to those who do not appreciate. They are no longer lawful for them, nor are those who do not appreciate lawful for them. Return the dowries that were paid. There is no sin upon you to marry them, if you have paid their dowries to them. Do not keep the wives who do not acknowledge, and ask back what dowries you paid. Let them ask back what dowries they had paid. Such is God's judgment; He judges between you. God is Knowledgeable, Wise.